"En iyi narkotik polisi annedir"
Emniyet Sloganı

Bugün toplumu etkisi altına alan, aile yapısını temelinden sarsan, gençliğin beynini kemiren, amaçsız hayale kaptıran, kendini, ailesini, benliğini, değerlerini ve hemen her şeyini kaybettiren bir yanlışlar bütünüdür bağımlılık.

Tütün, sigara, içki, teknoloji, kumar, yasadışı bahis ve madde bağımlılığı gibi bağımlılıklar bu yanlış serüvenin ilk çıkış kaynağıdır. En başta merak ile başlayan bu hastalıklara kapılan çocuklarımız ve gençlerimiz sonraki adımda uyuşturucu (kokain, esrar, ecstasy, hap) batağına saplanır ki kurtuluşu asla mümkün değildir.  

Bugün uyuşturucu denen zehir ortaokul seviyelerine kadar düşmüş iken en son babalar duyar hesabından aileyi en iyi tanıyan anneye kalıyor işin en zor kısmı. Uyuşturucuya başlama nedenleri arasında diğer maddelere bakacak olursak bunları şöyle sıralayabiliriz;

Merak, arkadaş ısrarı, özenti, kişisel sorunlar, ailevi sorunlar ve eğlence amaçlı.

"En iyi narkotik polisi annedir" parolası ile bu hastalığın kökünü ta en başından kesmemiz gerekiyor. Bu problem sadece anneye bırakılacak kadar kolay iş olmasa gerek. Eğitimin sacayağı aile, okul ve çevre olarak öğretimi ön plana alsak da asıl görülecek ve görüşülecek konu eğitimdir.

Dini ve milli değerlerin verilmesi asıl olan ailede olmalıdır. Sağlam bir çevre, temiz ve güvenilir arkadaşlar çocuklarımızı ve gençlerimizi kesinlikle koruyacaktır. Bu hastalıklara yakalanmanın ikinci büyük etmeni arkadaş ısrarıdır ki onların kurdukları ilk cümle;

"Bir kereden hiçbir şey olmaz" olmaktadır.

Ve bizler bu durum karşısında yazımıza başlık olan;

"Bir kereden çok şey ölür" ü dikkate almalıyız.

Türk toplumu olarak bizler bu tür bağımlılıklarla mücadele ederken televizyonların kanalları içki, kumar, uyuşturucu ve madde bağımlılığı gibi bağımlılıkları cazip göstermemesi gerekir. Zira bugün elli üzeri yaşta olanlar zamanında maalesef Ayhan Işık gibi sigara içmeye özenirken bugünün gençliği maalesef kumar batağındaki S.O ve M.A.E. gibi sözüm ona sanatçılar ile şovmenleri idol görmektedirler.

O yüzden bugün RTÜK başta olmak üzere devletin hemen her kanalı bu dizleri, filmleri ve programları kontrol altına almalıdır. Yabancı kültürleri empoze eden TV kanallarında yer alan bugün sözüm ona sanatçı müsveddeleri aileyi, gençliği, toplumu kasıtlı olarak mahvetmektedir.

Gümüşhane Valiliği çatısı altında İl Emniyet Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İl Sağlık Müdürlüğü ortaklığında başlatılan ve hayata geçirilen çalışmaları takdirle karşılıyoruz. Ancak ülke liglerinde reklamı yapılan bahis ve kumarın önüne geçilmesi resmen bir kara mizah örneğidir.

Şehrin bilbordlarında isimlerini buraya almak istemediğimiz sanal bahis sitelerinin gösterilmesi ne kadar ahlaki ve insanidir. Evet, bizler aile başta olmak üzere, öğretmen, veli ve bilhassa öğrenciler olarak bağımlılık denen bu çirkin virüse karşı çok ama çok uyanık olmalıyız. Ve son olarak tekrar ediyorum ki;

"Bir kereden bir şey olmaz demeyin, bir kereden çok şey ölür" mesajını asla unutmayalım.