VALİ AYDIN BARUŞ
“İstiklal Harbi yıllarında, aziz milletimizin bağımsızlık yemininin beyannamesi hâline gelen, her mısrasında mukaddes değerlerimizin deruni manasını yansıtan İstiklâl Marşı’mızın, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından “Millî Marş” olarak kabul edilişinin 104. yıl dönümünü büyük bir gururla kutlamanın heyecanını yaşıyoruz.
Tarih boyunca sayısız zaferlere imza atan kahraman milletimiz, Millî Mücadele döneminde de destansı bir direnişle işgal altındaki vatanını canı pahasına savunmuş, hürriyet ve istiklalinin asla esaret altına alınamayacağını tüm dünyaya göstermiştir. İstiklal Mücadelesi yalnızca cephelerde kazanılan bir savaştan ibaret değildir. Bu eşsiz kahramanlık destanı aynı zamanda milletimizin inancının, azminin ve kararlılığının zaferidir. İstiklal Savaşımıza hâkim olan bu ruh, Millî Şairimiz Mehmet Âkif Ersoy’un kalemiyle dizelere dökülmüş ve milletimizin ortak vicdanını, duygularını, kararlılığını en güçlü şekilde yansıtan İstiklâl Marşı’mız ortaya çıkmıştır.
İstiklal Marşımız, yüreği millet sevgisiyle dolu bir şairin, umudun, özgürlüğün, mukaddes değerler uğrunda şehit olmanın, vatan, bayrak ve ezan aşkının coşkusunu, engin bir maneviyatla haykırdığı muazzam bir sesleniştir. Mehmet Âkif, bu eşsiz marşı yazarken, milletimizin imanını, vatan sevgisini ve hürriyet aşkını mısralara nakşetmiş; bizlere, nesiller boyunca hafızalardan silinmeyecek bir miras bırakmıştır.
İstiklâl Marşı, milletimizin hiçbir zaman esareti kabul etmeyeceğini, ay yıldızlı bayrağımızın ilelebet vatanın mavi göklerinde dalgalanacağını ve Anadolu topraklarında bağımsızlığın sonsuza dek süreceğini haykıran bir manifestodur. Bu marş, sadece Millî Mücadele’nin anlamını ifade eden mısralardan oluşan bir şiir değildir, aynı zamanda Türk milletinin karakterini, onur ve şerefinin azametini, Hakka olan imanının büyüklüğünü yansıtan coşkun bir haykırıştır.
İstiklâl Marşı’mızın her kelimesi, aziz şehitlerimizin kanlarıyla sulanmış bu toprakların kutsiyetini, vatan uğruna verilen mücadelenin büyüklüğünü anlatmaktadır. Bugün bizlere düşen görev, bu mücadele ruhunu daima yaşatmak, ölümü göze alarak vatanımıza, bayrağımıza ve bağımsızlığımıza sahip çıkmaktır. Her Türk evladının bu ruhu her daim diri tutması, ülkemizin yarınları için en büyük güvencemizdir.
Bu vesileyle, İstiklâl Marşı’mızın Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabulünün yıl dönümünde, başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşları olmak üzere, vatanımız için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi, ebediyete irtihal eden gazilerimizi ve Vatan Şairi Mehmet Âkif Ersoy’u sonsuz minnet, şükran ve rahmetle anıyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun.”
MİLLETVEKİLİ VE TBMM İNSAN HAKLARI İNCELEME KOMİSYON ÜYESİ MUSA KÜÇÜK
“Milli Şairimiz, gönül ve inanç adamı Mehmet Akif Ersoy’un kaleme aldığı İstiklal Marşımızın Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabulünün 104’üncü yılını bir kez daha saygı ve gururla hatırlıyoruz.
İstiklâl Marşımız, vatanın ve milletin bekası ve mutluluğu için ölümü göze almış milli kahramanların insanüstü bir mücadele ile Türk milletini ayağa kaldırma stratejisinin zafer tacıdır.
İstiklâl Marşımız, yalnızca günün manevi ikliminden etkilenmiş bir sanatçının hissiyatı değil, tarihin derinliklerinden gelen ve sonsuz bir geleceğe uzanan büyük Türk milletinin bağımsızlık ve hürriyet beyannamesidir.
İstiklâl Marşımız, milletimizin cephelerde kahramanca savaştığı bir dönemde, zaferle sonuçlanacak milli yükselişin sembolü olmakla kalmamış, beraberinde onu anlayabilmiş vicdanlarda Türk milletinin geleceğine de ışık tutmuştur.
Unutmayalım ki, İstiklâl Marşımız henüz istiklâl ile sonuçlanmamış bir savaşın sürdüğü bir dönemde yazılmış hem kurtuluşun rehberi, hem de müjdecisi olmuştur.
“Korkma” diye başlayan dizeler bugün de en çok ihtiyaç duyduğumuz manevi heyecanın önemini vurgulamaktadır.
Milli varlığımıza tehditlerin giderek arttığı, korkakların, teslimiyetçilerin, gafillerin kol gezdiği günümüzde milli şairimizin bu haykırışını büyük Türk Milletine yürekten tekrarlamak bir milli görevdir.
Bu vesile ile bu destanın mimarları olan aziz şehitlerimize, kahramanlarımıza ve milli şairimize, en derin saygı, minnet ve şükran hislerimle Cenab-ı Allahtan rahmet dilerim.”
BELEDİYE BAŞKANI VEDAT SONER BAŞER
“Vatan toprakları işgal altındayken, Mehmet Akif Ersoy’un kaleme aldığı, Türk Milleti’nin bağımsızlığa ve kutsal değerlerine olan inancını destanlaştıran İstiklal Marşımızın, Meclis kürsüsünden büyük bir coşku ile okunarak oy birliği ile kabul edilişinin 104. yıldönümü kutlu olsun.
Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un, milli mücadele yıllarının en ateşli olduğu dönemde yazdığı İstiklal Marşı, Kurtuluş Savaşı’nın en çetin döneminde milletimize moral ve cesaret kaynağı olmuştur. Yurdumuzun birçok yeri düşman işgali altındayken Türk halkı kadını, erkeği, çocuğu ve askeriyle ülkesi için zor şartlar altında bir karış toprağını vermemek için mücadele verirken, Mehmet Akif Ersoy Türk milletine, cesaret vermek, duygularını harekete geçirmek üzere İstiklal Marşı’nı yazmıştır.
İstiklal Marşı, Türk Milletinin bağımsızlık savaşını ölümsüzleştiren, eşsiz bir eserdir. Mehmet Akif Ersoy, ’Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın’ derken verilen mücadelenin zorluğunu ifade etmiştir. İstiklal Marşı, Türk insanını Ulu Önder Atatürk önderliğinde, tarihin akışını değiştiren bir kahramanlık destanının anlatımıdır.
Devletimizin ve milletimizin bağımsızlığının sembolü olan her kelimesinde inanç, her dizesinde iman, her kıtasında cesaret ve kararlılık ile milli bilincimizin ve hürriyet aşkımızın en berrak ifadesi olan İstiklal Marşımız, bağımsızlık tutkumuzu ateşlemiştir. Bu eşsiz eser, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu kutsal vatanın semalarında yankılanmaya devam edecektir.
Bu duygu ve düşünce ile İstiklal Marşı’nın kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u anma günü vesilesiyle, İstiklal Marşımızın Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabulünün 104. yıldönümünü kutluyor; başta Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, İstiklal Marşımızın şairi Mehmet Akif Ersoy ve bütün istiklal kahramanlarımızı ve şehitlerimizi minnet ve rahmetle anıyorum.”
REKTÖR PROF. DR. HALİL İBRAHİM ZEYBEK
“12 Mart 1921’de kabul edilen İstiklâl Marşı, Mehmet Akif Ersoy’un derin anlam yüklü dizeleriyle, Türk Milletinin bağımsızlık yolundaki kararlılığını tüm dünyaya duyurmuştur. 12 Mart, Türk Milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin simgesi haline gelmiş, İstiklâl Marşı’nın Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edildiği tarihi bir gündür.
Türk Milletinin onuru ve özgürlüğü adına yazılan bu marş, sadece bir milli marş olmanın ötesinde, vatan sevgisini ve milletin birlik beraberliğini simgeleyen bir belgedir. İstiklâl Marşı, Türk Milletinin Kurtuluş Savaşı’nda verdiği mücadeleyi ve özgürlük adına yapılan tüm fedakârlıkları yücelten bir eserdir.
1920 yılında düzenlenen milli marş yarışmasında, Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı şiir, diğer eserlerin önüne geçerek 12 Mart 1921’de Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilmiştir. 104’üncü yıldönümünü kutladığımız Milli marşımız için Mehmet Akif Ersoy, hiçbir maddi ödül beklemeden, sadece milletinin bağımsızlığına duyduğu derin sevda ve inançla yazmıştır.
Bugün, İstiklâl Marşımızın kabulünün 104’üncü yıl dönümünde, bu anlamlı günü yalnızca bir tarihi olay olarak değil, aynı zamanda milli şuurun, bağımsızlık bilincinin ve Türk Milletinin azim ve kararlılığının bir kutlaması olarak görüyoruz. Bu anlamlı günde, özgürlüğümüzü simgeleyen İstiklâl Marşı’nı hep bir ağızdan söylemenin gururunu yaşıyor, milletimizin birlik ve beraberliğinin daim olmasını diliyoruz.
Bu vesileyle de başta Mehmet Akif Ersoy olmak üzere, bütün İstiklal kahramanlarımızı rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.”
İYİ PARTİ MERKEZ İLÇE BAŞKANI BAYRAM CANLI
İYİ Parti Gümüşhane Merkez İlçe Başkanı Bayram Canlı, İstiklâl Marşı’nın kabulünün 104. yılı dolayısıyla bir açıklama yaptı. Canlı, İstiklâl Marşı’nın Türk milletinin bağımsızlık mücadelesini en güçlü şekilde yansıtan eserlerden biri olduğunu belirtti.
Milli şair Mehmet Âkif Ersoy’un kaleme aldığı ve 12 Mart 1921’de Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilen İstiklâl Marşı’nın, Kurtuluş Savaşı’nın en çetin günlerinde milletin moral kaynağı olduğunu vurgulayan Canlı, bu eserin bağımsızlık azmini ve vatan sevgisini yücelttiğini ifade etti.
Marşın kabul sürecine de değinen Canlı, Kurtuluş Savaşı yıllarında düzenlenen milli marş yarışmasında Mehmet Âkif Ersoy’un yazdığı şiirin seçildiğini ve marşın bestesinin Osman Zeki Üngör tarafından 1924 yılında yapıldığını hatırlattı.
İstiklâl Marşı’nın yalnızca bir şiir veya marş olmanın ötesinde, Türk milletinin ortak değerlerini ve bağımsızlık ruhunu temsil ettiğini dile getiren Canlı, “Bu marş, milletimizin azmini, cesaretini ve fedakârlığını simgelemektedir. Bugün bizlere düşen görev, bu ruhu ve bilinci gelecek nesillere aktarmaktır” dedi.
Canlı, açıklamasını İstiklal marşının dizeleriyle noktaladı:
"Bastığın yerleri 'toprak!' diyerek geçme, tanı:
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı!"