Gümüşhane’de ‘Mülteci, göç, güvenlik ve işbirliği’ konulu ‘1.Uluslararası Afet Yönetimi Kongresi’ Gümüşhane Üniversitesi ev sahipliğinde başladı.
Afet yönetimi konusunda Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek olan ve üç gün sürecek olan kongrenin açılış programı Gümüşhane Üniversitesi Kongre Merkezinde gerçekleştirildi.
Gümüşhane Üniversitesi ev sahipliğinde Girne Amerikan Üniversitesi ve Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) işbirliğiyle gerçekleştirilen kongrede 5 ülkeden 132 bildirinin sunulacağı kongre 24 Ekim tarihinde sona erecek.
Saygı duruşunda bulunulması, İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından halk oyunları gösterisinin gerçekleştirildiği programda Kongre Başkanı Girne Amerikan Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Günhan Erdem açılış konuşmasını İngilizce olarak gerçekleştirdi.
“Bu kongre uluslararası bir kongre ve bir başlangıç”
Girne Amerikan Üniversitesi rektörü Prof.Dr. Kutsal Öztürk ise KTÜ’nün ilk mezunlarından birisi olduğunu hatırlatarak, “Siz altın kalpli insanlarsınız. Geçen yıl Gümüşhane Üniversitemizin çok değerli rektörü ve ekibiyle beraber Girne’de uluslararası ilişkiler açısından önemli olan bir protokol gerçekleştirdik. İnanılmayacak derecede hızla hemen etkinliklere başladık. Çok önemli bir kongre gerçekleşiyor burada. Bu da bizim bu birlikteliğimizin bir ürünüdür. Bu ilişkiler ciddi olarak devam edecek. Bu çok önemli bir uluslararası kongre. Hiç ummadığımız afetlerle karşılaşıyoruz. Çok önemli bir durum afetler. Bunun için bu kongre uluslararası bir kongre ve bir başlangıç. Bundan sonra inşallah Burdur’da, üçüncüsünü de Girne Amerikan Üniversitesinde gerçekleştireceğiz ve geleneksel kongreler zincirine katılmasını hep beraber sağlayacağız. Allah’tan afetler vermemesini niyaz ediyorum” dedi.
Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Halil İbrahim Zeybek, 1,5 ayda düzenledikleri 4.kongre olduğunu söyledi.
“Afetler insan hayatını derinden etkiliyor”
Afet konusunun herkesi hem ilgilendiren hem de derinden etkileyen en önemli konular arasında yer aldığını kaydeden Zeybek, “Biz afeti insan ve faaliyetlerini fiziki, sosyal, ekonomik olarak etkileyen, aynı zamanda bunları durduran, azaltan olaylar olarak tanımlıyoruz. Biz afetleri kendi içerisinde insanın müdahil olup olmamasına göre, gelişme hızına göre, kökenine göre gruplara ayırıyoruz. Hangi sınıflandırmayla tanımlarsak tanımlayalım insan hayatını derinden etkilediğini biliyoruz” diye konuştu.
“Dünyada her yıl 130 bin insan farklı afetler nedeniyle ölüyor
Dünyada yılda 100 civarında yıkıcı, hasar yapıcı deprem meydana geldiğini, 10 bin civarında sel, 100 bin civarında oraj gerçekleştiğini ve yaklaşık 130 bin insanın farklı afetler nedeniyle her yıl hayatını kaybettiğini hatırlatan Zeybek, “130 milyon insan bir şekilde afetten etkileniyor, yiyecek ve su sıkıntısı çekiyor. Bu kadar hayatımızı derinden etkileyen önemli bir konu afet konusu. İnsanoğlunun dünya üzerindeki baskısı arttıkça tabiatın kendi seyri gereği olan afet sayısı kalmadı gibi. Bizim doğal afet diye tanımladığımız afetlerde insanın müdahil olma payı gittikçe arttı, hala da artıyor. Deprem öldürmüyor, bizim depremi hiçe sayarak yapılaşmamız öldürüyor. Gümüşhane olarak bizim yamaçlarla, kütle hareketleriyle ilgili ciddi problemlerimiz var. Özellikle inşaat sektörüyle uğraşan bütün temsilcilerini derin sondajsız iş yapılmamasını öneriyorum. Harşit çayının iki yamacında da derinlerde kil bantları var. Bu nedenle mutlaka ciddi yatırımlarda derin sondajlarla iş yapmak gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Afet risklerini azaltmak mümkün olsa bile tamamen ortadan kaldırmak mümkün değildir”
AFAD Planlama ve Zarar Azaltma Dairesi Başkanı Yusuf Aysu ise afet yönetiminin hiç bitmeyecek bir sürecin ana başlığı olduğunu belirterek, “Bugün afetlere dünden daha hazırlıklı olduğumuzu söyleyebiliriz. Afet risklerini azaltmak mümkün olsa bile tamamen ortadan kaldırmak mümkün değildir. Bu nedenle afet mevzuatında yeni güncellemelere her zaman ihtiyaç olacaktır” dedi.
“Geçmişe göre bugün afetlere daha hazırlıklı olduğumuzu söyleyebiliriz”
Her doğal olayına afet denmediğini ifade eden Aysu, “Afet çeşitliliği yönünden baktığımızda can ve mal kaybı yönünden deprem birinci sırada gelmektedir ülkemizde. Oluş sıklığı yönünden baktığımızda heyelan, çığ ve kaya düşmelerinin daha sık olduğunu görmekteyiz. Çeşitlilik anlamında ülkemizin her noktasında afet ile karşılaşabiliyoruz. Geçmişe göre bugün afetlere daha hazırlıklı olduğumuzu söyleyebiliriz. Tabi burada en önemli aşama kentsel dönüşüm çalışmalarının yapılıyor olmasıdır” şeklinde konuştu.
“Türkiye afet müdahale planı ise şu an yürürlükte”
Türkiye’de AFAD teşkilatının kurulması ile birlikte kriz yönetiminden risk yönetimi sürecine geçtiğini dile getiren Aysu, “AFAD tarafından Türkiye afet yönetimi strateji belgesi, Türkiye afet müdahale planı, Türkiye afet risk azaltma planı, Türkiye afet iyileştirme planını oluşturma çabaları devam etmektedir. Türkiye afet müdahale planı ise şu an yürürlükte olup 81 il valiliğince onaylanmıştır. Bir afet olduğunda müdahalenin ne şekilde olacağını, illerde bağlı birimlerin ne şekilde çalışacağını ön gören bir plandır. Yine Türkiye’nin deprem noktasında yol haritası olan ulusal deprem stratejisi ve eylem planı 2023 yürürlükte bulunmaktadır. Afetlerin dijital platform üzerinden yönetilmesini sağlayan afet yönetimi karar destek sistemi AFAD tarafından geliştirilmiştir. Ülke genelinde kullanılmaya başlanmıştır. AFAD tarafından 25 tane lojistik depo ülke genelinde kurulmuş ve çalışmalarına devam etmektedir. Afet ve acil durumların en önemli unsurlarından biri olan kesintisiz ve güvenli haberleşme için kesintisiz ve güvenli haberleşme sistemi kurulmuştur. Ayrıca ülkemiz için bütün afet türlerinin yer aldığı şeklinde bütünleşik afet tehdit haritalarını hazırlamaya devam ediyoruz” diye konuştu.
“AFAD’ın gözlem ağı Avrupa’nın en büyük ikinci gözlem ağıdır”
Türkiye’de illerin heyelan, kaya düşmesi ve çığ tehlikelerinin tek bir haritada görülebileceği şehir risk analizlerini belirlemeyi hedeflediklerini dile getiren Aysu, “Yaklaşık 2 bin personel arama kurtarmada hafif orta ve ağır tonajlı çalışma kabiliyetine sahip olarak illerde görev yapmaktadırlar. Ülkemizin değişik noktalarında afet yönetimi sürecinde kullanılmak üzere mobil koordinasyon merkezleri kurulmuştur. Görüntü aktarım ve haberleşme araçları, mobil afet ve eğitim merkezleri kullanılmaktadır. Ulusal afet eğitim politikası temel taşlarını oluşturan afete hazır Türkiye eğitim kampanyası AFAD tarafından milli eğitim iş birliğinden yürütülmektedir. Bu kapsamda bugüne kadar 11 milyon kişiye erişim sağlanmıştır. AFAD deprem dairesi bugün 977 deprem istasyonu ile Türkiye’de ve bölgemizdeki depremleri deprem veri merkezleri ile 7 gün 24 saat izlemektedir. AFAD’ın gözlem ağı Avrupa’nın en büyük ikinci gözlem ağıdır” ifadelerini kullandı.
“AFAD çalışmaları için Gümüşhane rol model olabilir”
Gümüşhane Belediye Başkanı Ercan Çimen ise kongreden en fazla faydalanacak kişilerden birisinin de kendisi olduğunu belirterek, “Gümüşhane ili rol model olabilir. Gümüşhane’de felaketlerin hepsi var. Deprem, sel, kaya düşmesi, gibi pek çok olaya şahitlik ettik. Coğrafya kaderimizdir. Gerçekten AFAD çalışmaları için Gümüşhane rol model olabilir. 2019 da imar planı yapacağım. 2018 yılında jeolojik etütlerimiz yapılıyor. Bu işten en çok ben faydalanacağım. Bu program en çok bana katkı sağlayacaktır” şeklinde konuştu.
Açılış programının ardından kongrenin oturumları Kongre Merkezinin Tomara, Karaca ve Limni Salonlarında 24 Ekim Çarşamba günü akşamına kadar devam edecek.