AK Partili bazı milletvekillerinin TBMM’ye başörtüsü ile geleceklerini beyan etmesinin ardından Gümüşhane-Bayburt Bölge Barosu, Milletvekillerinin bu kararına destek verdiklerini deklare etti.
Baro Başkanı Avukat İsmail Taştan, yaptığı açıklamada başörtüsü serbestliğinin insan hak ve özgürlükleri açısından son derece önemli olduğunu belirterek, mecliste başörtüsü serbestliğini desteklediklerini söyledi.
“BAŞÖRTÜSÜ TAKMAK LAİKLİĞE AYKIRI DEĞİL”
Asıl kaynağını dinden alan başörtüsüne şimdiye kadar uygulanan yasağın son derece yanlış bir uygulama olduğunu, kadınlara yönelik bu insanlık dışı baskıcı uygulamayı kabul etmenin mümkün olmadığını vurgulayan Taştan, “İnanç hürriyetinin aksine dönük bu uygulamalar başörtüsü serbestliği ile birlikte normal bir sürece girmiştir. Bir bayan başörtülü diye milleti temsil etmekten men edilmemelidir. Başörtüsüne serbestlik konusunda milletimiz mutabıktır. Serbestliği engellemeye çalışanlara milletimiz prim vermeyecektir. Kamu kurum ve kuruluşlarında, okullarda, üniversitelerde başörtüsüne serbestlik getiren vekillerin kendilerine başörtüsünün yasak olması izah edilebilir bir durum değildir. Kaldı ki başörtüsü takmak laikliğe de aykırı değildir. Zaten laiklik kelimesinin anlamında da ülkemizde bir birlik yoktur herkes kendine uygun bir laiklik tanımı yapmaktadır. Genel olarak Avrupa da ve Amerika da laiklik dini inançlara baskı aracı değil özgürlük sebebidir. Yıllardır horlanan, dışlanan mütedeyyin kesimlere uygulanan bu baskılar artık çağ dışı kalmıştır.” dedi.
Her zaman olduğu gibi bugün de Baro olarak daima baskıların karşısında, özgürlüklerin yanında olmaya devam edeceklerinin altını çizen Taştan, inanç özgürlüğüne de aykırı olan bu anti-demokratik uygulamanın ortadan kaldırılması noktasında başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere emeği geçen iktidar ve muhalefet yetkililerine teşekkür etti.
Baro Başkanı Avukat İsmail Taştan, yaptığı açıklamada başörtüsü serbestliğinin insan hak ve özgürlükleri açısından son derece önemli olduğunu belirterek, mecliste başörtüsü serbestliğini desteklediklerini söyledi.
“BAŞÖRTÜSÜ TAKMAK LAİKLİĞE AYKIRI DEĞİL”
Asıl kaynağını dinden alan başörtüsüne şimdiye kadar uygulanan yasağın son derece yanlış bir uygulama olduğunu, kadınlara yönelik bu insanlık dışı baskıcı uygulamayı kabul etmenin mümkün olmadığını vurgulayan Taştan, “İnanç hürriyetinin aksine dönük bu uygulamalar başörtüsü serbestliği ile birlikte normal bir sürece girmiştir. Bir bayan başörtülü diye milleti temsil etmekten men edilmemelidir. Başörtüsüne serbestlik konusunda milletimiz mutabıktır. Serbestliği engellemeye çalışanlara milletimiz prim vermeyecektir. Kamu kurum ve kuruluşlarında, okullarda, üniversitelerde başörtüsüne serbestlik getiren vekillerin kendilerine başörtüsünün yasak olması izah edilebilir bir durum değildir. Kaldı ki başörtüsü takmak laikliğe de aykırı değildir. Zaten laiklik kelimesinin anlamında da ülkemizde bir birlik yoktur herkes kendine uygun bir laiklik tanımı yapmaktadır. Genel olarak Avrupa da ve Amerika da laiklik dini inançlara baskı aracı değil özgürlük sebebidir. Yıllardır horlanan, dışlanan mütedeyyin kesimlere uygulanan bu baskılar artık çağ dışı kalmıştır.” dedi.
Her zaman olduğu gibi bugün de Baro olarak daima baskıların karşısında, özgürlüklerin yanında olmaya devam edeceklerinin altını çizen Taştan, inanç özgürlüğüne de aykırı olan bu anti-demokratik uygulamanın ortadan kaldırılması noktasında başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere emeği geçen iktidar ve muhalefet yetkililerine teşekkür etti.
