Gümüşhane Üniversitesi Kongre Merkezinde gerçekleştirilen etkinlikte salonu hınca hınç dolduran vatandaşlar günlerdir Gazze’de soykırım yapan katil İsrail’i kınayan sloganlar attı.
Kur’an-ı Kerim tilaveti ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda konuşan Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Gümüşhane İl Temsilcisi İsrafil Nas, son zamanlarda ilk kıblemiz Mescidi Aksa’da yaşanan olayların ilk olmadığını, 75 yıldır sistematik olarak artan bir zulmün devamı olduğunu söyledi.
Aksa Tufanı ile bu zulmün ortadan kaldırılacağını ifade eden Nas, “Unutmayınız Yeis günah, ümit ibadettir. Acımızı öfkemizi yaşayacağız lakin ümidimizi asla kaybetmeyeceğiz. Zalimin sonu gelmiştir. Bebek genç yaşlı kadın demeden katletmeleri bundan sebeptir. Aliya İzzet Begoviç’in dediği gibi “Bizi toprağa gömdüler fakat tohum olduğumuzu bilmiyorlardı.” Ne kadar çocuk bebek öldürürsen öldür, Ey korkak ve alçak
İsrail, hazır ol! Zulmüne karşı, onbinlerce Musa, yüzbinlerce binlerce Ömer milyonlarca Selahattin geliyor. Karabağı zulümden kurtaran Ayasofyanın zincirlerini kıran bu ümmet Mescidi Aksayı da özgürlüğüne kavuşturacaktır” dedi.
Batı’nın hiçbir zaman medeni olmadığını, kan, vahşet, göz yaşı, zulüm ve sömürüden beslenen tek dişi kalmış canavarın artık maskesinin düştüğünü kaydeden Nas, “Peygamber efendimizin, Hayber’in fethi sırasında, Yahudilere karşı hurma ağaçlarını keserek yapmış olduğu boykot, bugün aynı şekilde, Yahudi firmalara ve onların destekçisi olanlara karşı, hız kesmeden devam etmelidir. Geçici bir heves değil, kalıcı bir bilince dönüşmelidir. Bugün, Müslümanlar olarak, başlattığımız boykotun dalga dalga büyüdüğünü, sahada her geçen gün daha fazla karşılık bulduğunu görmek, bizlere Filistin mücadelemiz adına ümit vermektedir. Kan ve gözyaşı bulaşmış ürünleri, asla tercih etmeyecek ve bunu yaşam tarzı haline getireceğiz. Kudüs bizim kalbimiz, Doğu Türkistan göz bebeğimizdir. Karabağ umudumuz, Libya ufkumuzdur. Ecdadımızın kanının döküldüğü her yeri dava ediniyoruz. Güçlendikçe davamızı büyüteceğiz. Tuna nehrine kadar dövüşeceğiz! Onlar sadıklar, şahitler, önderler, Ateşte İbrahim, Denizde Musa, kuyuda Yusuf’tular. Gazze’de Ebu Ubeyde onlar. Onlar, direnişin onurlu çocukları. Onlar, müjde dolu laleler. Onlar, yetim bebeklerin şerefli intikamı, Mazlumun feryadının cevabıdırlar. Korksun bizden zalimler, hainler, zorbalar, bozguncular. Korksunlar nefretimizden, öfkemizden, onurumuzdan ve şehadetimizden. Korksunlar! Söyleyin beklesinler, ansızın kâbus olacak direnişimizi. Bir seher vakti beklesinler. Eyy sevdamıza taş koyanlar. Eyy kaybımızdan haz duyanlar. Ey yeryüzünün fesat, fitne, nifak kaynakları. Ey Amerika! Bakışlarımız çetin, nefretimiz büyük, intikamımız kısa ve hiddetlidir. Ve ey İsrail! Bekle bizi beklediğin her yerde ve bekle bizi, beklemediğin her yerde!!! Ebu Ubeyde’nin dediği gibi “Berren ve Bahren ve Cevven’’ havadan denizden ve karadan nerden gelirseniz gelin zafer İslam’ın olacaktır” diye konuştu.
Nas’ın ardından kürsüye gelen İhsan Şenocak, geçmişten örnekler vererek İsrail’in Akdeniz'e döküleceğini söyledi. Şenocak’ın konuşması sık sık salonda bulunanların sloganlarıyla kesilirken konuşmasının sonunda hediye takdimi gerçekleştirildi.