TEMA Vakfı Gümüşhane temsilcisi Yusuf Oral, ülke genelinde 44 yılın en kurak döneminin yaşandığına dikkat çekerek, Gümüşhane’de yaz aylarında yaşanacak kuraklıkla mücadele edebilmek için gerekli tedbirlerin alınmasını ve yer altı su kaynaklarının azalmasını önlemek için adımlar atılması gerektiğini söyledi.
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun Türkiye’de son 44 yılın en kurak döneminin yaşandığını açıkladığını hatırlatan Oral, bu açıklamanın bugün yaşanan ve gelecekte daha sık karşılaşılacak olan kuraklık afeti ile mücadele açısından önemli olduğunun altını çizdi.
Kuraklığın etki alanı çok geniş olan bir doğal felaket olduğunu kaydeden Oral, “Kuraklığın kentlerin su ihtiyacının karşılanmasında bir darboğaz yaratmasından doğadaki canlıların üreme ve gelişmelerini etkilemesine, tarımsal üretimin azalmasından göçlere kadar birçok sosyo-ekonomik etkisi bulunuyor” dedi.
Alınması gereken önlemler var
Kuraklık riskinin giderek arttığı ülkemizde, bu doğal afete karşı hazırlıklı olunması için eylem planlarının hazırlanması, iklim değişikliğiyle etkili mücadele edilmesi, kurak dönemlerde sigorta görevi gören yeraltı sularının korunması ve tüm çalışmalara çerçeve oluşturması açısından doğanın hakkını gözetecek bir su kanununun yasalaşmasının büyük önem arz ettiğini dile getiren Oral, “Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın “Ulusal Kuraklık Yönetimi Eylem Stratejisi”ni hazırlaması ve havzalarda kuraklık yönetim planlarının hazırlanması konusundaki girişimleri bu kapsamdaki olumlu çalışmalar olarak değerlendiriliyor. Hazırlanmakta olan kuraklık eylem planlarının etkin olarak uygulanmasında kamu kurumları ve sivil toplum örgütlerinin iş birliğinin tesis edilmesi büyük önem taşıyor. Bununla beraber Türkiye iklim değişikliğine uyum süreçlerinde alınması gereken önlemlerden uzak duruyor. 2012 yılının Türkiye’de kömür yılı ilan edilmesi ile birlikte, kömür madenciliği ve kömürlü termik santral yatırımları teşvik ediliyor. Büyük ölçüde suya ihtiyaç duyan kömürlü termik santrallerin planlanmış olması giderek kuraklaşan ülkemizde suyun kullanımı açısından bir tezat oluşturuyor. Türkiye’nin en verimli ovaları, kıyıları, zeytinlikleri termik santrallere feda edilirken, iklim değişikliğine katkımız da gün geçtikçe artıyor” dedi.
Gümüşhane de durum
Gümüşhane’de de son yıllara oranla yağış miktarlarının azaldığının altını çizen Oral, “Bu durum yaz aylarında yaşanacak kuraklığın habercisidir. Bu noktada yaz aylarında yaşanacak kuraklıklarla mücadele edebilmek için gerekli tedbirlerin alınması ve yeraltı su kaynaklarının azalmasını önlemek için adımlar atılmalıdır” diye konuştu.
Alınabilecek tedbirlerden de bahseden Oral, şöyle konuştu: “Öncelikle içme ve kullanma suyu olmak üzere havza planlamalarının gözden geçirilmesi gerekmektedir. Göletlerin sulamanın yanında içme ve kullanma suyu olarak ta kullanılması elzem bir ihtiyaçtır.”
“Patlayıcı madde kullanım miktarlarının bu tehdit ortadan kalkana kadar minimum seviyeye indirilmesi gerekmektedir”
Gümüşhane’de yol, baraj, gölet, taş ocağı ve madencilik sektöründe büyük oranlarda patlayıcı madde kullanıldığını, yapılan patlatmaların miktarlarının olması gerekenin çok üzerinde olması halinde şehrin yer altı su seviyesinin daha alt kotlara düşeceğini vurgulayan Oral, “Öncelikle patlayıcı madde kullanım miktarlarının bu tehdit ortadan kalkana kadar minimum seviyeye indirilmesi gerekmektedir. Bu noktada gerekli denetimlerin artırılması elzemdir” ifadelerini kullandı.