DEPREM VE GERÇEKLER

27 Aralık 1939 Erzincan Depremi: 33 Bin ölü, 100 Bin yaralı, 116 Bin hasarlı bina (7,9)

24 Kasım 1976 Çaldıran Depremi: 3 bin 840 ölü, 9 bin 232 hasarlı bina (7,5)

30 Ekim 1983 Erzurum Depremi: 1155 ölü, 537 yaralı, 10 bin 240 hasarlı bina (6,9)

17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi: 18 Bin 873 ölü, 25 bin yaralı (7,4)

12 Kasım 1999 Düzce Depremi: 894 ölü, 2679 yaralı (7,2)

1 Mayıs 2003 Bingöl Depremi: 176 ölü, 625 hasarlı bina (6,2)

23 Ekim 2011 Van Depremi: 601 ölü (7,2)

24 Ocak 2020 Elazığ Depremi: 41 ölü, bin küsur yaralı (6,8) 

30 Ekim 2020 İzmir Seferihisar Depremi: 116 ölü, 1034 yaralı (6,6)  

Ve son olmasını temenni ettiğimiz 6 Şubat 2023 Milli Yas ilan edilen 7,7 Şiddetindeki Kahramanmaraş Pazarcık Depremi. Bu yazıyı kaleme aldığım an itibarıyla maalesef 3 bin 381 can kaybı, 20 bin 426 kardeşimiz yaralı ve 6 bin küsur bina hasarlı.   

Görüldüğü gibi jeopolitik açıdan dünyanın gözbebeği olan, yedi düvel milletin imrenerek baktığı bereketli topraklar, tarihi ve kültürel yapısı bakımından dünyanın gözdesi olan ülkemiz deprem kuşağında yer almaktadır. Bu felaketlerle sarsılan ülkemiz hemen her depremde ve sonrasında milli şuur ve birlikteliği ile yaralarını sarmış, yeniden yapılanmış, acılarını bağrına gömmüş ancak bugün hala tedbirini alamamış görünmektedir.

Güzel ülkemiz her acıda olduğu gibi 10 ilimizi (Kahramanmaraş, Gaziantep, Hatay, Osmaniye, Adıyaman, Şanlıurfa, Diyarbakır, Malatya, Adana ve Kilis) etkileyen bu depremde 81 ilimiz anında, vakit geçirmeden AFAD başta olmak üzere, Aile ve Sosyal Bakanlığı’nın 81 ildeki Psikososyal Ekipleri, Kızılay, Valilik ve Kaymakamlıklar, Belediyeler, Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet, Sivil Toplum Örgütleri, Partiler, Dernekler ve binlerce gönüllü kardeşimiz bölgede cansiperane enkaz kaldırma, yaralı çıkarma ve yaraları sarma faaliyetlerinde bulunmaktadır.

Devletimiz adeta bütün birimleri, imkânları ve gayretleriyle, sivil toplum örgütleri ve diğer kanallar vasıtasıyla birlik ve beraberliğin en güzel örnekleriyle olayın yaşandığı ilk dakikadan itibaren bölgede halkımızın yanında yer almıştır.

Bundan önceki her acıyı kendimiz sardığımız gibi bu büyük depremi de Allah’ın izniyle en az hasar ve can kaybıyla atlatacağız. Aziz Türk milletinin bir ve beraber olduğunu bu son acı olayda da görmüş olduk. Dünyada olan hemen her dış felakette ilk sıralarda yer alan Türkiye’ye içeriden ve dışarıdan adeta destek ve yardım akmaktadır.

Halkımız bu dönemde hemen her ilimiz ve ilçelerimizde Kızılay Kan Merkezlerine adeta hücum ederek kan vermeye başladılar. Diğer devlet kurumları ve STK ile dernekler vasıtasıyla en çok ihtiyaç duyulan çadır, konteynır, ısıtıcı, battaniye, yatak, yorgan, kışlık elbise, kuru gıda, bebek bezi, ilaç ve benzeri malzemeler yurdun dört bir yanından tır ve kamyonlarla bölgeye akmaya devam ediyor.

1500 arama ve kurtarma noktasında iş makineleri, kırıcı, jeneratör ve benzeri edevat, jandarma, askerimiz, polisimiz, arama kurtarma ekipleri, itfaiyeler ve diğer tüm birimlerimizle çalışmalarına devam etmektedir. 7 bin 840 canımız enkaz altından sağ ve salim kurtarılmış ve kurtarılmaya devam etmektedir.  

Bu acıyı da şüphesiz atlatacağız. Yaralarımızı yine bizler saracağız. Yine yeniden ayağa kalkacağız. Ancak binaları yaparken daha dikkatli olacağız, malzemeden çalmayacağız, dere yataklarına evler inşa etmeyeceğiz, dikine değil yatay mimariye ağırlık vereceğiz, depremle yaşamanın bilincini kazanacağız, en önemlisi kesinlikle fırsatçılık yapmayacağız ve daha da önemlisi acılardan dersler çıkaracağız.

Şahsım olarak şunu da ifade edeyim ki; Sosyal medya fareleri ve felaket istismarcılarına kesinlikle kulak vermeyelim. Bu acıdan nema sağlayacak olan kişi ve birimlere asla fırsat tanımayalım. Bir de maalesef her acıyı kullanan ve sabote eden, rant sağlayan kişi, hırsız ve şeref yoksunlarına dikkat edelim.

Rabbim bu aziz milleti görünür görünmez bütün afetlerden korusun. (Amiiiiin)

DUA: "Bismillahi hayril Esmâi. Bismillahillezî lâ yedurru ma'a'smihi şey'ün fil ardı velâ fissemâi ve hüves Sem'îul Alîm."

MANASI: "O Allah'ın ismiyle ki, O'nun ismiyle birlikte ne yerde, ne de gökte hiçbir şey zarar veremez. O ki hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir." 

YORUM EKLE
YORUMLAR
NECMETTIN ERYILMAZ
NECMETTIN ERYILMAZ - 2 yıl Önce

KAEMINE SAĞLIK