29 MAYIS İSTANBUL'UN FETHİ |
Mayıs ayı bir çok önemli olayı içerisinde barındırmakta.1 Mayıs,19 Mayıs derken Mayıs ayının sonuna damgasını vuran hiç şüphesiz ki 29 Mayıs İstanbul\'un fethidir.(Latif bir ifade ile Gümüşhaneliler olarak bizim plaka sayımıza denk gelmesi de ayrı bir mutluluk.) 19 mayıs Gençlik ve Spor Bayramı ile 29 Mayıs İstanbul\'un Fethi Kutlamalarının yeri tabi ki ayrı olacaktır. Her ikisinin de Türk Tarihi açısından müstesna bir yeri olduğu kesindir...Burada tarih itibariyle bu hafta sonuna denk geldiğinden İstanbul\'un Fethine biraz değinecek olursak ; Tarihin derinliklerine bakıldığında türüne ender rastlanan olaylar bizi bulmuş gibidir. Tarihte büyük işgaller,istilalar anlatılırken insanın içine çöken kasvetin, damarlarında dolaşan kanın keskinliğinin yanı sıra yüreklere vermiş olduğu soğukluğun yanında bir fetihten bahsederken en başta söylerken insanın içine verdiği ferahlık, merhamet ve sevinci hissedebilmekteyiz. Bu sebeple Bir çağ açıp bir çağ kapatan Cihan Padişahının ve Cihan Devletinin vakarlı ve merhametli duruşu İstanbul\'a işgal, kan ve göz yaşı değil barış ve mutluluk getirmiştir. Peki Osmanlıyı bu açıdan farklı kılan neydi? Bunu anlamak için yüzümüzü birazda Fethi gerçekleştiren Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmed\'e çevirecek olursak...Bu ulvi görevi 21 yaşında gerçekleştiren 2.Mehmed, Akşemseddin gibi zamanın Allah Dostunun himayesinde ve terbiyesinde yetişmiş yüksek derece bir ahlaka ve zekaya sahip olarak sahip olduklarının farkında olan genç bir sultan... Esasen Fethin gerçekleşmesi önce nasiple sonra bu nasibin oluşması için sebep olacakların devreye girmesi ve akla uygun gördüğümüz tüm askeri mühimmatla birlikte halkanın tamamlanması olayının idrakine varmış olmasıydı.. Tarihte İstanbul\'u bir çok Türk Devleti inançları gereği olarak sırf Hz.Peygamberin sözüne mazhar olmak için kuşatmış ama alamamıştı. Buna karşın 2.Mehmed\'in, Akşemseddin Hocasının ne derece büyük bir zat olduğunu bilerek "Sen Dua edersen senin duan geri çevrilmez" diyerek hocasına padişahlığın verdiği güç ile yapmış olduğu manevi baskılar zahiren askeri açıdan da güçlü ve donanımlı olan Osmanlı Ordusunu tarihe altın harflerle geçecek olan İSTANBUL\'UN FETHİ\'ni yazdıracaktır... Bu fetih yılardır merhamete, sevgiye, hoşgörüye aç yüreklerin fethiydi...Gözlerde sırf O\'nun sözüne mazhar olmanın nasip olmasının sevinç pırıltılarıydı...Bu fetih ortaçağ karanlığının sonu aydınlık yarınların başlangıcıydı...Bu fetih insanlara insan olmanın verdiği onurdu. Bu fetih bozulan değil ortadan kaldırılan Adalet terazisinin yerine konmasıydı. Bu fetih yürek devletinin kurulmasıydı... "İstanbul bir gün mutlaka feth edilecektir. Onun Fethine katılan asker ne güzel asker,onun fetheden kumandan ne güzel kumandan" dan 21 yaşında Akşemseddin gibi bir zatın terbiyesine genç yaşında girmiş birinin ahlak güzelliğini de vurgulamış olabileceğini de çıkarabilir miyiz acaba? Şu anda herkes sözünü söylüyor. Paris sözünü Fransız ihtilalinde söyledi. Londra Sözünü Ortadoğu\'da söyledi. Bu gün Washington sözünü Afganistan\'da söyledi, Irak\'ta söylüyor. Telaviv sözünü bugün Filistin\'de, Lübnan\'da söylüyor gün gelecek dünyanın gözü kulağı İSTANBUL son sözünü inşallah söyleyecektir... " Damarında ecdadın kanıyla gezen yiğit, Sana sitem ediyor asırlar öncesi şehit. Kanın bitmeden sakın bitmesin imanın, İstanbul\'a olsun en mukaddes duaların." Saygılarımla... |
Dünyanın En Büyük Gümüşhane Sitesi © 2005-2010 gumushane.gen.tr |