Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinde 12 yaşında demircilik mesleğine başlayan 55 yaşındaki Ahmet Çalgan, zor şartlar altında baba mesleği olan demirciliği sürdürmeye çalışıyor.
En eski mesleklerden birisi olarak kabul edilen demircilik, 21’inci yüzyılda gelişen teknolojiye direnmeye çalışıyor. Kızgın ateşlerde dövülen demirin dönüştürüldüğü el sanatlarından biri olan demircilik mesleği, her geçen gün teknolojiye direnmeyerek yok olmaya yüz tutmuş durumda.
“Demircilik mesleği Hz. Davud’a kadar giden bir meslektir”
Demircilik mesleğinin çok eskiye dayandığını kaydeden Çalgan, “Demircilik mesleği Hz. Davud’a kadar dayanan bir meslektir. Tarih boyunca saygın bir yere sahip olmuştur. Özellikle savaşlarda kullanılan kalkan ve kılıçların bu mesleği icra edenlerin elinden yapıldığı bilinmektedir. Bende 12 yaşında babamın yanında bu mesleğe başladım. Rahmetli babam ömrü boyunca bu mesleği yaptı” dedi.
Teknoloji geliştikçe demircilik mesleğinin öneminin kaybolduğundan yakınan Çalgan, tarih boyunca saygın bir yere sahip olan bu mesleğin yaşatılması gerektiğini ifade etti.
Demircilik mesleği gelişen teknolojiye karşı direndiğini söyleyen Çalgan, “Eskiden burada çok sayıda kişiyle çalışıyorduk fakat yetiştiremiyorduk. Demircilik sanatı ile ilgili ihtiyaç duyulan tüm malzemeleri yapıyorduk. Bu ihtiyaçlar tamamen el emeği olduğu için demircilik mesleği yapanların sayısı çok olmasına rağmen yetiştiremiyorduk. Ama bugün bu malzemelerin tamamı gelişen teknolojiyle birlikte hazır olarak sunuluyor. Hal böyle olunca demircilik mesleğine ihtiyaç gün geçtikçe azalıyor. Kimi demircilik yapanlar bıraktı kimisi de benim gibi baba mesleğini zor şartlarda gelişen teknolojiye karşı ayakta tutmaya çalışıyor” diye konuştu.
“Demircilik mesleği, zor ama helal kazançtır”
Mesleğin artık kendilerini her ne kadar doyurmaya yetmiyorsa da alın teri dökülerek, helal bir kazancın elde edildiği bir meslek olduğunu dile getiren Çalgan, şunları kaydetti: “Teknoloji geliştikçe, insanların ihtiyaçları azaldıkça bizim işlerimizde düşüşler başladı. Bugün artık bu meslek maddi olarak bizi geçindirmeyecek duruma gelmiş. Böyle devam etmesi halinde bu meslek zamanla kaybolacaktır. Ağır ama helal kazançlı bir meslektir. Yazın 40 dereceye varan sıcaklıkta da kızgın ateşin önünde demir dövüyorsunuz, kışın eksi 30’lara varan soğukta da ateşin önünde demir dövüyorsunuz.”