Danıştay’ın Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kurallarında yer alan avukatların ‘başları açık’ görev yapacaklarına dair düzenlemenin yürütmesini 24 Ocak’ta durdurmasının ardından avukatlar başörtüleriyle duruşmalara girmeye başladı.
Avukatlara başörtüsü serbestisi kararının ardından başörtülü avukatların ülke genelindeki adliyelerde duruşmalara başörtüsü ile girmeye başladığını belirten Gümüşhane-Bayburt Bölge Barosu Mazlum ve Mülteci Haklarını Koruma Komisyonu Başkanı Avukat Melek Genç Taştan, bu temel insan hakkı ihlalinin kaldırılmasının olumlu bir gelişme olduğunu ancak yeterli olmadığını belirterek meselenin ivedilikle anayasal güvence altına alınması çağrısında bulundu.
Gümüşhane Adliyesi’nde görülmekte olan davanın duruşmasına dün ilk kez başörtüsü ile girerek, müvekkilini savunan Taştan, “Türkiye’nin insan hakları ve temel özgürlükler konusundaki en büyük rezaletlerinden biri olan ‘Peruk Garabeti’ de böylece sona ermiş oldu.” dedi.
TBB Başörtüsüne İtiraz Edecek
Duruşmanın ardından bir açıklama yapan Taştan, Baro olarak her zaman özgürlüklerden yana olduklarını ifade etti. Temel hak ve özgürlüklerin önündeki engellerin mahkemeler marifetiyle değil yasalar ile kaldırılması gerektiğini ifade eden Taştan, Danıştay’ın 24 Ocak’taki kararının ardından Türkiye Barolar Birliği’nin başörtüsü serbestliği kararına itiraza hazırlandığı bilgisini açıkladı.
Türkiye’de yıllardır süren temel bir insan hakkı ihlalinin böyle kaygan bir zeminde mahkeme kararıyla teminat altına alınamayacağını üzerine basa basa ifade eden Taştan, özgürlükler konusunda pozitif yasaların tamamını desteklediklerini belirterek, bu konunun bir mahkeme kararıyla değil de anayasayla daha sağlam bir zemine oturtulması gerektiğini ve halkın siyasilerden beklentisinin de bu olduğunu söyledi.
Toplumsal mutabakatın temel dayanak referansı ve mukavelesi durumundaki anayasanın vatandaşların hak ve özgürlüklerini din ve vicdan hürriyetini bir başkasının hayatına müdahale etmeyecek ölçüde genel bir düzenleme ile çözüme kavuşturması gerektiğini vurgulayan Taştan, “Bir an önce sivil anayasa hazırlanmalı hak ve özgürlükler teminat altına alınarak toplumsal barış istikrara kavuşturulmalıdır. Ayrıca tüm kamusal alanlarda da başörtüsü serbestliği ivedilikle sağlanmalıdır. Toplumsal barış için bu elzemdir.” diye konuştu.
Bilindiği gibi, avukat kimliğinin yenilenmesi istemiyle yaptığı başvuru, başörtülü fotoğraf verdiği gerekçesiyle Türkiye Barolar Birliği’nce reddedilen başörtülü bir avukat, Türkiye Barolar Birliği meslek kurallarının 20.Maddesinin iptali istemiyle Danıştay’a dava açmıştı. Söz konusu dava geçtiğimiz 24 Ocak’ta sonuçlanmış ve Danıştay 8.Dairesi, avukatların ‘başları açık’ görev yapacaklarına ilişkin düzenlemenin yürütmesini durdurarak, avukatlara duruşmalara başörtüsü ile girme serbestisi yönünde karar almıştı.
Avukatlara başörtüsü serbestisi kararının ardından başörtülü avukatların ülke genelindeki adliyelerde duruşmalara başörtüsü ile girmeye başladığını belirten Gümüşhane-Bayburt Bölge Barosu Mazlum ve Mülteci Haklarını Koruma Komisyonu Başkanı Avukat Melek Genç Taştan, bu temel insan hakkı ihlalinin kaldırılmasının olumlu bir gelişme olduğunu ancak yeterli olmadığını belirterek meselenin ivedilikle anayasal güvence altına alınması çağrısında bulundu.
Gümüşhane Adliyesi’nde görülmekte olan davanın duruşmasına dün ilk kez başörtüsü ile girerek, müvekkilini savunan Taştan, “Türkiye’nin insan hakları ve temel özgürlükler konusundaki en büyük rezaletlerinden biri olan ‘Peruk Garabeti’ de böylece sona ermiş oldu.” dedi.
TBB Başörtüsüne İtiraz Edecek
Duruşmanın ardından bir açıklama yapan Taştan, Baro olarak her zaman özgürlüklerden yana olduklarını ifade etti. Temel hak ve özgürlüklerin önündeki engellerin mahkemeler marifetiyle değil yasalar ile kaldırılması gerektiğini ifade eden Taştan, Danıştay’ın 24 Ocak’taki kararının ardından Türkiye Barolar Birliği’nin başörtüsü serbestliği kararına itiraza hazırlandığı bilgisini açıkladı.
Türkiye’de yıllardır süren temel bir insan hakkı ihlalinin böyle kaygan bir zeminde mahkeme kararıyla teminat altına alınamayacağını üzerine basa basa ifade eden Taştan, özgürlükler konusunda pozitif yasaların tamamını desteklediklerini belirterek, bu konunun bir mahkeme kararıyla değil de anayasayla daha sağlam bir zemine oturtulması gerektiğini ve halkın siyasilerden beklentisinin de bu olduğunu söyledi.
Toplumsal mutabakatın temel dayanak referansı ve mukavelesi durumundaki anayasanın vatandaşların hak ve özgürlüklerini din ve vicdan hürriyetini bir başkasının hayatına müdahale etmeyecek ölçüde genel bir düzenleme ile çözüme kavuşturması gerektiğini vurgulayan Taştan, “Bir an önce sivil anayasa hazırlanmalı hak ve özgürlükler teminat altına alınarak toplumsal barış istikrara kavuşturulmalıdır. Ayrıca tüm kamusal alanlarda da başörtüsü serbestliği ivedilikle sağlanmalıdır. Toplumsal barış için bu elzemdir.” diye konuştu.
Bilindiği gibi, avukat kimliğinin yenilenmesi istemiyle yaptığı başvuru, başörtülü fotoğraf verdiği gerekçesiyle Türkiye Barolar Birliği’nce reddedilen başörtülü bir avukat, Türkiye Barolar Birliği meslek kurallarının 20.Maddesinin iptali istemiyle Danıştay’a dava açmıştı. Söz konusu dava geçtiğimiz 24 Ocak’ta sonuçlanmış ve Danıştay 8.Dairesi, avukatların ‘başları açık’ görev yapacaklarına ilişkin düzenlemenin yürütmesini durdurarak, avukatlara duruşmalara başörtüsü ile girme serbestisi yönünde karar almıştı.
HABİB TANIŞ 12 Yıl Önce
bu güzel olayada emeği olan herkesten allah razi olsun zulümlerin son bulmasi ve tüm kamuya ayilmasini çok isterim bu anlamada yaptiğimiz eylemlere destek olan baro teşekkür ederim.
VELİ AGAÇ 12 Yıl Önce
melek hanimi tebrik ediyorum.artik geciken bu sorunun bir an önce çözulmesini ve yasal güvenceye kavuşturulmasini istiyoruz.siyasi iktidar bu adimi atmali beklentileri karşilamalidir.yasal düzenleme sizin gibi yürekli kardeşlerimizin peşinden değil önünden gitmelidir.