Galatasaray, geçtiğimiz cumartesi akşamı tarihinin en ezici skorlarından birini aldı. Bu konuda öncelikle Beşiktaş'ı ve teknik ekibini kutluyorum.

Galatasaray"ı çok iyi kilitlediler, 2-3 pozisyon dışında pozisyon vermediler. Galatasaray’ın son yıllarda bir maçta bu kadar ezildiğini hatırlamıyorum. Galatasaray 'da neredeyse mücadele eden futbolcu yoktu. Futbolda mücadele etmezsen amatör takımları bile mağlup edemezsin. 

Dönelim asıl soruya: Bu hezimetin suçlusu kim? Benim cevabım Dursun Özbek ve yönetimidir. Erden Timur’u yiyen Dursun Özbek yönetimi bu hezimetin baş sorumlusudur. Tabiki Galatasaray büyük klüp. Galatasaray gibi bir kulüpte isimler gidicidir, aslolan armadır. Ancak ben, armaya bu kadar hizmeti olan insanların camiadan uzaklaştırılmasını doğru bulmuyorum. Erden Timur'un futbolcuların her biri ile iletişimi çok iyiydi. Futbolcular onu bir abi, bir kardeş gibi görüyorlardı.

Erden Timur'un ayrılığından sonra transfer işlerine İbrahim Hatipoğlu ve Cenk Ergün getirildi. Sezon başı kampına tüm transferlerin yetiştirileceği sözü verildi ama söz tutulmadı, tutulamadı. İkinci kampa da yetişmedi. Yaz boyu her gün bir yerlerde şampiyonluk kutlandı. Galatasaray genlerinde bu görgüsüzlük yoktu. Galatasaray şampiyonluğunu kutlar, ertesi gün yeni sezonun planlamasına geçilirdi. Galatasaray yönetimi, bu yazı zafer sarhoşluğuyla geçirdi. Sacho Boey Galatasaray'dan ayrılalı 8 ay oldu. 8 aydır Galatasaray'ın sağ bekinde sakat sakat oynayan Kaan Ayhan var. Bu klübün bir oyuncu izleme ağı yok mu? Başkan da, hoca da para problemimiz yok diyordu. İstediğimiz her oyuncuyu alırız diye söylüyorlardı. Alınan 3 tane oyuncu var. Onlara elbette kötü diyemem ama hâlâ gelmesi gereken futbolcular var, gitmesi gereken futbolcular var. Galatasaray formasının ağırlığını oyuncuların anlaması gerekiyor. Baba Gündüz'ün “Galatasaray şımarıkları, kendini beğenmişleri, yalnız kendini düşünenleri sevmez... Galatasaray, bir halatı hep birlikte çekenlerin, hep birlikte üzülüp, hep beraber sevinmeyi bilenlerin takımıdır." sözünü hatırlatmak isterim .

Bu hezimette Okan Buruk'un suçu yok mu? Elbette var. Geçen sezon Fenerbahçe maçı ve cumartesi günkü korkak oyunu kabul etmiyorum.  Bir futbol takımı oynadığı her maçı kazanacak diye bir kural yok. Yenebilirsin, yenilebilirsin ama mücadeleden bu kadar kaçan takım görmedim. Galatasaray'ın cumartesi günü sahaya çıkan 11'i ve sonradan giren oyuncular dahil tek yeni isim Fenerbahçe’den gelen Batsuhayi idi. Yani iki yıldır birbiriyle oynayan takım. Artık herkesin birbirini çok iyi tanıması gerekiyor. Rakibin hocası ülkeye geleli yaklaşık 3 ay olmuş. Galatasaray gibi bir takımı doğru analiz etti, kilitledi. Ben teknik direktör değilim, futbol hakkında fazla teknik bilgim yok. Okan Hoca'ya akıl verecek kariyerim hiç yok ama hocam orta sahayı boşalttığın her maç sorun yaşıyoruz. Kopenhag maçı, Sparta Prag maçı, Fenerbahçe maçı ve en son cumartesi günkü Beşiktaş maçı.

Okan hocam, sana güveniyoruz. Yine sen toparlarsın bu takımı ama yönetimin yılmaz savunucusu olmaktan vazgeçmelisin.