Av sezonu başladı

Gümüşhane Merkez Avcılık, Atıcılık, Amatör Balıkçılık, Doğayı ve Yaban Hayatını Koruma İhtisas Spor Kulübü Derneği Başkanı Fahri Demir, 2016-2017 av sezonunun 1.grup kanatlı kuşlarla açıldığını söyledi.

Av sezonu başladı
Gümüşhane Merkez Avcılık, Atıcılık, Amatör Balıkçılık, Doğayı ve Yaban Hayatını Koruma İhtisas Spor Kulübü Derneği Başkanı Fahri Demir, 2016-2017 av sezonunun 1.grup kanatlı kuşlarla açıldığını söyledi.

Yaptığı açıklamada bölgemizde avlanması serbest olan 1. grup kanatlı kuşlarla 13 Ağustos tarihinde açıldığını kaydeden Demir, Doğu Karadeniz bölgesinde av hayvanları gruplarına göre avlanma sürelerinin 1. Grup kuşlar ( bıldırcın ve üveyik ) için başlangıç tarihinin 13.08.2016,bitiş tarihinin 20.11.2016, 2. Grup kuşlar (kınalı keklik grubu) için başlangıç tarihinin 15.10.2016, bitiş tarihinin 08.01.2017, 3. Grup kuşlar için (Ördek grubu ) başlangıç tarihinin 15.10.2016, bitiş tarihinin 26.02.2017, 4. Grup kuşlar için (karga grubu) başlangıç tarihin 13.08.2016, bitiş tarihinin 26.02.2017 olduğunu, 1. grup memeliler (yaban tavşanı)için başlangıç tarihinin 15.10.2016, bitiş tarihinin 08.01.2017, 2. Grup memeliler için (yaban domuzu) başlangıç tarihinin 13.08.2016, bitiş tarihinin 26.02.2017 olarak av yaban hayatı yasası gereği belirlendiğini söyledi.

Av sporuna gönül verenleri tebrik eden Başkan Demir, avcılığın en güzel yanlarından birisinin doğanın güzelliğini seyredip, havasını teneffüs etmek olduğunu söyledi.

Avcılıkta güvenliğin ön plana alınması gerektiğini, sevgi saygı ve dostluk çerçevesinde yapılması gerektiğini, çok vurma yarışmasına girilmemesi gerektiğini ifade eden Demir, “Çünkü avcı dostlarımızı kim daha çok vuracak diye rakip olarak görürsek alacağımız keyif kıskançlık sinire dönüşür. Avlanan avdan alınan haz, keyif düşer ve hırsın getireceği heyecan ve acelelik kaza yapma riskini de artıracaktır. Bu manada gerçek avcı vurduğu av sayısıyla övünmez. Daha çok vurma hevesinde olan avcı başlamadan avcılık ilklerini ihlal etmiş olur. Avcı mert olup paylaşmayı bilmelidir. Ben vurmazsam başkaları vuracak, düşünce iradesine yenik düşmemelidir. Bugün hepsini yok edersek yarın sen ve torunların avlaktan boş döneceğini unutmamalıdır” dedi.

Başkan Demir, bir kanaat önderi olarak avcı dostlarına özellikle bir bilgi paylaşımında bulundu: “Yıllarca birlikte ava gittiğiniz köpeğiniz haylamasa bile ölene dek onu bakacağınızı kabul ediniz. Bilindiği gibi 12 yaş av köpekleri için artık ömrün son 1 veya 2 yılı olarak kabul edilir. Av köpeklerinizin genel anlamda hiçte “ rahat” içinde olmadığı ülkemizde avcıların köpeklerine olan sevgisi ve sorumluluğu takdire şayan olmalıdır. Hayvan sevgisi terkedilmiş köpeklere sahip suretiyle mümkün olur. Ülkemiz av köpekleri özellikle “sorumsuz avcılardan” eziyet görür dövülür kakılır hatta öldürülüyor, ter ediliyor. Köpeklerine çok iyi bakan ve onları seven avcıların “ köpeklerine eziyet makinası “ olan “ avcılar” da var. Birleşmiş milletler hayvan hakları Evrensel Bildirisi’ nin 6. Maddesinde, Bir hayvanın terk edilmesi “ acımasız ve aşağılıktır “ bir hareket olarak tanımlanır. Ülkemizde her yıl bu tanımlamaya giren çok sayıda “ terk etme “ olayı yaşanıyor.Değerli avcı dostlarım bu manada yıllardır yanınızda beraber avlandığınız köpeğinize sahip çıkınız. Köpeğinizin aktif olduğu zamanları unutmayınız. O zaman gözünüze ne kadar büyükse coğrafi bölge şartlarından veya yaşlanmadan mütevellit hep aynı performansı sergileyemeyebilir. Ama yine sahibi tarafından sevildiğini bilmeli, küstürülmemelidir. Bizlerde aynı keza her yerde ve her zaman aynı performansı gösterebiliyor muyuz. Siz siz olun köpeğinizi terk etmeyiniz.”

“Hobi için yaban hayatı ve av geleceğini yok etmeyelim” çağrısında bulunan Demir, “Hayvan haklarının güvence altına alınmasını zorunluluk olmadan bir hayvanın öldürülmesi yaşama karşı suçtur. Hayvanları savunma ve koruma kuruluşları hükümet düzeyinde temsil olmalı hayvan hakları da insan hakları gibi yasayla korunmaktadır. Fiil ehliyetine sahip bulunan ve derneğimiz amacı ve ilkelerini benimseyerek bu doğrultuda çalışmayı kabul eden ve 4915 sayılı kara avcılığı kanun hükmündeki mevzuatların öngördüğü koşullarını taşıyan yönetim kurulumuzun uygun göreceği avcı kursu eğitimini almış gerçek kişi derneğimize üye olma hakkına sahiptir. Ancak Türkiye de yerleşme hakkına sahip olması gerekir. Onursal üyelik için bu koşul aranmaz” diye konuştu.

Sürdürülebilir bir av yönetiminin av ve yaban hayatının kontrollü ve bilinçli olarak yürütülmesi için tüm paydaşlarla ortak olarak hareket edilmesi ile amacına ulaşabileceğinin altını çizen Demir, aksi halde sürdürebilirliğin kavramının ortadan kalkacağını, av bulmak için sadece paydaşlarla birbirlerinin yüzüne bakmakla yetineceklerini söyledi.

Gümüşhane’de açılan avcı eğitim kurslarının, maksadı av ve yaban hayatının korunması ve geliştirilmesi olan ve bu alanda faaliyet gösteren vakıf, dernek veya bunların oluşturduğu federasyon ve konfederasyon gibi sivil toplum kuruluşlarının özverisiyle Avcı Dernek Başkanlığı bünyesinde avcı kursiyer alt yapı potansiyelini oluşturarak ilgili kurumlarla koordineli işbirliğini sağlamak suretiyle periyodik aralıklarla sunulduğunu ifade eden Demir, “Milli Parklar Şubesi bünyesinde Avcı Eğitimi alan dernek üyelerimizin bazı müdahil olduğu konular oluşturulduğunu ifade ediyorlar. Gönüllü hizmet veren derneklerle rekabetli bir tutum içerisindeymiş gibi bir imajın yansıtılması kursiyerler tarafından gözlenmesi yanlıştır. Doğru olanı usul ve yasaların hareketle avcı kursiyerler alanlarında sosyalleştirilerek bilgilendirilmelidir. Eğitimciler uzmanlık alanı çerçevesinde ders vermelidir. . Yılların verdiği bilgi ve birikim blokuyla STK, kamunun bir ayağı olması hasebiyle sadece duygu ve düşüncelerini önerir. İmkanları dahilinde çalışmalara katılır kamuda uygulamakla yükümlüdür. 4915 Sayılı Kara avcılığı Kanun ve mevzuatında Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünün “ Madde 6-Şube Müdürlüğü, Faaliyet alanına giren İl ve ilçelerdeki Avcı dernekleri ve yaban hayatıyla ilgili mevcut gönüllü kuruluşlar ile işbirliği içerisinde, avcı potansiyelini ve özel avcı eğitim kurslarını dikkate alarak kursları planlar. Kurslarla ilgili duyurular Şube Müdürlüğü ve dernekler tarafından yapıldığı gibi Merkez Müdürlerince de yapılır. MADDE 7- Kurslar en az 12 kursiyerin müracaatı ile açılır ve 1 sınıftaki toplam kursiyer sayısı 40 kişiden fazla olamaz. Çevre şartları zorunlu haller, imkanlar, fiziki şartlar ve hususlar dikkate alınarak bu sayı mülki amirin onayı ile 8 kişiye kadar indirilebilir.

Türk Vatandaşlığı kanununun 28. Maddesi kapsamında belge sahibi kişilerden 1 – 4 adet vesikalık fotoğraf, 2 - Kimlik Belgesi sureti, 3 – Öğrenim Belgesi veya onaylı sureti, 4 – İkametgah Belgesi, 5 – Saymanlık hesabı Katılım Tahsilat Dekontu kursa katılım için talep edilmektedir.

Avcılık kursu Türkiye genelinde avcılık faaliyeti gösterebilmek için gerekli olan avlanma belgesinin birinci aşamasıdır. Avlanma ruhsatı almak için tüm avcıların kursa katılıp sertifika almaları gerekmektedir. Avcılık sertifikası eğitim programın içeriğini, eğitim konularını, süresini ve kurs hakkındaki detaylı bilgiyi buradan edinebilirsiniz. Avcılık ve atıcılık belgesi ( avcılık sertifikası ) olmadan avlanmak yasaktır. Küçük hobilerinizden dolayı suçlu duruma düşmemek için en yakın Halk Eğitim Merkezine, Milli Parklar Şube Müdürlüğüne veya Avcı Derneği kursumuza başvurabilirsiniz.

Avcı kurs eğitim programının amacı:

•    Avcı eğitiminin ülke ekonomisi açısından önemini kavramalarını
•    Avcı eğitiminin gereğine inanmalarını
•    Avcı eğitiminin çevre bilimi açısından önemini kavramalarını
•    Avcılığın özünü kavramanın gereğine inanmaları
•    Yurdumuzdaki avcıların sorunlarını araştırarak çözüm önerileri geliştirmelerini
•    Avlanmada kendini ve doğayı korumaya yönelik bilgileri edinmenin önemine inanmalarını amaçlamaktadır.

Avcı Kursu sertifikası: Eğitimin sonunda kurs merkezimizde Milli Eğitim Müdürlüğü temsilcileri gözetiminde yapılan sertifika programımız toplam 32 saat olup 8 günde verilmektedir. Eğitim sonucunda hazırlanan sorular en makul bir seviyede % 90 mantığa dayalı olduğu için sınavı rahatlıkla başarabilirsiniz. Başkan Demir Ama önemli olan sınav değil her türlü yasal ve etik kurala saygı göstererek hem kendi hem de çevrenizdeki arkadaşların güvenini kazanmaktır dedi. Sertifika sınavına katılan kursiyerler 100 puan üzerinden 60 puan ve üzeri puanlar aldığında başarılı olarak sayılır ve hazırlanan sertifikalar Merkez Halk Eğitim Müdürlüğü ve Milli Parklar Şubesince onaylandıktan sonra kursiyerlere teslim edilir. Verilen bu sertifikalar tüm Türkiye de geçerlidir. Özel kurumların ve Devlet kurumlarının kabul etmesi zorunludur.
Güncelleme Tarihi: 17 Ağustos 2016, 14:30
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER