VALİ KAMURAN TAŞBİLEK
“Tüm dünyada engelli bireylerin sorunlarına dikkat çekmek ve toplumsal farkındalığın oluşturulması amacıyla, Birleşmiş Milletler tarafından 3 Aralık, Dünya Engelliler Günü olarak kabul edilmiştir.
Huzurlu ve güvenli bir toplum olmanın yolu, engelli insanlarımızın toplumun ayrılmaz birer parçası haline getirilmesi ile mümkündür. Engellilik, sadece engellilerin ve ailelerinin maruz kaldığı bir sağlık sorunu olmaktan ziyade, sosyal boyutlarıyla her birimizi yakından ilgilendiren, engelli vatandaşlarımızın, karşılaştıkları sorunların çözümü konusunda toplumun bütün kesimlerinin katkı ve ortak çabasına ihtiyaç duyan toplumsal bir husustur.
Sosyal Devlet olma anlamında dünyanın en önde gelen ülkelerinden olan Türkiye Cumhuriyeti, engellilerin hayat şartlarının iyileştirilmesi, sosyal ve ekonomik olarak desteklenmesi konusunda örnek gösterilecek bir konuma ulaşmış, engelli vatandaşlarımıza sunulan eğitim, sağlık, kültür ve rehabilitasyon hizmetlerinde çok büyük ilerlemeler sağlamıştır. Engelli vatandaşlarımızın sosyal yaşama aktif olarak katılma konusundaki sıkıntılarını ortadan kaldırmaya ve tüm vatandaşlarımıza sunulan kamusal hizmetlerden sorunsuz bir şekilde yararlanabilmelerine yönelik çalışmalar artarak devam etmektedir.
Her sağlıklı insanın da bir engelli adayı olduğu gerçeğinin unutulmaması temennisiyle tüm engelli kardeşlerimizin Dünya Engelliler Günü’nü kutluyor, en içten saygı, sevgi ve selamlarımı sunuyorum.”
BELEDİYE BAŞKANI ERCAN ÇİMEN
Gümüşhane Belediye Başkanı Ercan Çimen, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla mesaj yayınladı.
Başkan Çimen, engellilik durumunun yalnızca engellilerin ve ailelerinin maruz kaldığı bir sağlık sorunu olmadığını işaret ederek, “Engellilik, sadece engellilerin ve ailelerinin maruz kaldığı bir sağlık sorunu değildir. Engellilik sosyal hayatı kısıtlayan bir kusur değil, desteklenmesi gereken bir durumdur. Hepimizin birere engelli adayı olduğumuzu bilmemiz ve buna göre hareket etmemiz gerekmektedir. Engelli vatandaşlarımızın yaşama sevincini diri tutacak en küçük çalışmalar dahi bizim için çok önemli ve değerlidir. Engelli vatandaşlarımızın sosyal hayata uyum sağlamaları ve yaşam kalitelerinin yükseltilmesi hepimizin ortak görevidir. Engelli kişilerin yaşama sevincini yitirmeden mutlu bir yaşam sürmeleri için çaba göstermek, devlet ve toplum olarak en önemli sorumluluklarımızdan biridir. Hiçbir engelin seçim olmadığını hatırlatıp, her sağlıklı insanın da bir engelli adayı olduğu gerçeğinin unutulmamasını temenni ediyorum. Bu duygu ve düşüncelerle tüm engelli vatandaşlarımızın 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü kutluyorum. Tüm engelli vatandaşlarımıza aileleri ve sevdikleriyle birlikte mutlu, huzurlu ve sağlıklı bir ömür diliyorum” dedi.
REKTÖR PROF.DR. HALİL İBRAHİM ZEYBEK
“Daha iyi bir yaşam sürdürebilmek, geleceğe umutla bakmak her bireyin temel hakkı olduğu gibi engelli bireylerimizin de en temel hakkıdır. Toplumsal farkındalığın artması yönündeki çabalarımızın temelinde olan bu bireylerimizin hayatlarını kolaylaştırmak, toplumla bütünleşmelerini sağlamak dayanışma ve yardımlaşma duygularımızın da güçlenmesini sağlayacaktır. Engellilik konusu, yalnızca engelli bireyleri ve ailelerini değil, toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren önemli bir konudur. Engelliliği sosyal hayatı engelleyen bir kusur olarak değil, aksine desteklenmesi gereken bir durum olarak kabul etmeliyiz. Her fırsatta onları kucaklayarak, eşit ve değerli vatandaşlar olduklarını göstermeliyiz. Mutlu, huzurlu ve çağdaş bir toplum olmanın temelinde, tüm vatandaşların eşit şartlarda yaşaması ve ortak bir amaç etrafında birleşme duygusuna sahip olma düşüncesi yatmaktadır. Bu vesileyle engelsiz bir Türkiye hedefine ulaşmak ümidiyle bütün engelli vatandaşlarımıza sağlıklı ve mutlu bir yaşam diliyorum.”
BARO BAŞKANI AV. METİN ASLAN
“ASIL ENGEL; ENGEL OLMAKTIR”
3 Aralık Dünya Engelliler Günü, engelli insanları anlayabilmek ve sorunlarına dikkat çekebilmek açısından önemli bir gündür.
Engellilik doğuştan veya sonradan herhangi bir hastalık veya kaza sonucu bedensel, zihinsel, ruhsal, duygusal ve sosyal yetilerini çeşitli derecelerde kaybetmiş, normal yaşamın gereklerine uyamama durumudur.
Engellilik sadece bu sorunu yaşayan kişiyi değil, ailesini ve yakın çevresini de ekonomik, sosyal ve psikolojik olarak etkileyen önemli bir sorundur. Engelliler özellikle toplumun kendisine yönelik olumsuz tutumlarından dolayı kendini içe kapatma, işe yaramama, yetersizlik duygusu, güvensizlik, endişe, korku, ümitsizlik gibi duygular yaşayabilirler. İşte tam bu noktada da devletin yükümlülükleri ortaya çıkmaktadır. Anayasanın 5.maddesinde devletin temel amaç ve görevlerinden bir tanesi de insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır. Hiç kuşku yok ki fertlerin tek tek kendi maddi ve manevi varlıklarını gerçekleştirmelerine olanak sağlanmadan toplumsal bir yükseliş sağlanamayacaktır.
Engelli bireylerin hayatın her alanına daha aktif katılmasını sağlamak devlet açısından bir yükümlülük olmasının yanı sıra bir toplumsal bilincin geliştirilmesine, bununla birlikte Anayasamızda da hedeflenen muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkma hedefine de doğrudan katkı sağlayacaktır. Unutulmamalıdır ki ancak uygar toplumlarda, insanlar fiziksel yahut başkaca birtakım özelliklerinden dolayı dışlanmazlar.
Bu amaçları gerçekleştirmek için adımlar atılırken yapılan programların da toplum nezdinde bir yankı uyandırması en büyük kazanımlardan bir tanesi olacaktır. Hukuk devletinin Adaletin ayrılmaz parçası olan Barolar ve biz Gümüşhane Barosu olarak toplumsal anlamda her ileri adıma katkı sunmayı kendimize görev olarak bilerek 3 Aralık Dünya Engelliler Gününde’de tüm engelli vatandaşlarımıza daha adil daha yaşanabilir bir dünya sunmak için her zaman yanlarında olduğumuzu bir kere de buradan belirtmek isteriz.
3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde bu vesile ile tekrar birlikte “Eşit Hayat Hakkı” mücadelesi verdiğimiz engelli meslektaşlarımızın ve vatandaşlarımızın yanında olduğumuzu bildiriyor ve herkesi bu konuda farkındalığa davet ediyoruz.”
İYİ PARTİ İL BAŞKANI ALİ ATEŞ
“3 Aralık Dünya Engelliler Günü, bir farkındalık günüdür. Aslında hayatımızın tam içinde olan özel vatandaşlarımızın hatırlanması sadece bu güne özel değil, aslında her an onları düşünerek hareket etmeyi gerektirmektedir. Engelliler Günü Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu tarafından, 1992 yılında, engelli olan bireylerin insan hakları temelli bakış açısıyla, tam ve eşit koşullarda yaşamalarına, yaşama tam katılımlarına katkı sağlamak amacıyla ilan edilmiştir. Toplumuzda yaşayan tüm bireylerin eğitim, sağlık, istihdam, spor gibi hizmetlere ulaşımları insan hakları bağlamında herkes için benzer ve eşittir. Özel bireylerin istihdam edilme olanaklarının geliştirilmesi için bizler de çalışmalar yürütmekteyiz. Umarız engelli bireylere yönelik ön yargılı tutum ve davranışlar son bulur ve onlar da hayatın içinde her vatandaş gibi doğal haklarından faydalanır, bizler de her zaman eşit şartlar için elimizden ne gerekiyorsa yapacağız.”
GÜMÜŞHANE ENGELLİLER SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ BAŞKANI MÜRSEL ERYILMAZ
“BİZLER ENGELLERİ AŞMAKTA AZİMLİ VE KARARLIYIZ
Engellileri anlamak, anlayarak sevmek, sorunlarımıza çözüm odaklı irade ortaya koymak ve saygı duymak engelli bireyler olarak toplumsal yapıdan beklediğimiz, bu bakış açısıyla bizlere destek olmalarıdır. Son zamanlarda engelli sorunlarını çözme noktasında birçok irade ortaya konmuş ve çeşitli kanuni düzenlemeler yapılmıştır. Gerek erişilebilirlik konusunda gerek engelli istihdamı konusunda gerek yaşam standartlarının yükseltilmesi konusunda gerekse sosyal yardım ve sosyal aktivitelerin yaşanması konularında birçok kanuni düzenleme yasalaşmıştır. Engellilerin sorunlarına çözüm odaklı irade koymak adına yapılan bu çalışmalardan dolayı teşekkür ediyoruz. Beklentimiz yerel manada da bu iradenin ortaya kona bilmesidir. Çünkü bugün görmezlikten gelinen bir konu yarın karmışımıza daha büyük bir engel olarak çıkmaktadır.
Her fırsatta dile getirdiğimiz ve herkesin idrak etmesi gereken bir gerçek var oda engelli olmak bir tercih değil her insanın başına gelebilecek bir rahatsızlık durumudur. Bu sebeple soruna kendi sorunumuz gibi bakmak ve bu doğrultuda çözüm bulmak durumundayız. Engelli kardeşlerimiz birçok kanuni düzenlemeden haberdar değildir. Kamuda bu bilincin oluşması elzemdir. Biz bile zaman zaman kanuni düzenlemelerden haberdar olmamıza rağmen birçok sorunla karşılaşmış sorunumuzu ve çözümü anlatmamıza rağmen aşamadığımız durumlar oluşmuştur. Bu noktada kamu çalışanları bilinçlendirilmeli hatta engelli vatandaşların sorunlarının çözüme kavuşması noktasında ilgili mevzuatların takip edilmesi ve yardım elinin uzanması konusunda bir farkındalık oluşturulması sağlanmalıdır. Kamu da çalışan engelli kardeşlerimizin sorunları dinlenmeli üst amirleri tarafından bu sorunlar çözüme kavuşturulmalıdır. Engellilerin engel durumları göz önünde bulundurularak her kurumda çalışma ortamı hazırlanmalıdır. Erişelebilirliği olmayan bazı kurumlarda engelli ve yaşlı hizmetleri birimi oluşturulmalıdır. Her kurumda işitme engelli bireyler için eğitim almış tercüman elamanın bulunması sağlanmalıdır. Gerek kamuda gerek özel sektörde istihdam yasası denetlenmeli açığı bulunan kurumların derhal engelli personel alımını yapması sağlanmalıdır. Engelli bireyleri barındıran ailelere psikologlar tarafından destek verilmelidir. Her şeyden önce engelli kardeşlerimize fırsat eşitliği verilmelidir. Bizler engelleri aşmakta azimli ve kararlıyız sizler bizleri anlamaya hazır mısınız? Diyor;
Tüm Engelli kardeşlerimizin, Dünya 3 Aralık Engelliler Gününü Kutluyorum.”
MEMUR-SEN GÜMÜŞHANE ENGELLİ KOMİSYONU BAŞKANI COŞKUN TUNCER
“3 Aralık Dünya Engelliler Günü 1992 yılından bu yana Birleşmiş Milletler tarafından uluslararası bir gün olarak kabul edilmiştir. Bu günde dünya çapında organizasyonlar düzenlenmekte, engelli bireylerin diğer bireylerle eşit haklara sahip olduğu vurgulanmaktadır.
Böylece engellilerin politik, ekonomik, sosyal ve kültürel hayata tam, etkin ve eşit erişimini sağlamak, bu konuda toplumsal farkındalığı artırmak, fırsat eşitliği oluşturmak, engellilerin potansiyelini ortaya çıkaracak ve toplumsal katkılarını geliştirecek yasal ve sosyal zeminin kurulması amaçlanmaktadır.
Engelli insanlar toplumsal hayata uyum sağlamada ve günlük ihtiyaçlarını karşılamada güçlük çekebilir. Ancak her ne kadar bu kimseler desteğe ihtiyaç duysalar da bu onların hayatı kucaklamalarına engel değildir.
Memur-Sen Konfederasyonu bünyesinde 2013 yılından beri faaliyet gösteren Memur-Sen Engelliler komisyonu olarak, özelde Kamuda görev yapan Engelli çalışanların, genelde ise tüm engellilerin ekonomik, sosyal ve kültürel haklarının gelişimi için gayret gösteriyoruz. Bugüne kadar insan merkezli sendikacılık anlayışını merkeze alan ve kamuda 66 bini aşkın kadrolu engelli memur arkadaşımızın görev almasında alın teri bulunan Memur-Sen’imizin çalışmalarının meyvesi olan birçok kazanıma imza attık.
1. Engellilerin kamuya atanırken genel hükümlerin dışında tutularak bağımsız bir merkezi sınavla atamalarının yapılmasını sağladık.
2. Kendisi veya bakmakla yükümlü olduğu aile bireylerinden birisi engelli olan personele tayin kolaylığını, mesai saatlerinde saatlik izin verilmesini, gece vardiyası ve nöbetlerden muaf tutulmasını sağladık.
3. Engelli ve engelli yakını olan memurlara kamu konutlarından yararlanmak için pozitif ayrımcılık yapılmasını sağladık.
4. Engelli memurların mesai saatlerinin özür durumlarını da dikkate alınarak diğer memurlardan farklı şekilde düzenlenmesini sağladık.
5. Aile yardımı ödeneğinin engelli çocuklar için yüzde 50 artırımlı ödenmesini sağladık.
6. Engelli kamu görevlilerinin mesleki uyum eğitimlerinin ve fiziki çalışma koşullarının iyileştirilmesini; görevlendirilmeleri halinde refakatçilerin kendilerine eşlik etmesi uygulamasının hayata geçirilmesini sağladık.
7. Ayrıca engellilerin hâkim ve savcı olmasını engelleyen ayrımcı hükümleri ortadan kaldıran yasa değişikliğine katkı sağladık.
8. Yardımcı Hizmetler Sınıfı dahil olmak üzere kamuda herkesin bir şekilde içerisinde kendini bulduğu, tüm kamu görevlilerini kapsayan 3600 ek gösterge çalışmasından engelli kamu görevlilerimizin de yararlanmasını sağladık.
Memur-Sen Engelliler Komisyonu olarak en son, mevzuattaki eksiklikleri ve sahada yaşanan sorunları tespit etmek, bunlara ilişkin toplumsal farkındalığı artırmak ve uygun çözüm önerileri geliştirmek için; Komisyon yönetimimiz, il temsilcilerimiz, akademisyen ve bürokratlarımızın da katılımıyla, Engellilerin Sorunlarının Tespiti ve Çözüm Önerileri
Çalıştayı düzenledik ve Çalıştayın çıktıklarını raporlaştırdık. Basımı yapılan bu eser, çalışmalarında katkı sağlamak üzere ilgililerine de ulaştırıldı.
Engellilerimizin kendilerini toplumdan soyutlamadıkları aksine hayatın tam da merkezinde gördükleri, insan onuruna yaraşır bir yaşam sürmelerinin gayreti içerisinde olmaya; bunun için de engellilerin taleplerini her vesileyle, tüm platformlarda dile getirmeye ve kazanımlarımızı artırmaya devam edeceğiz.
Taleplerimize bugüne kadar kayıtsız kalmayan ve en büyük desteği veren, “Engelliden öğretmen mi olur?” diyenlere, “Olur bal gibi olur” diyerek çarpık bir zihniyete geçit vermeyen, birçok olumlu adımın mimarı Sayın Cumhurbaşkanımıza da buradan şükranlarımızı sunuyoruz. İnancımız da bu insani yaklaşımı gerektirmektedir. Nitekim Sevgili Peygamberimiz engelli sahabeleri çok önemli görevlere getirmiştir. Bugün de ülkemizde engelli bireylerin bakan yardımcılığı, müdürlük, başkanlık gibi önemli kadrolarda görev alması –sayısal olarak yetersiz olmasına karşın- önemli bir izlek oluşturmaktadır. Bununla birlikte 10 milyonu aşan engelli vatandaşın olduğu ülkemizde atılması gereken çok daha fazla adımın olduğunu da eklemek istiyoruz.
Bu minvalde;
1. Engelli kadroları üzerinden yapılan atamalarda ek ödemelerin 20 puan artırımlı olmasını,
2. Ailesinde bakıma muhtaç engelli bulunan çalışanlarımıza istemeleri halinde günlük ve haftalık çalışma sürelerinin yarı zamanlı çalışma hakkı verilmesini,
3. Engelli kamu görevlilerinin TOKİ konutlarından satın almaları halinde (tek konut için) faizsiz kredi kullandırılmasını,
4. Eğitim kurumlarında engelli bireyin engeline göre (görme, işitme, fiziki ve zihinsel, vb.) eğitim alt yapısının oluşturularak eğitim olanaklarının arttırılması sağlanmasını,
5. Yaşamın her alanının, engelli bireylerin erişebilecekleri, erişme sırasında mağduriyet yaşamayacakları, engellilere uygun standartlara sahip bir şekilde projelendirilmesi ve uygulanmasını,
6. Engelli kamu görevlilerinin derece artışının 2 yılda bir yapılmasını, ilaveten her 5 yılda ilave bir derece verilmesini,
7. Engeli nedeniyle erken veyahut malulen emekli olan kamu görevlilerine bağlanacak emekli aylığı tutarı ile emekli ikramiyesi, en az 25 yıl üzerinden esas alınarak hesaplanmasını ve ödenmesini,
8. Engelli kamu görevlilerine bağlanacak emekli aylığının en son almakta olduğu maaşın yüzde 85’inden az olmamasını,
9. Engelli kamu personelinin yeşil pasaport hakkından daha erken faydalanmasını,
10. ÖTV’siz araç alımı uygulamasında üst sınır uygulamasının terkedilmesini veya ekonomik gerçeklere uygun hale getirilmesini,
11. ÖTV muafiyetiyle birlikte KDV muafiyetinin de sağlanmasını ve engelli araç alımı nedeniyle satış için uygulanan 5 yıllık süre sınırının da azaltılmasını,
12. Hac ve umre kontenjanları içerisinde, tıpkı şehit yakınları ve gaziler için ayrıldığı gibi, Engelliler için de özel kontenjan ayrılmasını, Engelliler ve refakatçilerinin hac ve umre farizalarından % 50 indirimli olarak faydalandırılmasını,
13. Engelli personele ihtiyaç duyacağı donanıma sahip araçların olduğu bir servis hizmetinin sağlanmasını,
14. Kamuya atanmayı bekleyen binlerce engelli vatandaşımız için de ivedilikle kontenjan açılarak daha fazla istihdamın sağlanmasını,
15. Gelir vergisi muafiyetinin uygulamaya geçirilmesiyle birlikte ayrıcalığını kaybeden engelli bireylere vergi muafiyeti avantajının, farklı bir ödeme yoluyla ilave muafiyet kapsamında ödenmesini,
16. Engelli bireylerin yaşam alanına/çalışma hayatına eksiksiz katılabilmesi ve en yüksek verimi sağlayabilmesi için bazı tıbbi cihazların (ortez, protez, işitme cihazı, insülin pompası, vb.) temini noktasında sosyal devlet ilkesini destekleyici nitelikte teşvik/muafiyetlerin sağlanmasını
talep ediyoruz.
Tüm engelli insanların, yaşamlarını engelsiz sürdürme, fırsat eşitliğinden engelsiz faydalanma, üretime katkı sunma, devlete mali yük olarak görülmeme gibi gerçek anlamda eşit vatandaşlar olabildiği kapsayıcı bir kamu düzeninin tesisi için mücadele etmeye devam edeceğiz. Hayatın her alanına tam, etkin ve eşit katılımın önündeki psikolojik, sosyolojik, hukuki, fiziksel tüm engellerin kaldırılması için çok yönlü ve katmanlı çalışmalar yapıyor, bu konuda toplumsal dayanışmayı önemsiyor, bu yönde de çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İmtiyaz değil adalet istiyoruz. İşimiz zor, yükümüz ağır, yolumuz uzun.
Memur-Sen Engelliler Komisyonu olarak, Türkiye’nin en büyük emek hareketine bağlı bir komisyon olarak, engeli bulunan bireylerin kamu görevlilerinin, insan onuruna uygun çalışma şartlarına ve mali-sosyal-özlük haklarına sahip olması, hak temelli bakış açısıyla yöneten ve karar üreten kamu yönetimiyle muhatap olması, çalışmaların yapılması noktasında bu yılın ve bu günün milat olmasını diliyor, “Herkes için engelsiz dünya” temennilerimizin karşılık bulmasını umut ediyorum.”