Geçtiğimiz günlerde Gümüşhane Valiliği toplantı salonuna taş ocağı ve kırma eleme tesisi işletmecileri ile düzenlenen toplantıda işletmecilere yaptığı uyarılarından ve bu konuya karşı gösterdiği hassasiyetten dolayı Gümüşhane Valisi Sayın Okay Memiş'e TEMA Vakfı Gümüşhane Temsilcisi olarak teşekkür ediyorum.
Taş ocaklarının şehrimizin bir çok yerini yaşanmaz hale getirdiğini iyi biliyoruz. Gümüşhane de sayısı onlarca olan taş ocakları maalesef kapasitelerinin çokça altında çalışmaktadırlar.
Bir yerde taş ihtiyacı doğduğu vakit belki de 5 ila 10 kilometre yakınında taş ocağı varken ihtiyaç sahipleri malzeme ihtiyaçlarını mevcut ocaklardan karşılamak yerine malzemeyi daha ucuza mal etmek adın yeni bir ocak açmak için girişimlere başlıyor.
Ancak açılan her yeni taş ocağı o bölgede varsa insan yaşamını olumsuz etkilediği gibi yaban hayatına çok büyük zarar veriyor. Para dan daha değerli bir şey olmadığını düşünenler unutmasınlar ki gelecek nesillerin haklarını gasp ediyor ve kul hakkı yiyorlar.
Gümüşhane de mevcutta 50'yi aşkın taş ocağı faaliyet göstermektedir. Taş ocaklarının her birinin ortalama bir kilometrekarelik alandaki yaban hayatını tehdit ettiğini düşünür isek yaklaşık elli kilometrekarelik alanda artık yaban hayatı sosyal yaşantısını sürdüremeyecek durumdadır.
Bir tarafta Doyduk Mağarasını ve Kırcaova Sit Alanını yok eden çimento fabrikasına ait taş ocağı, bir tarafta Artabel Vadisinin eşsiz doğal güzelliklerini ziyarete giderken insanların karşısına dikilen Gülaçar Köyünde bulunan ve malzemesi Trabzon'a taşınan taş ocağı, karayolları kenarlarında hem görsel hem de hava kirliliği yaratan ocaklar ve onlarcası.
Toplantı esnasında sayın valimizin ; ''Yeterli denetim yok diye, yeterli tedbir alınmıyor diye, yeterli ceza kesilmiyor diye bizi toz toprağa mahkum mu edeceksiniz'' ifadesi biraz şaşırtıcı olmuştur.
Çünkü denetim yetkisi sayın valimizin mülki amir olduğu şehirde valilik makamının emrindeki kurumlara aittir.
Sayın valimizin toplantıda gösterdiği irade sonrasında işini düzgün yapmayan veya taş ocaklarına eşit şekilde davranmayan personeller hakkında gereğini yapacağına canı gönülden inanıyorum.
Sayın valimizden şunu talep ediyorum. Mevcut ocakların rezervleri bitmeden lütfen ama lütfen benzer nitelikteki yeni açılacak olan ocaklara ruhsat verilmesin.
Gümüşhane halkı devletçidir ve devletine milletine bağlıdır. Lütfen vatandaşlarımızın devlete olan saygılarından dolayı uğradığı haksızlıklar karşısında susmalarını kimse su istimal etmesin ve vatandaşlarımızın yaşam alanları bir hiç uğruna yok edilmesin.
Turizm ile madenciliğin beraber anılmasını doğru bulmasam da, Gümüşhane de 1000 yıldır süren maden geleneğini sergileyecek bir maden müzesinin olmaması üzücüdür.
Aynı şekilde Gümüşhane den çıkarılan gümüşler ile yine Gümüşhane de üretilen gümüş takı veya eşyaların satıldığı bir Gümüş Çarşısı olmadığı sürece madenciliğin bu şehre olan katkısı istihdam dan öteye geçmeyecektir.
Süleymaniye Mahallesinde ''tamamen Gümüşhane gümüşünden ve Gümüşhaneli gümüş ustalarının ürettiği ürünleri satılacağı'' bir gümüş çarşısının kurulmasının bu şehrin turizmine çokça katkı sağlayacağına inanıyor ve Süleymaniye ye geldiği günden belli ayrı bir önem veren sayın valimizin bu konuyla ilgilenmesini ümit ediyorum.
Vatandaşın hakkını koruyan yöneticilerimizin sayısının artması temennisi ile,
Sağlıcakla kalın.