Gümüşhane Şube Başkanı Veli Ağaç, 28 Şubat postmodern darbesinin en önemli uygulamalarından birisi olan 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitimin TBMM’de kabul edilen yasal düzenlemeyle birlikte tarihin tozlu sayfalarındaki yerini aldığını söyledi.
Eğitimin kademeli olarak 12 yıla çıkarılmasıyla birlikte yeni bir dönemin başladığını ifade eden Ağaç, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, 15 yıl önce eğitim tarihine düşen kara lekenin böylece silindiğini, darbeci zihniyetin ürünü olan mevcut eğitim sisteminin tarihin çöp sepetine atıldığını belirtti.
4+4+4 sisteminin tek tip insan yetiştirme düzeninden serbest düşünceye, çoğulculuğu ve değerleri temel alan bir sisteme doğru bir adım olduğunu kaydeden Ağaç, “Darbe ikliminin puslu havasıyla hayata geçirilen kesintisiz zorunlu eğitim uygulaması çağın şartlarını karşılamaktan uzak kalmıştır. 28 Şubat’ın biçtiği bu elbise artık millete ve onların çocuklarına dar gelmiştir. Söz konusu değişiklikle çocuklara ve gençlere giydirilen bu dar elbise çıkarılmış ve değerlerimize uygun sivil bir anlayışla getirilen, çağın gereklerini karşılayan bir eğitim sistemi sayesinde gelişmiş ülkeler ligindeki yerimizi alabilme imkânına kavuşacağız. Ayrıca, Meclis’te kabul edilen yasa, Kur’an-ı Kerim ve Peygamberimiz Hz. Muhammed’in hayatının seçmeli ders olarak okutulmasının önünü açmıştır. Bu konunun seçmeli olarak müfredatta yerini alacak olması tarihi önemi haizdir. Anılan kararın TBMM’de grubu bulunan 4 partiden üçünün oylarıyla kabul edilmesi ise kamuoyu desteği açısından önemlidir. Yasada, ortaokulu açıktan bitirme ve lisenin zorunlu olması yerine bireylerin tercihine bırakılmış isteğe bağlı ve teşvik edici bir eğitim süreci olarak tasarlanması dışındaki toplumsal taleplerimizin karşılık bulması memnuniyet vericidir.” dedi.
KARMA EĞİTİME SON VERİLMELİ
Gelinen noktada karma eğitim mecburiyetine de son verilmesi gerektiğinin altını çizen Ağaç, bunun yerine demokratik eğitim hakkı kapsamında velilere isteğe bağlı seçenekler sunulması gerektiğini söyledi. Ağaç, kadın çalışanların ve kız öğrencilerin kılık kıyafetini sorun haline getiren ‘kamusal alan’ tartışmalarının da bitirilmesi gerektiğine vurgu yaparak, öğrencilere okul üniforması zorunluluğu gibi eğitim sisteminin demokratikleştirilmesinin önündeki engellerin de kaldırılması gerektiğini söyledi.
Eğitim-Bir-Sen olarak, 18. Milli Eğitim Şurası’nda verdikleri önergelerle kesintili eğitimi ve seçmeli din eğitimini şuranın gündemine taşıdıklarını hatırlatan Ağaç, “Önerimiz, Şura Genel Kurulu’nda oyçokluğuyla kabul görmüş ve bugünün altyapısının ilk temel taşını oluşturmuştur. Eğitim sistemimizin geleceği açısından çok büyük önem arz eden yeni düzenlemeye katkı yapan herkese teşekkür ediyor; düzenlemenin, daha demokratik, sivil ve aydın bir Türkiye’nin inşasına vesile olmasını diliyoruz.” diye konuştu.
Güncelleme Tarihi: 31 Mart 2012, 23:50
Eğitimin kademeli olarak 12 yıla çıkarılmasıyla birlikte yeni bir dönemin başladığını ifade eden Ağaç, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, 15 yıl önce eğitim tarihine düşen kara lekenin böylece silindiğini, darbeci zihniyetin ürünü olan mevcut eğitim sisteminin tarihin çöp sepetine atıldığını belirtti.
4+4+4 sisteminin tek tip insan yetiştirme düzeninden serbest düşünceye, çoğulculuğu ve değerleri temel alan bir sisteme doğru bir adım olduğunu kaydeden Ağaç, “Darbe ikliminin puslu havasıyla hayata geçirilen kesintisiz zorunlu eğitim uygulaması çağın şartlarını karşılamaktan uzak kalmıştır. 28 Şubat’ın biçtiği bu elbise artık millete ve onların çocuklarına dar gelmiştir. Söz konusu değişiklikle çocuklara ve gençlere giydirilen bu dar elbise çıkarılmış ve değerlerimize uygun sivil bir anlayışla getirilen, çağın gereklerini karşılayan bir eğitim sistemi sayesinde gelişmiş ülkeler ligindeki yerimizi alabilme imkânına kavuşacağız. Ayrıca, Meclis’te kabul edilen yasa, Kur’an-ı Kerim ve Peygamberimiz Hz. Muhammed’in hayatının seçmeli ders olarak okutulmasının önünü açmıştır. Bu konunun seçmeli olarak müfredatta yerini alacak olması tarihi önemi haizdir. Anılan kararın TBMM’de grubu bulunan 4 partiden üçünün oylarıyla kabul edilmesi ise kamuoyu desteği açısından önemlidir. Yasada, ortaokulu açıktan bitirme ve lisenin zorunlu olması yerine bireylerin tercihine bırakılmış isteğe bağlı ve teşvik edici bir eğitim süreci olarak tasarlanması dışındaki toplumsal taleplerimizin karşılık bulması memnuniyet vericidir.” dedi.
KARMA EĞİTİME SON VERİLMELİ
Gelinen noktada karma eğitim mecburiyetine de son verilmesi gerektiğinin altını çizen Ağaç, bunun yerine demokratik eğitim hakkı kapsamında velilere isteğe bağlı seçenekler sunulması gerektiğini söyledi. Ağaç, kadın çalışanların ve kız öğrencilerin kılık kıyafetini sorun haline getiren ‘kamusal alan’ tartışmalarının da bitirilmesi gerektiğine vurgu yaparak, öğrencilere okul üniforması zorunluluğu gibi eğitim sisteminin demokratikleştirilmesinin önündeki engellerin de kaldırılması gerektiğini söyledi.
Eğitim-Bir-Sen olarak, 18. Milli Eğitim Şurası’nda verdikleri önergelerle kesintili eğitimi ve seçmeli din eğitimini şuranın gündemine taşıdıklarını hatırlatan Ağaç, “Önerimiz, Şura Genel Kurulu’nda oyçokluğuyla kabul görmüş ve bugünün altyapısının ilk temel taşını oluşturmuştur. Eğitim sistemimizin geleceği açısından çok büyük önem arz eden yeni düzenlemeye katkı yapan herkese teşekkür ediyor; düzenlemenin, daha demokratik, sivil ve aydın bir Türkiye’nin inşasına vesile olmasını diliyoruz.” diye konuştu.