GÜSİAD’ın davet ettiği TÜRSAB üyeleri, Gümüşhane’ye geldi ve gitti.
Yaylalar, Santa Harabeleri, İmara Manastırı, Karaca Mağarası, Süleymaniye Mahallesi, Kov Kalesi, Tomara Şelalesi ve nihayet Zigana Dağı gezildi.
Geziler sonrası memnuniyetin derecesi yüzlerden belliydi, şikâyetlerin derecesi ise söylemlerden. İlimizin turizm potansiyelinin gelişmesi için konaklama ve ulaşım gibi altyapı eksikliklerinin bir an önce giderilmesi gerektiği vurgulandı.
Beyler bayanlar,
Gurubun tarihi ve turistik bölgelere ulaşımında zorluklar yaşanırken, turların organizasyon yapabilmesi için bu zorlukların giderilmesi gerektiği konuşulurken dairelerinde kalmayı tercih edenler; gölgenizle horon oynamayı artık bırakın, elimizi tutun.
Tur yetkililerinden konaklamalı organizasyonlar talep eden, bu talebi de bizlerle birlikte her ortamda dile getiren ildeki veya il dışındaki iş adamlarımız; yeni oteller için ellerinizi cebinizden artık çıkartın, elimizi tutun.
Zamanın toprak altında bıraktığı tarihi değerlerimize sahip çıkmayı gereksiz gören bürokratlarımız; üzerinizdeki ölü toprağını artık atın, elimizi tutun.
Siyaseti sadece oy tabanlı gören, şehrin geleceğini ikinci plana bırakan, mikro milliyetçilik noktasında takılıp kalan siyasetçilerimiz; kendi siyasi geleceğinizi bir kenara artık bırakın, elimizi tutun.
Elimizi tutun, el verin, gölgenizle horon oynamayı bırakın, taşın altına siz de elinizi koyun.
TÜRSAB üyelerinin acı ama gerçek söylemlerine de kulak verelim;
“Yaylalar bölümüne turist getirmek mümkün görünmüyor.”
“Doğadan ayrışmayın, doğayı ayrıştırmayın. Gümüşhane’yi kültürü ile birlikte pazarlayın.”
“Gümüşhane ile Gümüşhaneliler de ilgilenmiyordu. Karaca Mağarası ne zaman açıldı biz Gümüşhane ile o zaman ilgilenmeye başladık.”
“Doğayı ne hale getirdiğimiz belli. Projelerinizi günübirlik değil, 40 yıl sonrasını düşünerek uygulayın.”
Bu tespit, dilek ve temenniler sadece bazıları.
Harcanan her kuruşun geri dönüşümü olacağını düşündüğüm bu organizasyonu çok önemli buluyor, tıpkı TÜRSAB Başkan Danışmanı Çetin Gürcün gibi, üç günlük gezi programı süresince gösterilen ilgi için, İl Kültür ve Turizm Müdürü Temel Yalçın’a teşekkür ediyorum.
Yaylalar, Santa Harabeleri, İmara Manastırı, Karaca Mağarası, Süleymaniye Mahallesi, Kov Kalesi, Tomara Şelalesi ve nihayet Zigana Dağı gezildi.
Geziler sonrası memnuniyetin derecesi yüzlerden belliydi, şikâyetlerin derecesi ise söylemlerden. İlimizin turizm potansiyelinin gelişmesi için konaklama ve ulaşım gibi altyapı eksikliklerinin bir an önce giderilmesi gerektiği vurgulandı.
Beyler bayanlar,
Gurubun tarihi ve turistik bölgelere ulaşımında zorluklar yaşanırken, turların organizasyon yapabilmesi için bu zorlukların giderilmesi gerektiği konuşulurken dairelerinde kalmayı tercih edenler; gölgenizle horon oynamayı artık bırakın, elimizi tutun.
Tur yetkililerinden konaklamalı organizasyonlar talep eden, bu talebi de bizlerle birlikte her ortamda dile getiren ildeki veya il dışındaki iş adamlarımız; yeni oteller için ellerinizi cebinizden artık çıkartın, elimizi tutun.
Zamanın toprak altında bıraktığı tarihi değerlerimize sahip çıkmayı gereksiz gören bürokratlarımız; üzerinizdeki ölü toprağını artık atın, elimizi tutun.
Siyaseti sadece oy tabanlı gören, şehrin geleceğini ikinci plana bırakan, mikro milliyetçilik noktasında takılıp kalan siyasetçilerimiz; kendi siyasi geleceğinizi bir kenara artık bırakın, elimizi tutun.
Elimizi tutun, el verin, gölgenizle horon oynamayı bırakın, taşın altına siz de elinizi koyun.
TÜRSAB üyelerinin acı ama gerçek söylemlerine de kulak verelim;
“Yaylalar bölümüne turist getirmek mümkün görünmüyor.”
“Doğadan ayrışmayın, doğayı ayrıştırmayın. Gümüşhane’yi kültürü ile birlikte pazarlayın.”
“Gümüşhane ile Gümüşhaneliler de ilgilenmiyordu. Karaca Mağarası ne zaman açıldı biz Gümüşhane ile o zaman ilgilenmeye başladık.”
“Doğayı ne hale getirdiğimiz belli. Projelerinizi günübirlik değil, 40 yıl sonrasını düşünerek uygulayın.”
Bu tespit, dilek ve temenniler sadece bazıları.
Harcanan her kuruşun geri dönüşümü olacağını düşündüğüm bu organizasyonu çok önemli buluyor, tıpkı TÜRSAB Başkan Danışmanı Çetin Gürcün gibi, üç günlük gezi programı süresince gösterilen ilgi için, İl Kültür ve Turizm Müdürü Temel Yalçın’a teşekkür ediyorum.
Mustafa kartal 12 Yıl Önce
bence ildeki veya il dışındaki işadamlarıyla veya büroratlarla olacak iş değil bu gümüşhane halkının kabuğunu kırması lazım halkın talep etmesi lazım içine kapanık kaba bi toplum olmaktan sıyrılıp yapılacak güzel düzgün ahlaklı projelere açık olması desteklemesi lazım nasılsanız öyle yönetilirsiniz prensibince siz halk olarak isteyin destekleyin bürokrat mecbur sana göre şekillenecek işadamı mecbur gelip yapacak çünkü talep var destek arzu var.büyümenin ilerlemenin güzel işlerin yapılmasının sırrı tüm gümüşhane halkının içinde saklı.zorla güzellik olmaz.