94 yılının Eylül ayında heybemdeki sevda ile Kars’ın Kağızman İlçesi Aydınkavak Köyü’nde başlayan kutlu seferimizin belki de son basamaklarına merdiven dayadığım bir öğretmenler gününde satırlarıma dökülen şiirimi siz değerli okurlarımla paylaşmak istedim.

Küçük büyük fark etmez kalbindeki sevda ile öğrencilerine hayat veren tüm öğretmenlerimin ellerinden öpüyor ve bu güzide günlerini tebrik ediyorum.

İsmail HAYAL  

Ben Yusuf bakışında Mevlana'nın özünde, 
Taptuk'un dergahında Miskin Yunus sözünde.
Zigana'dan Toros'a kervanların izinde, 
Her köşe bucağında işte ben öğretmenim. 

Ben İbrahim narında yangınları söndüren,
Çarkıfelek misali felekleri döndüren. 
Yetimlerin ahını göz yaşını dindiren, 
Ben rahmet kucağında işte ben öğretmenim. 

Ben Sultan Fatih ile açan yeni çağları, 
Kuzeyinden güneye çoban gezen dağları.
Dicle Fırat arası Cennet irem bağları, 
Ben simurg kanadında işte ben öğretmenim. 

Ben Necmettin Yılmaz'ım Aybüke öğretmenim,
Cehalete dur demek budur ulvi nedenim.
Pülümür'de bir zaman kaldı kanlı bedenim,
Ben bayrağın renginde işte ben öğretmenim. 

Ben ki Laz'ım Çerkez'im hem Aleviyim Türk'üm,
Asırlardan beridir çalar söylenir türküm. 
Kara tahta başında öğretmen Atatürk'üm, 
Ben erenler gönlünde işte ben öğretmenim. 

Ben Trabzon'da horonum Erzurum'da barım, 
Neşet Ertaş olurum bitmez benim efkârım. 
Garip Veysel sazında çalar ah ile zarım, 
Ben Pir Sultan Veli'yim işte ben öğretmenim. 

Ben Eyüp nazarında onulmaz dertli yara, 
Hallac-ı Mansur gibi çektiler beni dara. 
Çekik gözlü yörüğüm hilal kaşları kara, 
Ben Kelkit Ovası'nda işte ben öğretmenim. 

Ben tandır kenarında taze lavaş kokusu, 
Yedi iklim öteden tarih kokan dokusu. 
Ashab-ı Kehf misali yedi canın uykusu, 
Ben şehit duasında işte ben öğretmenim. 

Ben yayla gözlerinde bir yeşilce bakışım, 
Ağrı'da zirve olur Karaca'da nakışım, 
Hem Sümmani Baba'dan başlar türkü yakışım, 
Ben buğday başağında işte ben öğretmenim. 

Ben uzak dağ köyünde nasırlaşmış ellerde,
Isparta'da boy veren sevda kokan güllerde. 
Koç Köroğlu diyarı Bolu Çamlıbellerde, 
Ben zulmün karşısında işte ben öğretmenim. 

Ben Rize'de Lazoğlu Erzurum'da dadaşım,
Ötüken'den at süren ecdat ile kardaşım. 
Azerbaycan öz canım besbelli arkadaşım,
Ben Hazar kıyısında işte ben öğretmenim. 

Ben Kazancı Bedih'im Urfa sıra gecesi,
İbrahim ateşinde yandım daha nicesi.
Kaf Dağına uzandım ötelerden öncesi,
Ben Kars Harakani'de işte ben öğretmenim. 

Ben Leyla bakışında Mecnun'dan beter halde,
Şirin gözlü yâr için besbelli bu ahvalde.
Münker Nekir sorgusu bir karmaşık sualde, 
Ben mizan tartısında işte ben öğretmenim. 

Ben Anadolu gibi ana ile doluyum,
Ertuğrul'un torunu Osmanlı'nın oğluyum, 
Hayali bir sevdanın belki menzil yoluyum,
Ben Türk'ün şafağında işte ben öğretmenim.