Gümüşhane Haberleri

“Gül Şerbeti“ Birinci Oldu

data-auto-format="rspv" data-full-width>
Gümüşhane

Eğitimci-yazar İsmail Hayal “Gül Şerbeti” adlı eseri ile Eğitim-Bir-Sen tarafından düzenlenen “Mehmet Akif İnan Hatıra” yarışmasının Gümüşhane il birincisi oldu.

Eğitim-Bir-Sen tarafından düzenlenen “Mehmet Akif İnan Hatıra” yarışmasının Gümüşhane sonuçları açıklandı. Eğitimci-yazar İsmail Hayal “Gül Şerbeti” adlı eseri ile birinci oldu.

Gümüşhane Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Veli Ağaç, sendika olarak tarihin tekerrür etmemesi için başta 27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Şubat gibi darbe dönemlerinde bedel ödeyenler ile baskılar ve antidemokratik süreçlerde mağdur olanların katıldıkları “Ödenmiş Bedeller Unutulmasın” konulu hatıra yarışmasına Gümüşhane ve ilçelerinden toplam 7 eserin katıldığını söyledi.

Türk Dili ve Edebiyatı ile Türkçe öğretmenlerinden oluşan jürinin değerlendirmesi sonucunda Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı İsmail Hayal’in 95 ortak puan alarak hatıra yarışmasını kazandığını kaydeden Ağaç, “Kendisini tebrik ediyor ve eserinin Ankara’da yapılacak olan asıl değerlendirmede büyük ödülü kazanmasını bekliyoruz. Ayrıca her ilin birincilerinin eserleri kitap haline getirilecektir” dedi.

Gül Şerbeti adlı eseri ile Gümüşhane birinciliğine layık görülen İsmail Hayal ise “Çocukluğumun en hazin dönemini oluşturan 12 Eylül dönemi ülkemizde telafisi mümkün olmayan derin yaralar açmıştır. Bir gece vakti evlerden alınan gençlerin dönmediği, dönemediği o günlerde ağlayan anne ve babaların hissiyatına bir nebze katkıda bulunduğum ve bir daha tekrarının yaşanmaması adına dualar ettiğim bu hatıramı 12 Eylül Döneminin hüzünlü çocuklarına ithaf ediyorum. Bu hassas konuda yarışma tertip eden Eğitim Bir Sen’i canı gönülden tebrik ediyorum” diye konuştu.

Yapılan konuşmaların ardından birinci olan İsmail Hayal’e altın ve teşekkür plaketi verirken, yarışmaya katılan diğer eser sahiplerine de yarışmanın anısına teşekkür belgesi verildi.

Hayal’ın birincilik aldığı Gül Şerbeti adlı hatıradan bir bölüm; “İskenderpaşa Camii’nin musalla taşında bir tabut; tabutun önünde Ali Rıza Amca ağlıyor ve gözyaşları sanki benim yüreğime dökülüyordu. En karasal iklimlerin parçaladığı mahzun yüreğim bu kadar acıya alışık değildi. İçimde ki o masum ve mahzun çocuk gidenlerin ardından feryadı figan ediyordu. Tekbirler ve dualar arasında toprağa verdiğimiz Hüseyin Ağabey kaçıncı kurbanıydı bu zalim sistemin bilinmez. Bir varsın ve bir yoksun muhasebesiydi yaşananlar. Tüm anne ve babaların titrek dudaklarından sadece ve sadece; “Firavun’un zulmünden Musa’yı koruyan Allah’ım, evlatlarımızı sen koru” diye dualar dökülüyordu. Birlikte yaşanan o güzel günler mazinin tozlu raflarında kalırken ilerisi adeta kör karanlıklardan ibaretti.”






Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.