Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Hasan Örücü ve Öğretim Görevlisi Süleyman Kandemir'in katılımıyla gerçekleşen seminer Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü konferans salonunda gerçekleştirildi.
Büyük ilgi gören seminerde Öğretim Görevlisi Süleyman Kandemir, katılımcılara aile içi ilişkilerin hukuki boyutu, evlilik ve boşanma süreçleriyle birlikte miras, velayet, nafaka gibi önemli hukuki konuları ele aldı, aile hukukundaki güncel yasal düzenlemeleri ve mahkeme kararlarını da paylaşarak katılımcılarla interaktif bir sunum gerçekleştirdi.
“Geleceğimizin teminatı, sağlam aile yapısının korunmasına bağlıdır”
Kandemir, "Milletler kendi düzenlerini kurarken, başka milletlerin düzenlerini körü körüne taklit etmemeleri gerektiği gibi, Türk milletinin kadim geleneğine uygun kurallar da benzer bir anlayışla ele alınmalıdır. Aile hukuku da yeniden değerlendirilmeli ve toplumsal yapıya uygun olmayan kurallar yerine uygun olanlar belirlenmelidir. Geleceğimizin teminatı, sağlam aile yapısının korunmasına bağlıdır. Başka bir deyişle, aile medeniyetinden medeni aileye geçişte kaybettiklerimizi telafi edip yeniden kazanmak, geleceğimizi güvence altına almak için gereklidir. Günümüzde attığımız adımlar, geleceğimizi şekillendirirken, aileye yönelik doğru düzenlemelerin önemi büyüktür" dedi.
“Devletin korunması için aile korunmalı”
Devletlerin bekası için zorunlu hususlardan birinin ailenin korunması olduğunu dile getiren Kandemir, ailenin yok olmasının bir müddet sonra devletlerin de yok olmasına neden olacağını, çünkü insan eğitiminin, devlete sadakat ve millete bağlılığın aile kurumu üzerinden gerçekleştiğini ifade etti. Kandemir, aile konusunda bütün kurumların işbirliği içinde hareket etmesinin ailenin asıl ve asil konumuna yeniden ulaşmasına büyük katkı sunacağını sözlerine ekledi.
Öğretim Görevlisi Dr. Hasan Örücü de aile psikolojisi üzerine yaptığı sunumuyla katılımcılara aile ilişkileri ve psikolojik dinamikleri konusuna değindi, aile yapısının önemi ve aile içi iletişimin güçlendirilmesi konularında değerli ipuçları sundu.
“Hem aile içinde hem de toplumda huzur için bireysel iyilik halimizi artırmak hayati öneme sahiptir”
Ailenin en güçlü başa çıkma mekanizmasının kendi yapısında yattığını ve bu yapının güçlendirilmesi gerekli olduğunun altını çizen Örücü, “Aile sorunlarına odaklanmak yerine, aileyi bir bütün olarak ele almak ve asıl değerin o yapının kendisi olduğunu vurgulamak önemlidir. Toplumda her bireyin iyilik düzeyini artırılması, aile kurumuna büyük bir katkı sunacaktır. Bu şekilde, aile kurumu menfaat beklentisi olmadan, hesapsız ve koşulsuz olarak kendimiz olabileceğimiz bir yuvaya dönüşecek, içtenlikle duygularımızı paylaşıp hayatın zorluklarıyla başa çıkma enerjisini buradan almış olacağız. Aile, fırtınalı denizlerden kaçıp sığındığımız bir liman, ruhumuzu ve bedenimizi koruyan manevi bir kalkan haline gelecektir. Ancak bu limanda huzur bulamayanlar, iş arkadaşlarına, okul arkadaşlarına veya çalışanlarına olumlu etkide bulunma şansını kaybedebilirler. Dolayısıyla hem aile içinde hem de toplumda huzur için bireysel iyilik halimizi artırmak hayati öneme sahiptir. Aileye yaklaşım ilkelerimizi kadim kültürümüze dayandırmalı ve batıdan alınan kavramları kendi kültürel değerlerimizle yeniden şekillendirmeliyiz. Sağlam bir aile yapısı ve denge, aile üyelerinin ruh sağlığı ve mutluluğuna büyük bir katkı sunacak olup, sevgi, saygı ve adalet gibi kavramlar ilişkilerimizde bir nakış gibi işlenmeleridir. Çünkü bu değerler, bireysel ve toplumsal gelişimin temel dinamikleridir” diyerek ailede ve bireyde kaybolan dengeyi yeniden tesis etmenin psikolojik temellerine değindi.
Katılımcıların yoğun ilgisiyle gerçekleşen etkinlik, aile yapısının önemi üzerine farkındalık oluşturmak adına önemli bir adım olurken kurum yetkilileri paylaşmış oldukları bilgilerden dolayı Öğretim Görevlisi Dr. Hasan Örücü ile Öğretim Görevlisi Süleyman Kandemir’e teşekkür etti.