Gümüşhane’nin Çamlıköy sakinlerinden Zakire ve Paşa Köksalan çifti 40 yılı aşkın evlilikleri boyunca yaptıkları gibi bu yılda kara toprağa umutlarını ekti. Köksalan çiftinin bu ekim işinde en önemli yardımcısı ise iki yıldır yol arkadaşları olan ‘Fıstık’ isimli eşekleri oldu.
Merkeze bağlı Çamlıköy’de eşi Zakire Köksalan (67) ile birlikte yaşayan 69 yaşındaki Paşa Köksalan, ömrünü geçirdiği, çoluk çocuğunun rızkını kazandığı ve hiçbir zaman umudunu kesmediği kara toprağı her yıl olduğu gibi bu yılda “Fıstık” ile sürdü, yaradanın vereceği rızka güvenerek patates tohumlarını toprakla buluşturdu.
“Fıstık Bizim Yol Arkadaşımız”
Gençlik yıllarında tarla sürmek için bir çift öküz beslediklerini, zamanla bu öküzlerin yerini atların aldığını kaydeden Köksalan, “İki yıl önce doru atımızı sattık yerine Fıstık’ı aldık. Bizim yol arkadaşımız, en büyük yardımcımız oldu. Gerçi “Fıstık” adının yanı sıra başka isimler de kullanıyoruz ancak torunlar ‘Fıstık’ adını sevdi öyle kaldı. Fıstık bizim elimiz ayağımız. O bizim yaptığımız her türlü köy işindeki yardımcımız. Tarlamızı sürüyoruz, odunumuzu, gübremizi taşıyoruz zaman zaman da binip ulaşım aracı olarak kullanıyoruz” dedi.
“Hayatımızı Fıstık İle Paylaşıyoruz”
Eşi ile birlikte sürdürdüğü 42 yıllık evliliği ile ilgili bilgiler paylaşan Köksalan, “Evlendiğimizde eşim Zakire daha 25 yaşında idi. Bu evlilikten 3 erkek 3 kız 6 çocuğumuz oldu. Kızlarımız il dışında, erkek çocuklarım ise Gümüşhane’de yaşıyor. Sağ olsun gelinlerim, torunlarım bizleri yalnız bırakmıyor, her işimize koşuyorlar ancak hepsinin ayrı evi, ayrı sorumlulukları var. Zakire ile biz de kendi hayatımızı, Fıstık ile paylaşıyoruz. Onu çok seviyoruz. Adeta bizim arkadaşımız. Onunla her tarafa gidiyorum. Üstüne biniyorum, dağa bostana gidiyorum” diye konuştu.
“Attan inip Eşeğe Bindik”
Her işlerinde olduğu gibi tarla işlerinde da Paşa Köksalan ile birlikte çalışan Zakire Köksalan ise, “İki yıl önce doru atımızı satarak Fıstığı aldık. At ile birlikte işlerimizi daha hızlı görüyorduk ancak artık ata gücümüz yetmiyordu. Yüklemekte, boşaltmakta, bakımını yapmakta zorluklar yaşıyorduk. O nedenle satıp Fıstık’ı aldık. Zanaatımızı 65 yaşından sonra Eşek ile yapmaya karar verdik. Yol arkadaşımız gibi oldu. Bostana giderken malzememizi taşıyor. Attan inip eşeğe binmiş olduk” şeklinde konuştu.
“Biz Onu Besliyoruz, O Da Bizi”
Tarlada çalışırken hayvanlarına gösterdiği sevgi sözlerine yansıyan Zakire Köksalan, “Nereye çekersen oraya gidiyor. Huyu güzel; kapmaz, tepmez, vurmaz, kaçmaz hiçbir sorun yaratmaz. Ağzı var dili yok. Taşa da koş toprağa da. Çek başını git işine. Biz acizleniyoruz ama o acizlenmiyor. Arpasını buğdayını veririz o kadar. Biz onu besliyoruz o da bizi. Kızlık zamanlarımda öküzler kullanılırdı. Atlar eşekler olmazdı. Öküz kalkınca ata, gücümüz yetmeyince de eşeğe döndük” ifadelerini kullandı.