Gümüşhane’de çarpık yapılaşmanın olumsuz sonuçlarının ciddi olarak hissedilmeye başlandığını kaydeden Ağaç, ülkenin iklim kuşağındaki değişikliğe de dikkati çekerek “Bu yağışlar sonucu çok uzun zamandır görmediğimiz su baskını, sel ve heyelan olayları görülecek. Bu konu bizi çok ciddi olarak ilgilendiriyor. Yağışların uzun süredir bu denli etkili olmaması, ilimizde pek çok dere yatağının kuru dere olarak değerlendirilmesi yanılgısını yarattı. 1983 den beri belediye yönetimleri, imara kapalı olması ve ıslah edilmesi gerekli dere yataklarını ya imara açtılar ya da açılmasına göz yumdular. Geçen dönem ızgaralı kanal sistemi ile yapılan göstermelik dere ıslah çalışmaları tamamı ile göz boyamadır. Bu yapılar ciddi bir su baskınında hiç bir işe yaramaz” dedi.
Pazaryeri yapılan alanın dere yatağı olduğunu, olası şiddetli su baskınlarına maruz kalabileceğini kaydeden Ağaç, “Bir başka yanlış da; pazar yeri için yapılması gereken fore-kazık sistemi sadece küçük bir bölüme yapılmış. Şimdi şu soruları soralım: Neden bu fore Kazık sistemleri çepe çevre tüm inşaat alanını kaplayacak kadar yapılmadı? Yüklenici firma neden taşeron kullanıyor? Belediye neden gözetim ve denetim sorumluluğunu yerine getirmiyor? Dere yatağına yapılmış binalara veya yapılmakta olan bina ve yapılara neden tedbir alınmıyor? Tedbir almak için birilerinin ölmesi mi gerekiyor? Yolları kapamak, evleri mühürlemek, insanlara evlerinize girmeyin demek çözüm mü? Kıbrıs çarşısındaki proje bu hali ile felakete kesin davetiyedir. Şimdiden ikaz ediyoruz” diye konuştu.
Değişen iklim koşullarına bir an önce adapte olunması gerektiğini dile getiren Ağaç, şöyle konuştu: “Felaket geliyorum diyor. Yarın oluşabilecek bir felakette kimse sorumluktan kurtulamaz. Artık kişisel rant hesaplarını bir kenara bırakıp bu şehrin geleceğini bilimsel bir yaklaşım ile kurtarmanın yol ve yöntemlerini bulmak; sorumluların yani Belediyenin asli ve vazgeçilmez görevidir. Araç trafiğinin ve park yeri düzensizliğinin hat safhaya ulaştığı, insanların yürüyecek yer bulmakta bile güçlük çektiği ilimizde, çocuklara bisiklet dağıtılması tam bir sorumsuzluk ve tribün şovudur.”
TÜRK BAYRAKLARININ DEĞİŞİMİ
Ağaç, şehrin bazı noktalarına dikili Türk Bayramlarının içler acısı halde olduğunu ifade ederek, “Mezirede ve Bağlarbaşındaki direklere asılı Türk Bayraklarımız lime lime olmuş durumda. Yahu bunları gözünüz görmüyor mu? Paranız yoksa biz hediye ederiz. İkide bir rüzgardan yırtılıyor bahanesi olamaz, gerekirse her hafta değiştireceksiniz. Yoksa direkleri kaldırın. Türk bayrağını öyle perişan bir şekilde direklerde dalgalanmaya bırakmaya hakkınız yok” ifadelerini kullandı.
Güncelleme Tarihi: 11 Temmuz 2016, 22:45