Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinde şeker pancarı hasadı sıkıntılı başladı. Üreticilerin birçoğu firmanın sürekli yüksek oranda fire vermesi nedeniyle daha pancar ekmeyeceklerini söyledi.
Kelkit havzasında şeker pancarı hasadı başladı. Üreticinin ekonomik durumuna göre kimisinin makineyle söktüğü kimisinin de aile bireyleri ve işçi yardımıyla elle söküm yaptığı şeker pancarında üreticiler oldukça dertli.
Geçtiğimiz yıllarda yapılan özelleştirme sonucu devletin elinden özel sektöre geçen şeker pancarı alımında üreticiler devlet döneminde yüzde 8-9 civarında olan fire oranının özele geçtikten sonra 30-38 arasında olmasından şikayetçi.
Birçok üretici çektikleri çileyi geçtiklerini, gübre parasını bile bu fire yüzünden ödeyemeyecek duruma geldiklerini belirterek bundan sonra daha şeker pancarı ekmeyi düşünmediklerini söyledi.
İlçeye bağlı Aksöğüt köyünde 50 dönüm alanda şeker pancarı eken Doğan Yüce, kiraladığı makine yardımıyla pancarı tarladan çıkarırken fire nedeniyle borçları nasıl ödeyeceklerini düşündüklerini söyledi.
İlgili firmanın ürünlerinde yüzde 38’e kadar fire verdiğini ve bunu bir türlü anlayamadıklarını, bu sorunu da aşamadıklarını ifade eden Yüce, başka alıcısı olmadığı için adeta bu firmaya mahkum edildiklerini söyledi.
“Türkiye’nin her yerinde aynı sıkıntı var”
Borçlarını, aldıkları avansı geriye nasıl ödeyeceklerinin hesabını yaptıklarını dile getiren Yüce, “Sıkıntımız fire. Firma bizim ürünlerimizde yüzde 38’e kadar fire veriyor. Şu üründen nasıl yüzde 38 fire çıkarıyorsa hayretle karşılıyoruz. Pancarın yüzde 38’i çamur diyor. Eskiden devletteyken bizim firelerimiz 8-9’u yukarı geçmiyordu. Şimdi 28, 31,38 arasında geziyor. Bunu fişlerle ispat edebilirim. Bunun başka alıcısı da olmadığı için bu duruma bizi mecbur tutuyorlar. Benim ektiğim pancara ortak gibi. Firma sen her türlü pisliğini çekeceksin, yarısı sana yarısı bana diyor. Bunun çözümü devletin bunların elinden bu işi alıp bizi kurtarması. Türkiye’nin her yerinde aynı” dedi.
“Şeytana uyar ekerim diye ekmemek için şimdiden tarlaları kiraya verdim”
Sezon boyunca kendisinin, çoluk çocuğunun çilesini bir kenara attığını sadece borçlarını nasıl ödeyeceğini düşündüğünü kaydeden Yüce, “Ben zarar ettim. Onların verdiği gübre ve avansı nasıl karşılayacağım onu düşünüyorum. 50 dönüm ektim. Bırakacağım. Bu sene bu tarlaları kiraya verdim sadece şeytana uyar ekerim diye şimdiden kiraya verdim ekmemek için” diye konuştu.
“Babam 10 dönüm şeker pancarıyla 5 evladını büyüttü, ben 50 dönümle borçlarımı ödeyemiyorum”
Babasının 10 dönüm tarlaya şeker pancarı ektiğini ve 5 kardeşiyle birlikte kendilerini büyüttüğünü hatırlatan Yüce, “Babam 10 dönüm pancar ekerdi devletin elindeyken. Biz bu pancarla babam bizim düğünümüzü, askerliğimizi yaptı. 10 dönüm pancarla yaptı bu işlerin hepsini. Şimdi de ben 50 dönüm ektim ve borcumu nasıl ödeyeceğimi düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“Kadınların çileleri çok bu işte”
Pancar tarlasında işçi olarak çalışan 65 yaşındaki Hatice Tunç ise erkeklerin çatalla tek tek söktüğü pancarları kadınların da toplayıp kestiklerini anlatarak, “Tek tek tarladan çıkarıyoruz. Pancar çok zor bir iş. Sabaları soğuktan ayaklarımız ısınmıyor. Zaten özelleştirdiler şirket zorluk çıkarıyor. Avansı eksik veriyorlar, sürekli bahanelerle şu olmadı, bu olmadı diyorlar. Kadınların çileleri çok bu işte. Verdikleri para da çerez parası. Fireyi çok veriyorlar” dedi.