Yazdırdığınız Makale: SICAK GÜNDEM VE ÇELİK ÇOMAK OYUNU.


SICAK GÜNDEM VE ÇELİK ÇOMAK OYUNU

 
        Ülkemizin gündeminin bu kadar basit konu ve söylemlerle meşgul edildiğini bilmiyorum yazmaya gerek var mı?Özellikle anayasa değişikliği üzerinde kopartılan kıyametler v.s....

        Cumhurbaşkanlığı tartışmaları ise bu gündemin tuzu biberi oldu.

        11. Cumhurbaşkanı haftalar önce seçilmiş olmasına rağmen hala bitmedi, kolay kolay da biteceğe benzemiyor. Şimdi yeni tartışmamız da, 21 Ekim\'de yapılacak referandum sonuçları "evet" olursa, yani cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi onaylanırsa bu halk kaçıncı cumhurbaşkanını seçecek?

        11\'inci mi, yoksa 12\'inci mi? Bu soru aynı zamanda şu sonucu da beraberinde getiriyor; çiçeği burnunda cumhurbaşkanımız sayın Abdullah Gül\'ün Çankaya günlerinin sonu mu geliyor?


        Sonda söyleyeceğimi en başta söyleyerek, bu tartışmalarda nerede durduğumuza dair net tavrımızı ortaya koymuş olalım:


        Bütün bu tartışmaların hiçbir kıymet-i harbiyesi bulunmuyor. Çünkü bu tartışmalar birilerinin bize dayattığı yapay gündemler. Birileri elimize çelik çomak vermiş, biz de oynuyoruz !


        Peki bu çelik çomak oyununun Türkiye\'ye faturası ne olur?


        El cevap, çok ağır olur, nitekim oluyor da.


        Türkiye\'de yapılan son iki seçimin sonrası, tesadüfe bakın ki(!) hep yeni savaşları beraberinde getiriyor. 3 Kasım 2002 sonrası Irak işgali, 22 Temmuz 2007 sonrası ise muhtemel İran saldırısı.


        Dedik ya, bunlar kaderin garip cilve ve tesadüfleri!


        Dış politikada resmen kıyametler kopuyor, Ekonomik göstergelerin ateşi yüksek iken,her gün şehit haberleri içerimizi yakarken birileri bizim adımıza bölgedeki kıyamet senaryolarında bize misyon biçiyor ama bizim haberimiz yok.


        Çünkü elimize verilen çelik çomağa medya, hükümet muhalefet ve maalesef millet olarak kendimizi o kadar kaptırmışız ki, ülkemizin kaderini yakından ilgilendiren bu kritik gelişmeleri göremiyoruz bile.


        Daha  geçtiğimiz hafta İsrail uçakları Türk hava sahasını ihlal ederek (veya Arap basınının iddiasına göre Türkiye\'den kalkarak) Suriye\'yi bombaladı ama ne medya, ne de halk bu olayı gündemine almadı.


        Neyse, böyle yapay (!) gündemlerle canınızı sıkmayayım, biz en iyisi çelik çomağımıza geri dönelim...


        Sahi 21 Ekim referandumundan sonra Abdullah Gül Köşk\'te kalacak mı? Peki 12. Cumhurbaşkanının eşi de başörtülü  olursa Türkiye Malezya olur mu ey sevgili okur.!!!


        Bu senaryolar, küresel toplum mühendislerinin BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) senaryosu... Gerisi hikaye.


        Eskişehirden okuyuculara baki selamlar...


        NOT:
Tüm okuyucuların ve Hemşerilerimin mübarek Ramazan Bayramını en içten dileklerimle tebrik ediyorum.