Yerel seçimlerin 27 Ekim 2013 tarihine alınma kararının neredeyse kesinleşmesinin ardından, Saadet Partisi seçim çalışmaları için start verdi.
Saadet Partisi Genel Başkanlığı tarafından 957 İlçe nezdinde başlatılan Hamle Programı dahilinde Gümüşhane merkez ilçe olmak üzere Kelkit, Şiran, Köse, Torul ve Kürtün ilçelerini de 14-15-16 Eylül Tarihlerini kapsayacak şekilde teşkilat çalışmalarının ilki Gümüşhane Merkezde başladı.
Zafer Meydanı Kırmızı Koltuk çay ocağında basın mensuplarıyla bir araya gelen Saadet Partili yöneticiler, bu çalışmalarda ki, asıl maksadın mahalli seçimler öncesi teşkilatların dinamizmini yerinde tespit ile birlikte mahalli seçimler öncesi halkın teşkilattan beklentilerini yerinde tespit etmek olduğunu belirttiler.
Halka açık düzenlenen basın toplantısına; Saadet Partisi İl ve Merkez İlçe başkan ve yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra, Saadet Partisi GİK üyeleri Dursun Ali Düzenli ve Mustafa Yılmaz da katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Saadet Partisi Gümüşhane İl Başkanı Av. Akın Demir, sözlerine toplantıyı neden halka açık bir mekanda yaptıklarını anlatarak başladı.
Kendilerinin halkın içinde siyaset yapmayı tercih ettiklerini, konaklardan fildişi kulelerinden halka seslenmek istemediklerini belirten Demir, “Halkın içinde halkın tercih ettiği mekanlarda ve onlarla beraber olmak istediğimiz için basın açıklamamızı bu mekanda yapmaya karar verdik. Konaklardan, fildişi kulelerinden yapılan açıklamaları doğru bulmuyoruz. Saadet Partisi Gümüşhane İl Başkanı olarak Gümüşhane’nin dertlerini ve sorunlarını kendi derdi ve sorunu edinmiş bir kardeşiniz olarak karşınıza çıktım. Görevde bulunduğumuz süre zarfında, Gümüşhane’nin sorunlarını gündeme getirmeyi ve çözümlerini söylemeyi kendimize şiyar edindik. Kamuoyunu aydınlatmak için yaptığımız açıklamalarda hedefimiz, Gümüşhane’nin daha modern, daha huzurlu ve daha refah yaşabilmesine katkı koymaktır.” dedi.
İl Başkanı Demir, “Partimiz, yeni bir Gümüşhane ve Hakça Yönetim anlayışı ile başta Gümüşhane'miz olmak üzere tüm Türkiye ve Dünya nezdinde yeni bir nizam kurmayı kendine şiar edinmiştir. Bu gün gelinen noktada Dünyada hâkim olan tüm anlayış ve sistemler iflas etmiştir. Son terör olayları, İslam Ülkelerinin bir bir İşgalciler tarafından işgali ve Batıda hâkim ekonomik anlayış kapitalist sistemin çıkmazları İnsanlığın Milli Görüşe olan ihtiyacını bir kez daha göstermiştir. ABD tarafından tezgahlan sinema üzerinden Kutlu Peygamberimize ve İslam alemine yönelik dezenformasyon ve hakaretler hangi hürriyet adı altında olursa olsun kabul etmemiz mümkün değildir. Fikir ve vicdan hürriyeti kılıfı adı altında tezgâhlanan bu aşağılık oyunu lanetliyoruz. Bu oyuna İslam aleminin göstermiş olduğu tepkiler doğaldır. Libya'da ABD elçisi ve çalışanlarının ölümü ile sonuçlanan menfur saldırıyı kabul etmemiz ise Müslüman izzet ve onuruna aykırıdır. Bu olayın arkasında gizli servislerin olduğunu düşünmekteyiz. Çünkü bu saldırı olayı karşısında ABD'nin vermiş olduğu tepki bu düşüncemizi haklı çıkarmaktadır. Çünkü ABD bu tarz olaylar sonrasında dün Irak'ı, Afganistan'ı işgal ettiği gibi bugünde Libya'yı işgal etmek istemektedir. Bu olaylar dünyada ki nüfuz ve sermaye paylaşımı amaçlı yapılan saldırılardan başka bir şey değildir. 11 Eylül saldırılan üzerinden İslam Alemine Haçlı seferlerini başlattığını ifade eden eski ABD başkanı BUSH ' nasıl Irak'ı işgal gerekçesi kendisine buldu ise bugünde bu saldırı üzerinde LİBYA işgal edilmek istenmektedir. ABD seçimleri öncesi Başkan adayları İsrail'e hoş görünmek adına ağlama duvarlarını ziyaret edip İslam'ın kutsal mabetlerinden olan Mescidi Aksa ve Kubbetüs Sahra'nın olduğu kutlu belde Kudüs’ü İsrail’in Başkenti olduğunu ilan ettiklerini seçim beyannamelerinde ilan ederken İslam âleminde ki sessizliği anlamak ise mümkün değildir. Son dönemde Ülkemizde patlak veren terör olaylarının arkasında yine aynı Haçlı ruhunun olduğunu burada bir kez daha ifade ediyoruz. Biz ABD ile olan müttefikliğimizi bitirmediğimiz müddetçe Türkiye'de terör bitmeyecektir. Ülkemizi terör üzerinden terbiye etmeye çalışanlar yalancı bahar havası ve şişirilmiş ekonomi balonu ile Ülkemizi çok iyi ekonomiye sahip olduğu yalanı üzerinden halkımız kandırmakta ve faiz üzerinden milletimizin alın terini sömürmektedirler. İş bu neden ile ekonomide ki gerçek rakamlar maalesef halkımızdan saklanmaktadır. Yeni Ortadoğu Projesi adı altında İstanbul da yapılan toplantı ile İslam Ülkelerini işgal üzerine yeni plan ve projeler üretilmektedir” şeklinde konuştu.
İl Başkanı Av. Akın Demir’in ardından söz alan SP GİK üyesi Dursun Ali Düzenli ise iktidara yüklendi.
Büyük ihtimalle yerel seçimlerin 27 Ekim 2013 tarihinde gerçekleşeceğini belirten Düzenli, 2013’ün mahalli seçimlerle, 2014’ün Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle, 2015’in ise genel seçimlerle geçmesi beklendiğini ancak, Türkiye ve Dünyanın içinde bulunduğu şartların neler getireceğini kestiremediklerini Türkiye ve dünyanın çeşitli senaryolarla karşı karşıya olduğunu söyledi.
Dünyanın zulüm dünyası haline geldiğini altını çizerek söyleyen Düzenli, “Dünyadan yaşanan olaylara baktığımız zaman özellikle Müslümanlar üzerindeki zulüm her geçen gün artıyor. Ülkemizde ise terör belası her gün artarak üzerimize doğru geliyor. İslam dininin zulme, sömürüye, adaletsizliğe, firavunluğa karşı olduğu için zalimlerde büyük bir korku var. Çünkü biliyorlar ki, İslam âlemi yeniden ayağa kalkarsa, Ortadoğu’daki yer altı zenginliklerinden olacaklar ve en önemlisi dünyaya yeniden huzur ve adalet gelecek. Böyle bir tabloda tabi ki bu zalimlerin işine gelmez. Tunus, Mısır, Libya, Suriye, kısaca İslam alemi olarak İsrail kaynaklı tahrik ve kışkırtmanın içerisindeyiz. Bunu her alanda görüyoruz. Yıllar önce Danimarka’da yapılanlar ve son olarak Peygamber efendimizi aşağılayan sinema filmi tamamen İsrail desteklidir. Bunlar İslam aleminin sabrını test ediyorlar. Benim şahsi kanaatim şudur; Mescidi Aksa’ya doğru bir saldırı olacak. Sabrımızı test ede ede bizleri bir yerlere çekmek istiyorlar” şeklinde konuştu.
Abdulhamit’ten iki çiftlik yerine sahip olmak için yer Yahudiler bugün Filistin’in % 81’ine sahip olduğu örneği ile Türkiye’de yabancılara toprak satışını sert bir dille eleştiren Düzenli, “Eskiden 2-3 dönüm yer satılabiliyorken, bugün meclisin yasalaştırdığı kanunla isteyen bir Yahudi 300 dönüm yer alabiliyor. Hatta bununla da kalmadılar. Bakanlar Kurulu kararıyla 300 dönüm 600 dönüme çıkabiliyor. Bunun adı yıkım yasasıdır. Bunu yapan iktidar mensupları bizim arkadaşlarımız. Sayın Erdoğan, Sayın Arınç gibi isimlerle yıllarca Refah Partisi çatısı altında siyaset yaptık. Ancak görüyoruz ki, maalesef bu arkadaşlarımız yoldan çıkmış, raydan çıkmıştır. Bunlar politikalarını; Amerika ne der, İsrail ne der, AB ne der diye yapıyor. Allah’ın emirleri ne diyor, vatandaş ne diyor diye bakmıyorlar. Bunların elle tutulur bir tarafı yok. Bu iktidar döneminde terör mü azaldı? Hayır. Ekonomimi düzeldi? Hayır. Peki bunlara vatandaş niye oy veriyor diye sorabilirsiniz. Neden oy veriyor biliyor musunuz? Rahmetli Erbakan’ın öğrencileri olduğu için vatandaş bunlarda din, iman, Allah korkusu vardır diye düşündü. Ancak önce parmaklarını, sonra kollarını şimdi ise tüm vücutlarını Siyonizm’e kaptırmışlardır. Bunlar iktidara geldiklerinde borcumuz 216.6 milyar dolardı. Şimdi ise 550 milyar dolar. Hani çıkıp başbakan övünerek diyor ya, bizim ihracatımız bu kadar oldu. Peki ithalatımızı neden söylemiyorsun. Sadece 2011 yılında ihracat ve ithalatın arasındaki açık miktarı 107 milyar dolar. Turizm gelirleri düşüldüğü zaman cari açığımız 71.1 milyar dolar. Peki, bu ne oluyor. Sürekli borcumuza ilave oluyor. İşte 10 yıllık iktidarlarının içler acısı tablosundan bir kaçı bunlar. Komşularla sıfır sorun dediler, durum ortada. Bunların Milli görüş çatısı altından ayrılmalarında demek ki bir hayır varmış. Şimdi bakıyoruz, içimizdeki çürükler temizlenmiş, çelik gibi dimdik ayaktayız. Herkesin şunu iyi idrak etmesini istiyorum. Bu ülkenin kurtuluşu Saadet Partisi’dir. Saadet Partisi, 2013 yılında gerçekleşmesi yüksek ihtimal olan yerel seçimlerle birlikte, ülkenin negatif gidişine dur demek için sizlerden yetkisini alacaktır. Bu inançla yapılacak seçimlerin, vatana millete hayırlı olmasını diliyor, tüm katılımcılara teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Saadet Partisi Genel Başkanlığı tarafından 957 İlçe nezdinde başlatılan Hamle Programı dahilinde Gümüşhane merkez ilçe olmak üzere Kelkit, Şiran, Köse, Torul ve Kürtün ilçelerini de 14-15-16 Eylül Tarihlerini kapsayacak şekilde teşkilat çalışmalarının ilki Gümüşhane Merkezde başladı.
Zafer Meydanı Kırmızı Koltuk çay ocağında basın mensuplarıyla bir araya gelen Saadet Partili yöneticiler, bu çalışmalarda ki, asıl maksadın mahalli seçimler öncesi teşkilatların dinamizmini yerinde tespit ile birlikte mahalli seçimler öncesi halkın teşkilattan beklentilerini yerinde tespit etmek olduğunu belirttiler.
Halka açık düzenlenen basın toplantısına; Saadet Partisi İl ve Merkez İlçe başkan ve yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra, Saadet Partisi GİK üyeleri Dursun Ali Düzenli ve Mustafa Yılmaz da katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Saadet Partisi Gümüşhane İl Başkanı Av. Akın Demir, sözlerine toplantıyı neden halka açık bir mekanda yaptıklarını anlatarak başladı.
Kendilerinin halkın içinde siyaset yapmayı tercih ettiklerini, konaklardan fildişi kulelerinden halka seslenmek istemediklerini belirten Demir, “Halkın içinde halkın tercih ettiği mekanlarda ve onlarla beraber olmak istediğimiz için basın açıklamamızı bu mekanda yapmaya karar verdik. Konaklardan, fildişi kulelerinden yapılan açıklamaları doğru bulmuyoruz. Saadet Partisi Gümüşhane İl Başkanı olarak Gümüşhane’nin dertlerini ve sorunlarını kendi derdi ve sorunu edinmiş bir kardeşiniz olarak karşınıza çıktım. Görevde bulunduğumuz süre zarfında, Gümüşhane’nin sorunlarını gündeme getirmeyi ve çözümlerini söylemeyi kendimize şiyar edindik. Kamuoyunu aydınlatmak için yaptığımız açıklamalarda hedefimiz, Gümüşhane’nin daha modern, daha huzurlu ve daha refah yaşabilmesine katkı koymaktır.” dedi.
İl Başkanı Demir, “Partimiz, yeni bir Gümüşhane ve Hakça Yönetim anlayışı ile başta Gümüşhane'miz olmak üzere tüm Türkiye ve Dünya nezdinde yeni bir nizam kurmayı kendine şiar edinmiştir. Bu gün gelinen noktada Dünyada hâkim olan tüm anlayış ve sistemler iflas etmiştir. Son terör olayları, İslam Ülkelerinin bir bir İşgalciler tarafından işgali ve Batıda hâkim ekonomik anlayış kapitalist sistemin çıkmazları İnsanlığın Milli Görüşe olan ihtiyacını bir kez daha göstermiştir. ABD tarafından tezgahlan sinema üzerinden Kutlu Peygamberimize ve İslam alemine yönelik dezenformasyon ve hakaretler hangi hürriyet adı altında olursa olsun kabul etmemiz mümkün değildir. Fikir ve vicdan hürriyeti kılıfı adı altında tezgâhlanan bu aşağılık oyunu lanetliyoruz. Bu oyuna İslam aleminin göstermiş olduğu tepkiler doğaldır. Libya'da ABD elçisi ve çalışanlarının ölümü ile sonuçlanan menfur saldırıyı kabul etmemiz ise Müslüman izzet ve onuruna aykırıdır. Bu olayın arkasında gizli servislerin olduğunu düşünmekteyiz. Çünkü bu saldırı olayı karşısında ABD'nin vermiş olduğu tepki bu düşüncemizi haklı çıkarmaktadır. Çünkü ABD bu tarz olaylar sonrasında dün Irak'ı, Afganistan'ı işgal ettiği gibi bugünde Libya'yı işgal etmek istemektedir. Bu olaylar dünyada ki nüfuz ve sermaye paylaşımı amaçlı yapılan saldırılardan başka bir şey değildir. 11 Eylül saldırılan üzerinden İslam Alemine Haçlı seferlerini başlattığını ifade eden eski ABD başkanı BUSH ' nasıl Irak'ı işgal gerekçesi kendisine buldu ise bugünde bu saldırı üzerinde LİBYA işgal edilmek istenmektedir. ABD seçimleri öncesi Başkan adayları İsrail'e hoş görünmek adına ağlama duvarlarını ziyaret edip İslam'ın kutsal mabetlerinden olan Mescidi Aksa ve Kubbetüs Sahra'nın olduğu kutlu belde Kudüs’ü İsrail’in Başkenti olduğunu ilan ettiklerini seçim beyannamelerinde ilan ederken İslam âleminde ki sessizliği anlamak ise mümkün değildir. Son dönemde Ülkemizde patlak veren terör olaylarının arkasında yine aynı Haçlı ruhunun olduğunu burada bir kez daha ifade ediyoruz. Biz ABD ile olan müttefikliğimizi bitirmediğimiz müddetçe Türkiye'de terör bitmeyecektir. Ülkemizi terör üzerinden terbiye etmeye çalışanlar yalancı bahar havası ve şişirilmiş ekonomi balonu ile Ülkemizi çok iyi ekonomiye sahip olduğu yalanı üzerinden halkımız kandırmakta ve faiz üzerinden milletimizin alın terini sömürmektedirler. İş bu neden ile ekonomide ki gerçek rakamlar maalesef halkımızdan saklanmaktadır. Yeni Ortadoğu Projesi adı altında İstanbul da yapılan toplantı ile İslam Ülkelerini işgal üzerine yeni plan ve projeler üretilmektedir” şeklinde konuştu.
İl Başkanı Av. Akın Demir’in ardından söz alan SP GİK üyesi Dursun Ali Düzenli ise iktidara yüklendi.
Büyük ihtimalle yerel seçimlerin 27 Ekim 2013 tarihinde gerçekleşeceğini belirten Düzenli, 2013’ün mahalli seçimlerle, 2014’ün Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle, 2015’in ise genel seçimlerle geçmesi beklendiğini ancak, Türkiye ve Dünyanın içinde bulunduğu şartların neler getireceğini kestiremediklerini Türkiye ve dünyanın çeşitli senaryolarla karşı karşıya olduğunu söyledi.
Dünyanın zulüm dünyası haline geldiğini altını çizerek söyleyen Düzenli, “Dünyadan yaşanan olaylara baktığımız zaman özellikle Müslümanlar üzerindeki zulüm her geçen gün artıyor. Ülkemizde ise terör belası her gün artarak üzerimize doğru geliyor. İslam dininin zulme, sömürüye, adaletsizliğe, firavunluğa karşı olduğu için zalimlerde büyük bir korku var. Çünkü biliyorlar ki, İslam âlemi yeniden ayağa kalkarsa, Ortadoğu’daki yer altı zenginliklerinden olacaklar ve en önemlisi dünyaya yeniden huzur ve adalet gelecek. Böyle bir tabloda tabi ki bu zalimlerin işine gelmez. Tunus, Mısır, Libya, Suriye, kısaca İslam alemi olarak İsrail kaynaklı tahrik ve kışkırtmanın içerisindeyiz. Bunu her alanda görüyoruz. Yıllar önce Danimarka’da yapılanlar ve son olarak Peygamber efendimizi aşağılayan sinema filmi tamamen İsrail desteklidir. Bunlar İslam aleminin sabrını test ediyorlar. Benim şahsi kanaatim şudur; Mescidi Aksa’ya doğru bir saldırı olacak. Sabrımızı test ede ede bizleri bir yerlere çekmek istiyorlar” şeklinde konuştu.
Abdulhamit’ten iki çiftlik yerine sahip olmak için yer Yahudiler bugün Filistin’in % 81’ine sahip olduğu örneği ile Türkiye’de yabancılara toprak satışını sert bir dille eleştiren Düzenli, “Eskiden 2-3 dönüm yer satılabiliyorken, bugün meclisin yasalaştırdığı kanunla isteyen bir Yahudi 300 dönüm yer alabiliyor. Hatta bununla da kalmadılar. Bakanlar Kurulu kararıyla 300 dönüm 600 dönüme çıkabiliyor. Bunun adı yıkım yasasıdır. Bunu yapan iktidar mensupları bizim arkadaşlarımız. Sayın Erdoğan, Sayın Arınç gibi isimlerle yıllarca Refah Partisi çatısı altında siyaset yaptık. Ancak görüyoruz ki, maalesef bu arkadaşlarımız yoldan çıkmış, raydan çıkmıştır. Bunlar politikalarını; Amerika ne der, İsrail ne der, AB ne der diye yapıyor. Allah’ın emirleri ne diyor, vatandaş ne diyor diye bakmıyorlar. Bunların elle tutulur bir tarafı yok. Bu iktidar döneminde terör mü azaldı? Hayır. Ekonomimi düzeldi? Hayır. Peki bunlara vatandaş niye oy veriyor diye sorabilirsiniz. Neden oy veriyor biliyor musunuz? Rahmetli Erbakan’ın öğrencileri olduğu için vatandaş bunlarda din, iman, Allah korkusu vardır diye düşündü. Ancak önce parmaklarını, sonra kollarını şimdi ise tüm vücutlarını Siyonizm’e kaptırmışlardır. Bunlar iktidara geldiklerinde borcumuz 216.6 milyar dolardı. Şimdi ise 550 milyar dolar. Hani çıkıp başbakan övünerek diyor ya, bizim ihracatımız bu kadar oldu. Peki ithalatımızı neden söylemiyorsun. Sadece 2011 yılında ihracat ve ithalatın arasındaki açık miktarı 107 milyar dolar. Turizm gelirleri düşüldüğü zaman cari açığımız 71.1 milyar dolar. Peki, bu ne oluyor. Sürekli borcumuza ilave oluyor. İşte 10 yıllık iktidarlarının içler acısı tablosundan bir kaçı bunlar. Komşularla sıfır sorun dediler, durum ortada. Bunların Milli görüş çatısı altından ayrılmalarında demek ki bir hayır varmış. Şimdi bakıyoruz, içimizdeki çürükler temizlenmiş, çelik gibi dimdik ayaktayız. Herkesin şunu iyi idrak etmesini istiyorum. Bu ülkenin kurtuluşu Saadet Partisi’dir. Saadet Partisi, 2013 yılında gerçekleşmesi yüksek ihtimal olan yerel seçimlerle birlikte, ülkenin negatif gidişine dur demek için sizlerden yetkisini alacaktır. Bu inançla yapılacak seçimlerin, vatana millete hayırlı olmasını diliyor, tüm katılımcılara teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.