İlk olarak kent merkezini ve Harşit Vadisini kuşbakışı gören Canca Kalesine çıkan Vali Baruş, burada önceki yıllarda yapılan yol, restorasyon ve kazı çalışmalarını inceledi.
Cep telefonuyla bol bol fotoğraf çeken Vali Baruş daha sonra merkeze bağlı Esenyurt köyü sınırlarında bulunan ve Doğu Karadeniz’in en görkemli kalelerinden birisi olan Kov Kalesinde incelemelerde bulundu.
Vali Baruş, kaleye çıkan ahşap yürüyüş yolu, restorasyon ve Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından kalenin bulunduğu alana yaptırılan tesisleri inceledi. Kalenin ardından köy konağında vatandaşlarla bir araya gelen Vali Baruş, hem köydeki sorunlar hem de kaleyle ilgili talepleri dinledi.
Kalenin bulunduğu alana içme suyu sağlayacak olan ve bitmek üzere olan projenin en kısa sürede tamamlanacağını kaydeden Vali Baruş, asfalt yolun eksik kalan kısmının da tamamlanması için ilgili kurum müdürlerine talimat verdi.
Vali Baruş’un bir sonraki durağı ise Kale köyü sınırlarındaki Keçi Kalesi oldu. Vali Baruş, büyük bir kaya bloğu üzerine inşa edilen ve bulunduğu konum itibariyle vadiyi kuşbakışı gören görkemli kalede bulunan depo ve su sarnıcı olduğu değerlendirilen yapıları inceledi.
Tarihi İpek Yolu üzerindeki stratejik konumu, sarp ve derin vadilerle dolu bir coğrafyaya sahip olması nedeniyle Gümüşhane’nin çok sayıda kale ve gözetleme kulesine ev sahipliği yaptığını kaydeden Vali Baruş, birçok kalede önceki yıllarda çalışma yapıldığını hatırlatarak emeği geçen herkese teşekkür etti.
Günümüzde turistik açıdan değerlendirilen bu yapıların Gümüşhane’nin tarihi ve kültürel mirasının önemli parçalarını oluşturduğunu ifade eden Vali Baruş, bölgenin geçmişine ışık tutan bu yapıların gelecek nesillere aktarılması için yapılması gerekenleri imkanlar ölçüsünde yapmaya devam edeceklerini söyledi.
Stratejik noktalara yapılan bu kalelerin birçoğunun ticaret yollarını ve yerleşim yerlerini korumak amacıyla inşa edildiğini hatırlatan Vali Baruş, “Gümüşhane'nin derin vadileri ve sarp yamaçları arasında yükselen bu kaleler, sadece birer savunma yapısı değil, aynı zamanda İpek Yolu'nun güvenliğini sağlayan tarihi mirasımızın da önemli parçalarıdır. Her biri bulunduğu konum itibariyle kendi döneminin en önemli stratejik noktalarını oluşturan bu yapılar, askeri deha ve mimari ustalık eserleridir. Bu değerli yapıları korumak ve gelecek nesillere aktarmak sadece bir görev değil, aynı zamanda tarihi bir sorumluluktur” dedi.