Arefe’den bir gün önceydi.
Cep telefonum çaldı.
Arayan Bursa’dan arkadaşım Şaban Ertürk’tü.
Hoş beşten sonra “Hüseyin Bilal Şahin abi bayağı rahatsız haberin var mı?” diye sordu.
Bilal abi ikimizin de ortak dostudur.
-Bende “Son halinden haberim yok. Ama dediğin gibiyse yarın (arefe günü) ziyaretine giderim”. Diye karşılıklı bir süre daha konuşarak kapattık telefonu.
Damadı Ozan Beyden hem durumu hem de evin adresini alıp ziyaret etmek istediğimi söyledim.
Bir gün sonra Dernek Başkanımız İrfan Ataman beyle 71 Evler Mahallesinde kaldığı eve gittik.
Nerede o eski Şair Bilal Şahin ağabeyimiz!
Bir hastalık bu kadar mı değiştirir insanı.
Değiştiriyormuş meğer!
Bizi görünce, solgun yüzünde parlayan gözlerinin içi gülmeye başladı.
Güleçliğin ışıltısıyla: ”Hoş geldiniz” deyip sarıldık birbirimize…
Geçmiş günleri yad ettik. Biraz da hüzünle karışık duygulu anlar yaşadık.
Bilal Şahin 67 yaşına kadar ağır imtihanlardan geçerek bugünlere geldi.
Yıllar önce hayat arkadaşını kaybetmesi yüreğinde derin yaralar açmış ki şiirlerinde bunu görmek mümkün.
Bilal abi, Eskişehir Şairler Derneği’nin de üyesidir.
Aslen Gümüşhane’nin Tekke Köyündendir. Gençliğinin geçtiği, doğup büyüdüğü ata diyarı toprakları tam 40 yıl önce terk edip bu kadim kente Eskişehir’e göç etmiştir.
Genç yaşta ayrıldığı canından aziz bildiği memleketi üzerine “gurbet ve özlem” kokan şiirlerini ara sıra okudukça gözlerim dolar.
Benim için daha da önemlisi geçtiğimiz yıl annem için yazdığı şiirdir.
Şöyle ki, bir şairin tanımadığı insana şiir yazması zordur.
Ama o, tanımadığı halde geçen yıl anneme ithafen yazdığım köşe yazımı okuyunca almış eline kalemi kağıdı…
Yazmış ama ne yazmış…
Yazdığı şiiri elinden aldığımda o anda ömrümün en güzel hediyelerinden birisini almış gibi sevinmiştim.
Dörtkonak köyünde, dünyaya gelmiş
Sabiha annemdir, gözüm o benim
Bütün emeğini bizlere vermiş
Tam canım ciğerim özüm o benim
Gittiği her yerde saygı görürdü
Eli çok açıktı. O hep verirdi.
Bize bir şey olsa, dertten erirdi
Hep alnı açıktı, yüzüm o benim
İncitmez kimseyi komşular razı
Ne kadar kızsada, çıkmaz avazı
Kışın çok soğuktur, çekmiş ayazı
Mangalın başında közüm o benim.
Ana baba gitmiş inancı tamdır
O da biliyorki toprak yutandır
Nerde dede, nine, hepsi yatandır
Kadere inandım, yazım o benim.
Gümüşhane merkez. Ankara koldur
Bazen Eskişehir gittiği yoldur
İnancı tam idi, duası boldur
Tatlı dil, hoş sohbet sözüm benim…
Şairin gönül dünyası böyle işte.
Bilal ağabey memleketine sevdalı bir hemşerimdir. Bazıları gibi aslını unutan vefasızlardan hiçbir zaman olmadı.
Uzun süredir gidemediği, hasretini çektiği ata diyarı yüreğinde öyle kor ateşe dönüştü ki;
Yola çıktım geliyorum
Bekle beni Gümüşhane
Sevdiklerin listesine
Ekle beni Gümüşhane
Gurbetteyiz gönül kara
Sıla içimizde yara
Hiç olmazsa ara sıra
Yokla beni Gümüşhane
Hem babasının hem de ana
İhtiyacım var duana
Ben ölünce toprağına
Sakla beni Gümüşhane
Senin gibi bulamadım
Hasret kaldım doyamadım
Kaç yıl oldu sayamadım
Akla beni Gümüşhane
Şahin der gurbetlik hali
Ölmeden görseydim bari
Lale, sümbül gül misali
Kokla beni Gümüşhane…
Ya Eskişehir için yazdığı…
İşte onlardan bir tanesi.
Eskişehir benim ikinci yurdum
Ben her şeyimi ona borçluyum
Önceleri çiğdim,piştim,kavruldum
Ben her şeyimi ona borçluyum.
Dua edem toprağına taşına
Kötü hal gelmesin onun başına
Alışmışım kültürüne, aşına
Ben her şeyimi ona borçluyum
Geldiğim yıllarda yalnız kalmıştım
Zaman ile her şeyine alıştım
Sizin gibi dostlar ile buluştum
Ben her şeyimi ona borçluyum...
Gönlü ve yüreği vatan ve memleket aşkıyla dolu şairimizin ismini gönül defterime yazdım yıllar önce…
Gümüşhaneliler Derneğimizin yıllardır “Porsuk ile Harşit’in dostluğu ve kardeşliği” adına yaptığı tüm programlarda bizi hiç yalnız bırakmadı.
O’nu, şiir okuması için sahneye davet etmekten büyük bir haz alırdım.
Hangi şiirini okuyacak diye bir merak uyanırdı içimde.
Gözlerindeki şükran duygusu ve gönlünden kopan şiirleri sıcak bir okşayış gibi programlarda yüreğimizi ısıtırdı.
***
Bu ziyaretimizde şiirlerini bir kitapta topladığını ve 2022 yılının Temmuz ayında “ŞAHİN’İN RÜYASI” adlı şiir kitabını çıkardığını söyleyince içimde sevinç güvercinleri havalandı.
Hediye ettiği birbirinden anlamlı “memleket ve gurbet kokan” şiirlerinin yer aldığı kitabını okuyurum şimdi.
Ahhh..Be Bilal abi!
Yine gözlerimi yaşarttın. Bu sefer şiirlerinle değil yaşadıklarınla.
Kısa zamanda iyileşip tekrar aramıza dönmeni bekliyoruz.
Rabbimizin “şafi” ismi hürmetine tez zamanda muzdarip olduğun hastalıktan kurtulman için dua ediyoruz.
Bugüne kadar her zorluğu aştığın gibi bu zor günleride dilerim aşarsın.
Çünkü o mümbit gönlünde demlenen ve kağıda yazman için sıra bekleyen daha nice gül kokan şiirlerin olacak bize okuyacağın!
Güler yüzlü, merhametli, şefkatli, vefalı şairim.
Geçmiş olsun…