Gümüşhane’de 1361 yılında 3. Aleksios tarafından yapıldığı tahmin edilen ve merkeze bağlı Esenyurt köyünde bulunan yerden 130 metre yüksekliğindeki ana kaya üzerinde yüzlerce yıldır ayakta duran Kov Kalesi’nin duvarlarında yüzyıllar sonra ok sesleri yankılandı.
Gümüşhane Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından hazırlanan proje çerçevesinde ok sporcuları ve antrenörleri i bin 760 metre rakımda bulunan Kov Kalesi’nde ok ve yaylarıyla birlikte çalıştı. Hem turizme hem de okçuluk sporuna ilgi çekmek için gerçekleştirilen projeyle genç sporculara okçuluğun tarihi de yaşatılıyor.
“Modern okçuluk ile birlikte bu kalede yine bu sesleri yankılandırmış olduk”
Okçuluğun tarihte büyük bir yeri olduğunu ve bu yüzden çalışmalarını Kov Kalesi’nde yaptıklarını söyleyen Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Okçuluk Antrenörü Musa Balcı, “Bugün burada tarihi bir yapı olan Kov Kalesi ile, okçuluk sporunu birleştirmiş olduk. Okçuluk sporu tarihimizin büyük bir parçası. Okçuluk sporunun bugün hem tanıtımı hem de tarihi bir yapı olan Kov Kalesi ile birlikte farkındalık yaratıp okçuluk sporuna ilgi çekmek için buradayız. Kov Kalesi 800 yıllık bir kale. Yapı şu an fiziki olarak tamamı restore edilmiş durumda. 700 yıl önce bu kalede ok sesleri yankılanıyordu. Biz de bugün 700 yıl sonra yine bu kaleyle bu sesi buluşturmuş olduk. Modern okçuluk ile birlikte bu kalede yine bu sesleri yankılandırmış olduk. Hem okçuluk sporuna farkındalık yaratmak hem de turistik değerleri olan Kov Kalesini tanıtmaktı amacımız” diye konuştu.
“Gerçekten çok güzel bir duygu önceki insanları hatırlatıyor bana”
Tarihi kalede okçuluk sporuna daha da bağlandığını söyleyen Beyza Yılmaz (16), “3 sene önce babamın bir antrenör arkadaşının sayesinde okçuluğa başladım. Gerçekten çok güzel bir duygu önceki insanları hatırlatıyor bana. Tarih dersi çalışırken çok hayal edemiyordum ama buraya gelince daha iyi hayal edebiliyorum nasıl okçuluk yaptıklarını burada nasıl yaşadıklarını. Buraya okçuluk sporunu tanıtmak, bir farkındalık için geldik. Arkadaşım ve antrenörümle birlikte burada ok attık ve gerçekten çok güzel bir duygu. Demir Elmaağaçlı’yı örnek alarak onun yarışmalarını izleyerek gerçekten çok şeyler öğrendim. Onu örnek alarak okçuluğa devam ediyorum” dedi.
okçuluk deyince aklıma hep Bektaş subaşı geşir. (subaşı) osmanlıda Emniyet müdürü demektir.
Bundan daha önemlşi bir öykü var." GİYOM TEL" 76 yıl önce ilk okul kitaplarımda okumuştum.. Hiç unutmadım. Doğruluk ve Arkadaşlık nasıl bir şey lütfen okuyun.
Hainler cezadan kurtulması için Çocuğunun başına elma koydular uzak bir mesafaden ok atıp elmayı vurursan af olursun dediler. Ve yaptı Giyom Yayını gerdi ve gözlerini ymdu ok hedefine vardı Elmayı tam ortasından vurmuştu. kendine geldiğinde oğlunu boynuna sarılmış buldu. Ok atma bu sporda bu. hijkayeyi bulun okuyun. beni etkileyen bir öyküi İnsan hayatına yön veriyor.