Kaynaklar O Marşın Başlangıcını şu şekilde nakletmektedir:
“Mehmet Akif, Taceddin Dergâhı'na (Ankara'da) kapanıp İstiklal Marşı'mızın ilk mısrasının ilk kelimesini "Besmele" eşliğinde döşedi: "Korkma!" Bu kelime, Peygamber-i Âlişan Efendimiz'in ( SAV) Mekke'den Medine'ye hicreti sırasında sığındığı Sevr Mağarası'nda, muhteşem yol arkadaşı Hz. Ebubekir'in endişelenmesi üzerine söylediği teselli cümlesinin ilk kelimesinden alınmıştı: "Korkma ey Ebu Bekir, Allah bizimledir! " Yüreğini ilhamının kaynağına kilitledikten sonra, Mehmet Akif ERSOY, marşın gerisini hızla getirdi. “
Besmele ile başlamıştı Elhamdülillah ile bitmişti. Bunu daha iyi anlamak istiyorsak yolunuz Ankara’ya düştüğünde mutlaka Taceddin Dergâhına uğramalı, ziyaret etmeli ve tefekkür etmeliyiz.
Matematiksel bir hareketle 12 sayısının rakamlarını yer değiştirdiğimizde 21 sayısını elde ederiz. 21 Mart yani Nevruz Bayramı günü… Rakamlar yer değişince olaylarda mı yer değiştiriyor diye düşünebilirsiniz. Ama şu bir gerçek ki 12 Mart’ı kutlamadan 21 Mart’ı kutlayamazsınız. Bu gün 21 Mart hesaplarını yapan bazı kesimler öncelikli olarak 12 Mart’ın anlamını idrak etmek ve hazmetmek durumundadırlar. Onlar için 21 Mart’ın yolu 12 Mart’ı anlamaktan geçmektedir. Zira bu gün Türk kelimesinin, ırki belirtmelerin geçtiği her yere itiraz eden, ay yıldız tek bayrak anlayışına oralı bile olmayan, hazmedemeyen bölücü bir anlayış bir gün gelip İstiklal Marşına dayanırsa şaşırmamak gerekir. İstikamet maalesef ki bu yönde…
Bu gün bazı kesimlerin tekeline almaya çalıştıkları 21 Mart Nevruz Bayramına gelince;
Nevruz geleneği ne Sünnilikle, ne Alevilikle, ne Bektaşilikle doğrudan doğuş bağlantısı olmayan, İslâmiyet’ten çok öncelere giden bir gelenektir. Yani bir dinin veya mezhebin bayramı değildir. Bu yüzden de herhangi bir şekilde bir mezhep adına, bir din adına, bir etnik menşe adına bağlı gösterilmesi, istismar edilmesi bir ayrılık unsuru olarak takdim edilmeye çalışılması yanlıştır. Tarihin ve kültürün bütün gerçeklerine aykırıdır.
Nevruz, çeşitli kültür çevrelerinde, farklı etnik gruplarda farklı bir muhtevaya ve anlama sahip olmuştur. Kültürler arasındaki iletişim sonucunda çeşitli kültürlere girmiş ve benimsenmiştir. Eldeki tarihi kaynaklardan hareketle en eski Türk adetlerinden, bayramlarından biri olduğu kesinleşmiştir. Yeni yılın başlangıcı, yenilik, coşku, canlanma gibi nitelikler hiç değişmeden günümüze kadar yaşadığı uçsuz bucaksız coğrafyalarda görülmektedir.
1990 yılında bağımsızlıklarını ilan eden Türk Cumhuriyetleri'nde Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Azerbaycan ile Rusya Federasyonu bünyesindeki Tataristan 21 Mart Ergenekon/Nevruz Bayramı'nı "Milli Bayram" olarak ilan etmişlerdir. Bu günün coşkuyla kutlanmasına büyük önem vermektedirler. Türk kültüründen kaynaklanan Nevruz bayramı, her yönüyle Türk gelenek ve görenekleriyle zenginleşmiş ananevi ve temeli beş bin yıllık Türk tarihine dayalı milli bir bayramdır. Türkiye'de de 1991 yılında Türk Dünyası ile birlikte ortak bir gün olarak resmi tatil olmaksızın bayram ilan edilmiştir.
Bu haseple koskoca coğrafyada farklı etnik köken ama Tek Millet tarafından kutlanan bu bayramı sadece bir zümrenin tekelindeymiş gibi görmek bu coğrafyaya ve bu coğrafyada yaşayan insanlara hakaret olur.
12 Mart’ı da, 21 Mart’ ı da tersten değil düzden okuyalım. Darbecileri, bölücüleri konuşmaktansa geçmişten geleceğe uzanan bu yolda dik ve düzgün bir şekilde doğruca yolumuza devam edelim.
Mehmet Akif ERSOY’u rahmetle anıyoruz, Baharın müjdeleyicisi Nevruz Bayramımızda şimdiden kutlu olsun.
Sevgi ve Saygılar…