<!--[if gte mso 9]> Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4 Bir garip ölmüş diyeler
Üç günden sonra duyalar
Soğuk su ile yuyalar
Şöyle garip bencileyin

Yunus EMRE

            Koskocaman cüssesiyle ilkin tanıdık onu. Metintaş Market'in önünde ve daha sonraları Güven Şarküteri'nin önünde. Başında sekiz köşeli kasketi, önünde küçük bir tabure ve taburenin üstünde canı gibi sevdiği Gümüşhanespor'un kaşkolları, şapkası. Gelen ve geçene selam verir, onca derdine rağmen hep ama hep gülümserdi.

Eyüp Peygamber misali dert ve çilelerin girdabında bir imtihan süzgecinden geçen Selçuk ağabeyimiz yok artık aramızda. Dertleriyle, yaralarıyla, bir türlü diyemediği sırlarıyla göçüp gitti bu alemden asıl olan o öteler alemine doğru. Gümüşhane'de iki ölüme çok yanarım. İlki Selçuk Ağabeyinde yakını olan Cihat Okumuş şofbenden zehirlenmiş ve maalesef kurtulamamıştı. Şimdi ise Selçuk Ağabeyimiz, canımız ve ciğerimiz yok artık.  

            Yok, artık şimdi Cumhuriyet Caddesinin o sempatik ve güleryüzlü kocaman yürekli insanı. Gümüşhanespor öksüz, Gümüşhane garip, Gümüşhaneliler daha muzdarip.

            Sağlığında vefa gösterdik mi bilinmez ancak ölümüyle herkes gözyaşına gark oldu. Ne de seveni varmış aman Allah'ım. Peki, vardı da sağlığında neden yanında değildik? Neden yanı başında durup; "Ağabey var mı bir derdin, sıkıntın" diyemedik.

            Affet bizi Selçuk ağabey. Biliyoruz ki sen şimdi öteler aleminde dertlerinden arınmış olarak dirileceğimiz o asıl baharı bekliyorsun. Eyüp Peygamber misali yüce Rabbim seni imtihan ediyordu elbet. Ve sen her şeye rağmen yerdeki çamuru değil gökyüzündeki bulutları ve tüm güzellikleri düşlüyordun. Sen yalan olan bu dünyanın asıl olan en büyük güzelliğiydin. Güzellik senin en büyük karakterindi.

             Gümüşhane Valimiz Sayın Enver Salihoğlu, Belediye Başkanımız Mustafa Canlı, Gümüşhanespor yöneticisi Ercan Çimen başta olmak üzere ne de çok sevenin varmış. Yüzlerce kişi uğurladık seni toprağa. Tabutunun üstünde çok sevdiğin Gümüşhanespor'un bayrağı, dışında ise seni çok seven Gümüşhanelilerin hüznü vardı. Tabutuna, tabutun önündeki gülümseyen fotoğrafına bakarken içime kaç gözyaşı katresi akıttığımı bilemezsin.

            Kar, soğuk, yağmur ve çamur demeden Gümüşhanespor maçlarını kaçırmayan, şehrimizin adeta simgesi (maskotu) olan Selçuk ağabeyim. Bilmem şimdi yaraların sızlıyor mu? Onca Gümüşhaneli senin hasta yattığını duyduk ama bir türlü yanına gelemedik. Sayın vekilimiz Kemalettin Aydın'ın insani bir görevi olarak seni ziyaret etmesi, hastaneye kaldırması tek teselli kaynağımız.

            Kemaliye Camii'nin önünde hoca efendinin; "Merhumu nasıl bilirdiniz, Merhumdan razı mısınız ve ona olan haklarınızı helal ediyor musunuz" suallerine hiç çekinmeden ve yüreğimizin tüm kuvvetiyle; "İyi bilirdik, razıyız ve helal olsun" dedik.

            Ah Selçuk Ağabeyim ah!

            Şimdi Güven Şarküteri'nin önünden nasıl geçeceğiz? Senin o tebessümlerle süslediğin güzel çehreni nasıl unutacağız? Ve ben senin her beni görmende; hocam şöyle bir fotoğrafımı çek, gazeteye ver ve altına da yaz dediğin;

               "Gümüşhanespor'un amigosu Selçuk Uzunosmanoğlu Gümüşhanespor'a yeni sezonda başarılar diler" telkinlerini nasıl unutacağım.  

            Evet, güzel insan, sevgili dost, yüreği insan sevgisiyle dopdolu olan değerli ağabeyim. Mekânın Cennet bahçelerinden bir bahçe olsun. Rabbim öteler aleminde yar ve yardımcın olsun. Geride kalan aile, eş ve dostlarına Rabbim sabırlar versin.

           Ve Selçuk Ağabey ne olur bize hakkını helal et. Ve biz seni asla unutmayacağız.