Kahvehane köşelerinde, sokaklarda önüne gelen her yerde birbirlerinin karşılıklı olarak anne'lerine ve kız kardeş'lerine küfür ederek şakalaşan bir gençlik gözlerimizin önünden gecmekte. Nasıl bir aile yapısı olduğunu düşünemiyorum. Bugün gençlerimiz, çocuklarımız büyük bir ahlaki çöküntü içinde. Aynı zamanda gençler arasında şiddet almış başını gidiyor. Bunda televizyon dizilerinin büyük payı var. Mafya dizileri reyting rekorları kırarken, yine aldatmacanın diz boyu olduğu, doğal karşılandığı diziler ailelerin hep beraber izlediği diziler olmuşken kültürün ve ahlakın bozulması doğal değil midir?
Okul duvarından atlayarak, bahçe duvarının dış taraflarında, duvarın dibine çöküp ceplerinden çıkardıkları sigaraları yakıp büyük bir zevkle tüttürmeleri gözden kaçmamalı.
İlköğretim okullarında kız erkek arkadaşlığı adı altında ne kötülükler yaşandığını duyuyoruz. Eskiden erkekler kız için kavga ederlerdi, şimdi kızlar erkek için kavga ediyor aralarında; bunlara da şahit oluyoruz.
Birkaç yıl önce bir okulda altıncı sınıf öğrencisi babasının isteğiyle sınıf arkadaşlarına uyuşturucu hap satarken yakalanmıştı. Yine geçtiğimiz yıllarda bir ana sınıfı öğrencisi kendisinden haraç isteyen bir ikinci kademe öğrencisi tarafından bıçaklanmıştı gazetelerden duymuştuk.
Bunun gibi olayları sıralamak ve artırmak mümkün. Hepimiz görüyor, duyuyoruz.
Burada önemli olan şu ki;
Annelerin ve babaların çocuklarına sahip çıkması. Bizim çocuğumuz yapmaz, biz çocuğumuza güveniyoruz gibi lafları hiç ama hiç söylemeyin. Kimsenin çocuğunun olumsuzlukları yaşamasını istemiyoruz;
Çocuklarınıza hiç kötülüğü konduramıyoruz ve onları hep mükemmel olarak görmek istiyorsunuz; Ancak şunu da unutmamak gerekir ki bizim kıyamadığımız evlatlarımıza başkaları kıyabiliyor.
Çocuklarınıza ne kadar güvenseniz de onu takip etmek zorundasınız. Kötü arkadaşlıklar insanı çok çabuk kendilerine bağlar. Dolayısıyla çocuklarınızın arkadaşlarını da kontrol etmelisiniz.
Son zamanlarda TV ve Bilgisayar yüzünden aileler arasında iletişim dahi kopmaktadır. Çocuklarınızla akşam oturup bir sohbet, hatta akşam yemeği yiyemez oldunuz, ahlak ve gelenek görenek konusunda konuşamaz oldunuz. Hala, dayı, teyze, amca tanımaz oldular. Televizyonları hiç sormayın Türk kültürüne, geleneğine hiç uymayan sinemalar, diziler, yarışmalar baş gösteriyor. Edebi, ahlakı, örf ve adedi her gün tükettiğimiz gibi gençliğimizi de harcıyoruz bir su misali.
Allah sonumuzu hayretsin.
Nereye Gidiyor Bu gençlik!
Paylaş