Günümüz dünyasında ki gelişmeler ve bilimin vardığı nokta yakın gelecekte bizleri bekleyen tehlikeler ile ilgili bugünden ciddi mesajlar vermektedir.
Teknoloji akıl almaz bir noktaya doğru ilerlemekte ve buna bağlı olarak tüm dünya devletleri kimyasal ve biyolojik yeni silahların keşfi için artık makro boyuttan mikro boyutta hatta nano boyutlu robotlara kadar farklı test ve deneyler sürdürmektedirler.
Bu süreç içinde yakın bir gelecekte patlak verecek bir dünya savaşında; eşsiz memleketim Gümüşhane’de, içinde bulundurduğu ham madde potansiyeli açısından her daim göz önünde olacaktır. Bu hammaddeye veyahut metale sahip olmak isteyecek şer odaklar o yada bu şekilde değil ülke, il bazlı, mahalle bazlı ve köy bazlı değişik stratejiler geliştirip bu kaynaklara sahip olmak isteyeceklerdir.
Sanayi devrimi ve sonrası yaşanan süreçte dünya ekonomi devleri veyahut dünyanın belli başlı aileleri de denilebilir, dünya genelinde ham madde potansiyelini yıllar öncesinden haritalayarak birbirleri arasında pay etmişlerdir. Bu payları da alabilmek için geliştirdikleri farklı ideolojik akımlar, sıcak veya soğuk savaşlar vb gibi çok farklı stratejiler ile diğer ülkelerin içine sızıp emellerini hayata geçirmişlerdir. Kendilerince parselledikleri dünya üzerinde, gündeme istedikleri şekilde yön vererek birçok milletin kaderini tayin eden hamleler yapmışlardır. Belli bir dönem ülkemizde bu hamlelerden kendi payına düşeni almıştır ki bu hamleler kardeşi kardeşe vurdurtmaya gidecek kadar etkili olmuştur. Tarihimizde veya çok yakımızda bunun canlı örnekleri vardır. Etraflı bir bakış açısı, bizlerin dönem dönem bu tür sistematik stratejiler içinde nasıl yer aldığımızın, bilerek veya bilmeyerek neleri kaybettiğimizin en büyük göstergesidir.
Lakin gelinen süreçte dünyadaki kirli oyunlar ve oyunların o derece kirli oyuncularının maskeleri artık düşemeye başlamıştır. Sözde medeniyet şapkaları düşen ve keli görünen bu dünya aileleri ise artık çok daha farklı taktikler üretmeye başlamıştır. Öyle ki dünya devletleri veya dev ekonomileri ile desteklenen gizli ve resmi örgütler ile bu çalışmalara meşruluk kazandırılmıştır.
Değişik sosyo-ekonomik oyunlar ve televizyon - internet aracılığı ile ciddi yatırımlar planlanmış ve hatta hayata geçirmiş durumdadırlar. Dönemsel olarak da bu yatırımlar artık meyvesini verir hale gelmeye başlamıştır. Yaklaşık 10 veya 15 yıl öncesine kadar birçoğumuz bilemediği veya uzak olduğu fakat bugün bağlanmadan 10dk bile duramadığı ve sendrom halini alan bu interaktif – sayısal – data bazlı medya oyunları, meşru bir halde tüm yaşantımızı ve yaşama dair kendi organik kodlarımızı okyanuslar ötesi sunucularda data olarak kayıt altına almaktadırlar. ( sunucu: herhangi bir ağ üzerinde bir programı veya bir bilgiyi farklı kullanıcılara/sistemlere paylaştıran/dağıtan donanım veya yazılıma verilen genel isim )
Bunun sonucu olarak yakın gelecekte nano teknoloji ve biyolojik silahlardaki çeşitlilik bu oyunları kaldığı yerden devam ettirecektir. İnsanın sınırsız hayal etme yeteneği de düşünüldüğünde; bizleri o veya bu şekilde yok etmek isteyecek veya kendi düşünce sistematiğini farklı beyinlere empoze etmek isteyecek organik haşereler ve/veya nano robotlar ile savaşmak zorunda kalacağız gibi gözükmektedir.
Bir örnek vermek gerekirse; bu öyle bir robot olacak ki o veya bu yolla kolayca vücudunuza yerleştikten sonra sizi sosyal medyada çok iyi tanıyor olduğundan, aklınıza ve uzuvlarınıza hakim olması çok da zor olmayacak.
Bu kentin insanları olarak bugün ve yakın gelecekte bizler ve bizlerden sonraki bizler olarak iştah kabartan hammadde ve metal varlığımızdan dolayı sürekli risk altında olacağımız aşikardır. Günümüzde değişik ekonomik, sosyolojik oyunlar ile hammadde ve metal varlığımızı kaybetmemizi sağlayan eller, ilerleyen süreçte bu kadar tevazulu davranmayıp çok daha acımasız ve zalim olacaklardır.
Bu süreçte Allah (c.c) bizlere bu tür teknolojilere karşı savaşabilecek, bilgi, beceri ve yeteneği versin.
“Şehrin metal değerini inşallah kaybettiğimiz gün anlamayız”
GELECEĞE YÖNELİK NANO TAVSİYELER
