Gülaçar ve Musalla Vadisinde Toruldan Ayrılıp Gümüşhane'ye bağlanmak isteyen 10 Köy'ün yaşadığı antidemokratik durum için artık yazıp, çizmenin bir anlamı kaldı mı bilmiyorum.
Gümüşhane'deki siyasetçilerin ve yöneticilerin anlam verilmeyen duyarsızlığını hayretle izlemeye devam ediyoruz.
Söylentilere göre başta Gümüşhane'nin iki milletvekili olmak üzere, iktidar partisi ve muhalefet partisi siyasetçileri 10 Köyün ayrılmasına karşı birlik olmuş durumdalar.
Gümüşhane'de kendilerine yüzde 90 oranında oy veren 10 Köy halkını sergiledikleri tutum ile'' iradesiz'' olarak ilan eden İki milletvekilini şaşkınlıkla izliyoruz.
Düşünün 10 Köy muhtarı ve yaklaşık 1000 kişilik halk birlik ve beraberlik içerisinde hareket ediyor, prosedürleri tamamlayıp ayrılma taleplerini referanduma götürüyor ve %95,6 Evet oyu ile ''Toruldan ayrılıp Gümüşhane ye bağlanmak istiyoruz'' diyor.
Sonrasında Gümüşhane İl Genel Meclisi üyeleri ve milletvekillerinin talimatı ile halkın iradesini veto koyuyor.
Muhtarlar ve halk '' madem bir önemi yoktu neden önümüze sandık getirdiniz'' diyor.
Köylüler toplanıyor, sandık yakıyor, yaşlı amca tepkisini göstermek için şapkasını çıkarıp yanan sandığın ateşine atıyor ve yakıyor.
Ne ilçenin kaymakamı,
Ne İlin Valisi,
Ne ilin İki millet vekili,
Ne AKP il yöneticileri,
Ne CHP il yöneticileri,
Ne MHP il yöneticileri,
Ne de diğer siyasi parti yöneticileri,
Ne de onca STK,
Ne ildeki meseleleri daima gündemine alan Kent konseyi,
Tabiri caiz ise kimse de tık yok, ve kimseden ses çıkmıyor.
Henüz birisi gelip ben bu şehirde yöneticiyim diyip 10 muhtarın ve halkın derdini sormuş, dinlemiş değil.
Hatta olay öyle bir boyuta ulaştı ki bir CHP Milletvekili durumu meclis gündemine taşıdı diye şehirdeki bu boş adamlar halka dönüp; '' bakın iyi bir şey olsa CHP savunmazdı '' diyip halkın haklı davasını manipüle ediyor.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Manisa Milletvekili Dr. Tur Yıldız Biçer hanımefendiyi 10 köyün sesi olduğu için, Gümüşhane'de ki AKP, MHP ve CHP'li siyasetçilerin gösteremediği yürekliliği gösterdiği için canı yürekten kutluyorum.
Olayı özetlemek gerekirse bu günlerde Gümüşhane de demokrasi değil diktatörlük hakim. İki milletvekili istemiyor diye aşağı doğru bütün silsile ''istemezük'' diyor, kulaklarını pamukla tıkayıp mantıkları ile değil koltuklarının sağlamlığını düşünerek hareket ediyor.
Ama unutmayın ki, makamlar, mevkiiler gelip geçicidir. İş bulunduğunuz makamların ve koltukların hakkını vermektir.
Halka sırtınızı dönerek onlara ihanet etmiş olursunuz. Bu durumdan hoşnut iseniz siz bilirsiniz.
Son olarak Gümüşhane de siyaset'le uğraşan kim varsa dikkat etmesi gereken hususlar vardır;
Siz siz olun partinizin adı A B C fark etmez aptal yerine konulan Musalla ve Gülaçar vadisi köylülerine oy için asla gelmeyin.
Halk erken unutur umutlarına kapılmayın ne kadar unutulsa %95,6'nın en az yarısı hak ettiğiniz tepkiyi size göstermek için gün sayıyor.
Olası başkanlık referandumunda 10 Köyde halkın sandığa gitmemesini Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan a nasıl açıklayacaksınız. Demokrasi diye sokakları doldurduğumuz 15 temmuz sonrası demokrasiyi ayaklar altına aldığınızı nasıl izah edeceksiniz.
Halkın tepkisi her geçen gün artacak devam edecektir. Bu bireysel değil bir halk hareketidir. Ve halkın gücünün üstünde bir güç olamayacaktır. Üç beş ne olduğu belli olmayan adam istemiyor diye insanların gururu ile oynayamazsınız.
Demokrasinin hakim olduğu bir memlekete tez zamanda kavuşmamız temennisi ile,
Sağlıcakla kalın.
Gümüşhane'de Hakim Olan Yönetim Şekli '' Diktatörlük ''