Gümüşhane Üniversitesinin (GÜ) 2012-2013 akademik yıl açılış töreni gerçekleştirildi.
Mühendislik Fakültesi Çok Amaçlı Salonda gerçekleştirilen etkinliğe Vali Dr. Yusuf Mayda, Garnizon Komutanı Albay Serhat Önder, Belediye Başkanı Mustafa Canlı, Vali Yardımcıları Armağan Önal, Cahit Karatepe, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Ümit YÜksel, İl Genel Meclisi Başkanı Sebahattin Çobanoğlu, Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Süleyman Baykal, Gümüşhane Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İsmail Akçay, AK Parti İl Başkanı Ercan Çimen, ilçe ve belde belediye başkanları, kamu kurum müdürleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
İstiklal Marşı, saygı duruşu ve Üniversite tanıtım filminin seyrettirilmesi ile başlayan programda konuşan Gümüşhane Valisi Dr. Yusuf Mayda, Gümüşhane’nin bir huzur, eğitim, turizm, madencilik şehri olduğunu söyledi.
Bu özellikleri ile öğrenciler için Gümüşhane ve Gümüşhane Üniversitesinde okumanın bir şans olduğunu ifade eden Vali Mayda, “İlimizin üniversite ile üniversitemizin de ilimizin desteği ile büyümesini bekliyoruz. Öğrencilerimizden analitik düşünmelerini ve iyi araştırma yapmalarını bekliyoruz. Anadolu’da kurulu bir üniversite olarak büyük şehirlerdeki üniversitelerle ve uluslararası düzeyde rekabet edilmesini istiyoruz. Hem derslerine çalışarak kendisini geliştiren aynı zamanda da ülkenin sosyal sorunlarına da çözüm üreten ancak bu çözüm önerilerini uygun yol ve yöntemlerle dile getiren bir üniversite gençliği bekliyoruz. ” dedi.
“İLK GÜNKÜ HEYECANLA, MOTİVASYONLA ÇALIŞIYORUZ VE HER GEÇEN GÜN HIZLA GELİŞİYORUZ”
“Her İle Üniversite” projesi ile 2008 yılında öğretim faaliyetlerine başlayan Gümüşhane Üniversitesinde 2.rektörlük dönemini geçiren Prof.Dr. İhsan Günaydın ise ilk günkü heyecan ve motivasyonla çalışmaları sürdürdüklerini ve üniversitenin her geçen gün hızla geliştiğini söyledi.
Yeni bir durum, değişim ve gelişmenin kısa bir süre içinde alışkanlık halini aldığını ifade eden Rektör Günaydın, gelinen noktanın ne olduğunu, gelecekteki amaç ve hedeflerin neler olması gerektiğinin iyi tahlil edilebilmesi ve bu yoldaki heyecanın sürekli açık tutulabilmesi için hafızaların sürekli tazelenmesi gerektiğinin altını çizerek, “Üniversitemiz 6 yerleşkede 5 fakülte, 2 enstitü, 3 yüksekokul, 8 meslek yüksek okulu ve 2 uygulama ve araştırma merkezi ile yaklaşık 10 bin 500 öğrenciye önlisans, lisans ve yüksek lisans öğretimi vermekte ve araştırma yaptırmaktadır. Toplumumuza katma değer ve istihdam oluşturmaya çalışmaktadır.” dedi.
HER İLE ÜNİVERSİTE PROJESİNİN ÖRNEK MODELİ: GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ
Gümüşhane Üniversitesinin 4 yıllık kısa bir sürede ülkenin önemli bir yüksek öğretim kurumu haline geldiğini belirten Günaydın, gerek akademik ve idari personel, gerek fiziki yapılaşma ve gerekse öğrenci sayısı itibariyle Gümüşhane Üniversitesinin “her ile üniversite” projesinin örnek bir modeli haline geldiğini söyledi.
Üniversitelerin toplumun malı olduğunu, bu kurumların gelişip büyümesi halinde değer kazanacağını vurgulayan Günaydın, “Üniversiteler sadece diploma alınan yerler olmadığı gibi sadece ekonomik katkılar açısından değerlendirilecek yerler değildir. Üniversiteler diploma verilen yer ve ekonomik getirisi olan kurum olmanın dışında sosyal ve kültürel gelişime katkı sağlayan, bilgi ve çözüm üreten kurumlardır. Karşılaşılan her sorunda çözüm yeri olarak ilk akla gelmesi ve müracaat edilmesi gereken yer üniversite olması gerekir. Gümüşhane üniversitesi yöneticisi olarak bizler özgür, demokratik ve çağdaş bir ortam sağlamaya, açıklığı, hesap verilebilirliği ve etik değerleri tavizsiz korumaya, öğrenciyi önemseyen ve ona sorumluluk veren bir öğretim anlayışını sağlamaya, toplumla işbirliği ve toplumun üniversitesi olma gayretini göstermeye özen göstermekteyiz. Beklentimiz ise, toplumumuzun üniversiteye bakışının sadece ekonomik olmaması, toplumda bilgiye ve öğrenmeye daha fazla önem verilmesi, bilginin ve öğrenmenin kaynağı ve ortamı olan üniversitelerin gelişimine daha fazla kaynak sağlanmasıdır.” dedi.
“BİLGİNİN ÜRETİLDİĞİ YERLER ÜNİVERSİTELERDİR”
Türkiye’nin daha hızlı büyüyebilmesi ve bunu sürdürebilmesi için bilginin üretilmesi ve üretilen bilginin sanayide ticari etkinlik haline dönüştürülmesi gerektiğini dile getiren Rektör Günaydın, bunun için de üniversitelere büyük görev ve sorumluluk düştüğünü belirterek, şöyle konuştu: “Çünkü bilginin üretileceği yerler üniversitelerdir. Maalesef yıllarca ülkemizde üniversiteler sadece eğitim-öğretim hizmeti sunmuş, yapılan bilimsel araştırmalarda ticari etkinliğe dönüşmeyen çalışmalardan ibaret olmuştur. Yıllarca akademisyen yetiştirmek için öğrencilerimizi hemen her alanda kontrolsüz bir şekilde yabancı ülkelere göndermiş ve ödediğimiz yüklü meblağlarla yabancı ülkelerin teknolojik altyapısını kurmasını sağlamışız. Unutmayalım ki, teknolojik buluş, eğer daha önce bir sürü buluş yaptıysanız daha kolay hale gelmektedir. Bu nedenle, teknolojik altyapısını kurmuş ve buluş yapmış ülkeler teknolojik bilgi üretmede ve bunu ticari etkinlik haline getirmede daha başarılı olmaktadır. Bu durum karşısında yapılması gereken kaynakların daha etkin kullanılarak ülkemizdeki teknolojik altyapının güçlendirilmesidir. Ancak, teknolojik altyapının kurulması ve buna dayalı olarak bilgi üretilebilmesi için nitelikli insan gücü kaçınılmazdır. Bu insan gücünü oluşturacak olanlar ise gençlerimizin öğretimi için çalışan ve kendini topluma adayan bir anlayışla çalışan öğretim elemanlarıdır. Bu nedenle, nitelikli öğretim elemanı yetiştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Bunun içinde öğretim elemanı olmayı cazip kılmamız kaçınılmazdır. Sağlanacak cazibe ile en zeki öğrencilerin akademisyen olması teşvik edilmeli ve bilgi üretimi ve ticari etkinlik haline getirimesi süreci hızlandırılmalıdır. Dünya’da yüksek öğretim alanında bir duraklama yaşanırken ülkemizde yüksek öğretime aktarılan kaynaklarla teknolojik altyapının oluşturulması ve gerek yurtiçinde gerekse yurtdışındaki nitelikli araştırmacıların bu teknoloji ile buluşturulması halinde ülkemiz önemli bir sıçrama yaparak 2023 vizyonuna kolayca ulaşacaktır diye düşünüyorum”
Günaydın, üniversite olarak amaçlarının öğrencilerin donanımlı, çağdaş, sürekli öğrenen, kültürüne ve değerlerine bağlı, ülkesinin çıkarlarını her şeyden üstün tutan, insanlığa saygı duyan, doğru yolda kararlı ve sabırla ilerleyen, barışı, sevgiyi ve demokrasiyi koruyan ve geliştiren bireyler olması olduğunun da altını çizdi.
Mühendislik Fakültesi Çok Amaçlı Salonda gerçekleştirilen etkinliğe Vali Dr. Yusuf Mayda, Garnizon Komutanı Albay Serhat Önder, Belediye Başkanı Mustafa Canlı, Vali Yardımcıları Armağan Önal, Cahit Karatepe, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Ümit YÜksel, İl Genel Meclisi Başkanı Sebahattin Çobanoğlu, Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Süleyman Baykal, Gümüşhane Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İsmail Akçay, AK Parti İl Başkanı Ercan Çimen, ilçe ve belde belediye başkanları, kamu kurum müdürleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
İstiklal Marşı, saygı duruşu ve Üniversite tanıtım filminin seyrettirilmesi ile başlayan programda konuşan Gümüşhane Valisi Dr. Yusuf Mayda, Gümüşhane’nin bir huzur, eğitim, turizm, madencilik şehri olduğunu söyledi.
Bu özellikleri ile öğrenciler için Gümüşhane ve Gümüşhane Üniversitesinde okumanın bir şans olduğunu ifade eden Vali Mayda, “İlimizin üniversite ile üniversitemizin de ilimizin desteği ile büyümesini bekliyoruz. Öğrencilerimizden analitik düşünmelerini ve iyi araştırma yapmalarını bekliyoruz. Anadolu’da kurulu bir üniversite olarak büyük şehirlerdeki üniversitelerle ve uluslararası düzeyde rekabet edilmesini istiyoruz. Hem derslerine çalışarak kendisini geliştiren aynı zamanda da ülkenin sosyal sorunlarına da çözüm üreten ancak bu çözüm önerilerini uygun yol ve yöntemlerle dile getiren bir üniversite gençliği bekliyoruz. ” dedi.
“İLK GÜNKÜ HEYECANLA, MOTİVASYONLA ÇALIŞIYORUZ VE HER GEÇEN GÜN HIZLA GELİŞİYORUZ”
“Her İle Üniversite” projesi ile 2008 yılında öğretim faaliyetlerine başlayan Gümüşhane Üniversitesinde 2.rektörlük dönemini geçiren Prof.Dr. İhsan Günaydın ise ilk günkü heyecan ve motivasyonla çalışmaları sürdürdüklerini ve üniversitenin her geçen gün hızla geliştiğini söyledi.
Yeni bir durum, değişim ve gelişmenin kısa bir süre içinde alışkanlık halini aldığını ifade eden Rektör Günaydın, gelinen noktanın ne olduğunu, gelecekteki amaç ve hedeflerin neler olması gerektiğinin iyi tahlil edilebilmesi ve bu yoldaki heyecanın sürekli açık tutulabilmesi için hafızaların sürekli tazelenmesi gerektiğinin altını çizerek, “Üniversitemiz 6 yerleşkede 5 fakülte, 2 enstitü, 3 yüksekokul, 8 meslek yüksek okulu ve 2 uygulama ve araştırma merkezi ile yaklaşık 10 bin 500 öğrenciye önlisans, lisans ve yüksek lisans öğretimi vermekte ve araştırma yaptırmaktadır. Toplumumuza katma değer ve istihdam oluşturmaya çalışmaktadır.” dedi.
HER İLE ÜNİVERSİTE PROJESİNİN ÖRNEK MODELİ: GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ
Gümüşhane Üniversitesinin 4 yıllık kısa bir sürede ülkenin önemli bir yüksek öğretim kurumu haline geldiğini belirten Günaydın, gerek akademik ve idari personel, gerek fiziki yapılaşma ve gerekse öğrenci sayısı itibariyle Gümüşhane Üniversitesinin “her ile üniversite” projesinin örnek bir modeli haline geldiğini söyledi.
Üniversitelerin toplumun malı olduğunu, bu kurumların gelişip büyümesi halinde değer kazanacağını vurgulayan Günaydın, “Üniversiteler sadece diploma alınan yerler olmadığı gibi sadece ekonomik katkılar açısından değerlendirilecek yerler değildir. Üniversiteler diploma verilen yer ve ekonomik getirisi olan kurum olmanın dışında sosyal ve kültürel gelişime katkı sağlayan, bilgi ve çözüm üreten kurumlardır. Karşılaşılan her sorunda çözüm yeri olarak ilk akla gelmesi ve müracaat edilmesi gereken yer üniversite olması gerekir. Gümüşhane üniversitesi yöneticisi olarak bizler özgür, demokratik ve çağdaş bir ortam sağlamaya, açıklığı, hesap verilebilirliği ve etik değerleri tavizsiz korumaya, öğrenciyi önemseyen ve ona sorumluluk veren bir öğretim anlayışını sağlamaya, toplumla işbirliği ve toplumun üniversitesi olma gayretini göstermeye özen göstermekteyiz. Beklentimiz ise, toplumumuzun üniversiteye bakışının sadece ekonomik olmaması, toplumda bilgiye ve öğrenmeye daha fazla önem verilmesi, bilginin ve öğrenmenin kaynağı ve ortamı olan üniversitelerin gelişimine daha fazla kaynak sağlanmasıdır.” dedi.
“BİLGİNİN ÜRETİLDİĞİ YERLER ÜNİVERSİTELERDİR”
Türkiye’nin daha hızlı büyüyebilmesi ve bunu sürdürebilmesi için bilginin üretilmesi ve üretilen bilginin sanayide ticari etkinlik haline dönüştürülmesi gerektiğini dile getiren Rektör Günaydın, bunun için de üniversitelere büyük görev ve sorumluluk düştüğünü belirterek, şöyle konuştu: “Çünkü bilginin üretileceği yerler üniversitelerdir. Maalesef yıllarca ülkemizde üniversiteler sadece eğitim-öğretim hizmeti sunmuş, yapılan bilimsel araştırmalarda ticari etkinliğe dönüşmeyen çalışmalardan ibaret olmuştur. Yıllarca akademisyen yetiştirmek için öğrencilerimizi hemen her alanda kontrolsüz bir şekilde yabancı ülkelere göndermiş ve ödediğimiz yüklü meblağlarla yabancı ülkelerin teknolojik altyapısını kurmasını sağlamışız. Unutmayalım ki, teknolojik buluş, eğer daha önce bir sürü buluş yaptıysanız daha kolay hale gelmektedir. Bu nedenle, teknolojik altyapısını kurmuş ve buluş yapmış ülkeler teknolojik bilgi üretmede ve bunu ticari etkinlik haline getirmede daha başarılı olmaktadır. Bu durum karşısında yapılması gereken kaynakların daha etkin kullanılarak ülkemizdeki teknolojik altyapının güçlendirilmesidir. Ancak, teknolojik altyapının kurulması ve buna dayalı olarak bilgi üretilebilmesi için nitelikli insan gücü kaçınılmazdır. Bu insan gücünü oluşturacak olanlar ise gençlerimizin öğretimi için çalışan ve kendini topluma adayan bir anlayışla çalışan öğretim elemanlarıdır. Bu nedenle, nitelikli öğretim elemanı yetiştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Bunun içinde öğretim elemanı olmayı cazip kılmamız kaçınılmazdır. Sağlanacak cazibe ile en zeki öğrencilerin akademisyen olması teşvik edilmeli ve bilgi üretimi ve ticari etkinlik haline getirimesi süreci hızlandırılmalıdır. Dünya’da yüksek öğretim alanında bir duraklama yaşanırken ülkemizde yüksek öğretime aktarılan kaynaklarla teknolojik altyapının oluşturulması ve gerek yurtiçinde gerekse yurtdışındaki nitelikli araştırmacıların bu teknoloji ile buluşturulması halinde ülkemiz önemli bir sıçrama yaparak 2023 vizyonuna kolayca ulaşacaktır diye düşünüyorum”
Günaydın, üniversite olarak amaçlarının öğrencilerin donanımlı, çağdaş, sürekli öğrenen, kültürüne ve değerlerine bağlı, ülkesinin çıkarlarını her şeyden üstün tutan, insanlığa saygı duyan, doğru yolda kararlı ve sabırla ilerleyen, barışı, sevgiyi ve demokrasiyi koruyan ve geliştiren bireyler olması olduğunun da altını çizdi.