TEMA Vakfı Gümüşhane Temsilciliği, Gümüşhane’nin Torul ilçesine bağlı Güvemli köyünde yapılacak olan maden arama faaliyetiyle ilgili bir açıklama yaptı.
TEMA Vakfı Gümüşhane Temsilcisi Yusuf Oral, Torul ilçesine bağlı Güvemli köyünde yapılacak 200 sondaj için verilen ÇED gerekli değil kararını eleştirerek, kararda belirtilenlerin aksini tek tek ispat etti ve ÇED raporunun düzeltilerek bu yanlıştan geri dönülmesini istedi.
Oral’ın açıklaması şu şekilde:
Son yıllarda ülkemizde artan madencilik faaliyetlerinin çevresel etkilerinden dolayı en çok zarar gören illerden birisi kuşkusuz Gümüşhane'dir. İlimizde insan yaşamı olan birçok yerde maden sahaları oluşturulmuştur. En tehlikeli durum ise çıkarılan cevherlerin kimyasal maddeler kullanmak kaydı ile ayrıştırılmasıdır. Sadece Gümüşhane il sınırları içerisinde 3 adet atık barajı bulunmakta ve hepsi dolu kapasiteye ulaştığı için yenileri yapılmak istenmektedir.
Son günlerde gündemimizde olan ve madenciliğe feda edilmek istenilen sıradaki kurban Torul Güvemli Köyü 'dür. Güvemli Köyü eşsiz doğası ve kültürel yapısı ile çok özel bir statüye sahiptir. Güvemli Köyü yeşili, coşku ile çağlayan dereleri, su değirmenleri, tarihi camileri, kiliseleri, köprüleri ile görülmeye değer niteliktedir.
“GÜMÜŞHANE'DEKİ İLGİLİ TÜM KURUMLARIMIZI BU KONUDA HASSAS DAVRANMAYA DAVET EDİYORUZ”
Güvemli Köyünde bir maden şirketi tarafından maden araması yapmak için ÇED ( Çevresel Etki Değerlendirme) süreci başlatılmış olup ilgili kurum'dan ÇED gerekli değildir kararı verilmiştir. Bakıldığında mevzuat gereği ÇED gerekli değildir kararı verilebilir. Fakat düzenlenen ÇED tanıtım dosyasında eksik ve yanlış bilgiler bulunmaktadır. İlgili kurumlarının bir müşavir firma yada maden firmasının eksik ve hatalı beyanlarını ilgi tutarak böyle bir karar vermesi talihsiz bir durumdur. Bizim güvencemiz ne ÇED raporlarını Ankara da masa başında uydu görüntüleri ile hazırlayan müşavir firmalardır, ne de Gümüşhane yi artık yaşanılmaz hale getiren maden firmalarıdır. Bizim tek güvencemiz kamu kurumları ve idarecilerimizdir. Gümüşhane'deki ilgili tüm kurumlarımızı bu konuda hassas davranmaya davet ediyoruz. Çünkü yapacakları en ufak ihmal geri dönüşü olmayan doğa tahribatlarına ve en önemlisi insan sağlığını etkileyecek boyutlara ulaşacaktır.
“200 SONDAJ YAPILACAK YER İÇİN BİZE 15-20 YAPACAĞIZ DİYEREK DALGA GEÇİYORLAR”
İlgili ÇED tanıtım dosyasında toplamda 200 adet sondaj yapılacağı belirtilmiştir. Bu 200 adet sondajın 19 tanesi şahıs arazisinde 181 tanesi de orman arazisinde bulunmaktadır. İlgili firma ile yaptığımız görüşmelerde firma yetkililerinin '' raporda 200 adet ama biz 15-20 adet yapacağız'' demesi ne kadar gayriciddi olduklarını göstermektedir.
Bu 200 adet sondaj noktasına ulaşmak için yapılacak olan yol çalışmalarının tamamına yakını orman arazisinde olup ÇED tanıtım dosyasında içerisinde 10 km yi aşan mevcut ulaşım yolları dışında yol yapılması planlandığı belirtilmiştir. Yapılacak olan tahribat bu kadar fazla iken İl orman İşletmesinin verdiği olumlu görüş düşündürücüdür.
ÇED tanıtım dosyasının 49. sayfasında ''ülkemiz mevzuatı gereğince korunması gerekli alanlar'' ile ilgili birtakım bilgiler bulunmaktadır. Fakat ÇED raporunu hazırlayan firma mesnetsiz ve doğru'dan uzak bilgilerin bulunduğu dosya ile açıkça devlet kurumunu yanlışa yöneltmiş durumdadır. İlgili kurumların dosyada verilen bilgileri sorgulamamış olması da yanlışın perçinleştirilmesinde bir adım daha atılmasına neden olmuştur.
“RUHSAT SAHASI İÇİNDE TESCİLLİ 4 TARİHİ ESER VAR AMA RAPORDA YOK DENMİŞ”
İlgili ÇED tanıtım dosyasında '' proje alanı içerisinde Kültür Varlıkları, Tabiat Varlıkları, Sit Alanları ve Koruma Alanları olarak tanımlanan alanlardan hiçbirisi bulunmamaktadır'' denilmektedir.
Fakat maden araması yapılacak olan ruhsat sahası içerisinde 29.03.2007-1047 tescil tarih ve sayısı ile tescillenen Baş Haviyana Mahallesinde bir cami, yine aynı tarih ve sayı numarası ile tescillenen Haviyana mahallesi kilisesi ile Vartli Kilisesi ve yine aynı tarih ve sayı numarası ile tescillenen Kirazlık Mahallesinde bir Şapel (dua yeri) bulunmaktadır. Bu alanlar hem ülkemizdeki koruma mevzuatları gereği hem de dosyada da belirtildiği gibi Ülkemizin taraf olduğu Uluslararası sözleşmeler gereği de korunması gereken alanlardır. Peki bu varlıkların yok gibi gösterilmesinin altında yatan sebep nedir? Maalesef yok gibi gösterilmektedir çünkü bu varlıkların o sahada olduğundan bahsetmek o ÇED raporunun onaylanmaması anlamını taşımaktadır. Bu aslında Gümüşhane ile beraber Ülkemizin sorunudur.
“GÜVEMLİ DERESİ KIRMIZI BENEKLİ ALABALIK DOĞAL ÜREME SAHASIDIR”
Yine dosyada tarım alanının olmadığı, tarımsal faaliyetlerin yapılmadığı, su ürünleri tesislerinin bulunmadığından ve su ürünlerinin doğal üreme alanlarının bulunmadığı yazılmıştır. Bu bilginin aksine bölgede bir çok insan yaşamsal faaliyetlerini köyünde yaptığı tarım sayesinde yürütmektedir. Köyde aktif durumda olan bir tarihi su değirmeni bulunmakta ve tarım alanlarında yetişen hasadın öğütülmesi için çalıştırılmaktadır. Güvemli köyünde yaygın olarak arıcılık faaliyetleri de yapılmakta ve hem bal kalitesi hem de bal verimi olarak iyi durumda olup arıcılık bir çok ailenin geçim kaynağı durumundadır. Güvemli köyünde yaşayan nüfusun büyük bir bölümü büyükbaş hayvancılık yapmakta ve tarımsal üretime katkı sağlamaktadır. Güvemli köyünde sayısız meyve ve ceviz bahçeleri bulunmaktadır. Proje alanı içerisinde alabalık üretim tesisi ve çiftliği bulunmaktadır. Bunun yanı sıra proje alanı Güvemli deresinin kaynağına yakın olup kırmızı benekli alabalığın doğal üreme sahasıdır.
“PROJE ALANINDA YÜZLERCE CANLI TÜRÜ YAŞAM ORTAMI VAR”
Artabel Tabiat Parkı eteklerinde bulunan ve buradan beslenen bu bölge fauna ve florası ile ilimizin en zengin alanlarından birisi olarak nitelendirilebileceği gibi Artabel Tabiat Parkındaki yaban hayatının kış dönemindeki korunma alanıdır. Proje alanının Artabel Tabiat Parkına kuş uçuşu mesafesi 10 km olup gerçekleşmesi durumunda uzun vadede Tabiat Parkının olumsuz yönde etkilenmesi söz konusu olacaktır. ÇED tanıtım dosyasında Artabel Tabiat Parkı İle ilgili herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Vadide başta su samuru (lutra lutra), dağ keçisi, boz ayı, vaşak, su faresi, su yılanı, kırmızı benekli alabalık ve yüzü aşkın kelebek türü olmak üzere yüzlerce canlı türü yaşamaktadır. Bu canlı türlerinin ve yaşam ortamlarının RG Tarihi: 20.02.1984-No: 18318 Sözleşmenin Kabul Tarihi ve Yeri: 19.09.1979, Bern AVRUPANIN YABAN HAYATI VE YAŞAMA ORTAMLARINI KORUMA SÖZLEŞMESİ gereği korunması gerekmektedir. Projenin gerçekleşmesi durumunda son derece önemli olan bu canlı türleri zarar görecek ve uluslararası bir sözleşmeye aykırı bir durum söz konusu olacaktır
“KAYNAK SULARI DA PROJE ALANI İÇİNDE”
Güvemli Köyü kaynak sularının tamamı da proje alanı içerisinde olup yine ÇED tanıtım dosyasında herhangi bir su kaynağının olmadığı yazılmıştır. Yani proje alanı içerisinde Güvemli köyünde ki kış aylarında 205 kişi olan fakat yaz aylarında bini kişiyi aşan nüfus hiçe sayılmıştır.
“GÜVEMLİ KÖYÜ O KÖYDE YAŞAYANLARIN YAŞAM ALANIDIR”
Köylülerin tamamına yakınının böyle bir projeyi köylerinde asla istememeleri bizim duyduğumuz endişelere paralel olarak köylülerin duyduğu endişeyi de göstermektedir. Güvemli köyü o köyde yaşayanların yaşam alanıdır. Yaşadıkları toprakları savunmaları Anayasal haklarıdır. Yaptığımız görüşmelerde bu haklarını her türlü hukuki zeminde savunacaklarını beyan etmiştirler. Biz TEMA Vakfı Gümüşhane Temsilciliği olarak her karışı ayrı bir doğa harikası olan ve yüzlerce yıllık kültürü yansıtan Güvemli köyünün, böylesine içerisinde insan olmayan bir proje ile katledilmesine izin vermeyeceğimizi belirtmek isteriz.
“BU ŞEHRİN DOĞAL KAYNAKLARI BU ŞEHRİN İSTİHDAM SORUNUNUN KÖKTEN ÇÖZÜLMESİNE YETERLİ OLACAKTIR”
Tüm Gümüşhane halkını ilimizde yapılan ve yapılması planlanan madencilik faaliyetlerine karşı duyarlı olmaya davet ediyoruz. Unutulmamalıdır ki bu şehrin doğal kaynakları bu şehrin istihdam sorununun kökten çözülmesine yeterli olacaktır. Şehrimizin doğal kaynakları: kuşburnu, pestil köme, Gümüşhane elması, onlarca endemik bitki ve hayvan türleri, tarihi doku ve doğal güzelliklerimizdir. Tonlarca Kimyasal kullanılarak yapılan madencilik üretimi asla doğal kaynak değildir.
“İZİN VERİLEN ALANDA 4 TESCİLLİ KÜLTÜR VARLIĞI VAR, YÜZDE 90’I DA ORMAN”
Şehrimizin adının doğa ve kültür Turizmi ile anıldığı bu günlerde kültür varlıklarını ve doğal örtüyü tehdit eden bu ve benzeri projelere karşı bir duruş sergilenmelidir. Özelliklede bu projede proje alanı içerisinde bulunan dört adet kültür varlığının korunması için Gümüşhane İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünün harekete geçmesi gerektiği düşüncesindeyiz. Bunun yanı sıra %90 'ı orman alanında olan sondaj kuyuları için yapılacak olan orman katliamına karşı Gümüşhane Orman İşletme İl Müdürlüğünün ve Trabzon Orman Bölge Müdürlüğünün engel olması gerektiği düşüncesindeyiz.
“DEVLET KURUMLARIMIZ DIŞINDA BİR GÜVENCEMİZ YOKTUR”
Gümüşhane Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü 'nün de ÇED raporundaki bu tutarsızlıkların düzeltilmesi için çalışma başlatması gerektiğini düşünmekteyiz. Devlet kurumlarımız dışında bir güvencemiz yoktur. Bilinmelidir ki bu topraklar kurumlarımızdaki ilgili kişilere gelecek nesillerimizin emanettir.”
Güncelleme Tarihi: 24 Mayıs 2015, 17:53
TEMA Vakfı Gümüşhane Temsilcisi Yusuf Oral, Torul ilçesine bağlı Güvemli köyünde yapılacak 200 sondaj için verilen ÇED gerekli değil kararını eleştirerek, kararda belirtilenlerin aksini tek tek ispat etti ve ÇED raporunun düzeltilerek bu yanlıştan geri dönülmesini istedi.
Oral’ın açıklaması şu şekilde:
Son yıllarda ülkemizde artan madencilik faaliyetlerinin çevresel etkilerinden dolayı en çok zarar gören illerden birisi kuşkusuz Gümüşhane'dir. İlimizde insan yaşamı olan birçok yerde maden sahaları oluşturulmuştur. En tehlikeli durum ise çıkarılan cevherlerin kimyasal maddeler kullanmak kaydı ile ayrıştırılmasıdır. Sadece Gümüşhane il sınırları içerisinde 3 adet atık barajı bulunmakta ve hepsi dolu kapasiteye ulaştığı için yenileri yapılmak istenmektedir.
Son günlerde gündemimizde olan ve madenciliğe feda edilmek istenilen sıradaki kurban Torul Güvemli Köyü 'dür. Güvemli Köyü eşsiz doğası ve kültürel yapısı ile çok özel bir statüye sahiptir. Güvemli Köyü yeşili, coşku ile çağlayan dereleri, su değirmenleri, tarihi camileri, kiliseleri, köprüleri ile görülmeye değer niteliktedir.
“GÜMÜŞHANE'DEKİ İLGİLİ TÜM KURUMLARIMIZI BU KONUDA HASSAS DAVRANMAYA DAVET EDİYORUZ”
Güvemli Köyünde bir maden şirketi tarafından maden araması yapmak için ÇED ( Çevresel Etki Değerlendirme) süreci başlatılmış olup ilgili kurum'dan ÇED gerekli değildir kararı verilmiştir. Bakıldığında mevzuat gereği ÇED gerekli değildir kararı verilebilir. Fakat düzenlenen ÇED tanıtım dosyasında eksik ve yanlış bilgiler bulunmaktadır. İlgili kurumlarının bir müşavir firma yada maden firmasının eksik ve hatalı beyanlarını ilgi tutarak böyle bir karar vermesi talihsiz bir durumdur. Bizim güvencemiz ne ÇED raporlarını Ankara da masa başında uydu görüntüleri ile hazırlayan müşavir firmalardır, ne de Gümüşhane yi artık yaşanılmaz hale getiren maden firmalarıdır. Bizim tek güvencemiz kamu kurumları ve idarecilerimizdir. Gümüşhane'deki ilgili tüm kurumlarımızı bu konuda hassas davranmaya davet ediyoruz. Çünkü yapacakları en ufak ihmal geri dönüşü olmayan doğa tahribatlarına ve en önemlisi insan sağlığını etkileyecek boyutlara ulaşacaktır.
“200 SONDAJ YAPILACAK YER İÇİN BİZE 15-20 YAPACAĞIZ DİYEREK DALGA GEÇİYORLAR”
İlgili ÇED tanıtım dosyasında toplamda 200 adet sondaj yapılacağı belirtilmiştir. Bu 200 adet sondajın 19 tanesi şahıs arazisinde 181 tanesi de orman arazisinde bulunmaktadır. İlgili firma ile yaptığımız görüşmelerde firma yetkililerinin '' raporda 200 adet ama biz 15-20 adet yapacağız'' demesi ne kadar gayriciddi olduklarını göstermektedir.
Bu 200 adet sondaj noktasına ulaşmak için yapılacak olan yol çalışmalarının tamamına yakını orman arazisinde olup ÇED tanıtım dosyasında içerisinde 10 km yi aşan mevcut ulaşım yolları dışında yol yapılması planlandığı belirtilmiştir. Yapılacak olan tahribat bu kadar fazla iken İl orman İşletmesinin verdiği olumlu görüş düşündürücüdür.
ÇED tanıtım dosyasının 49. sayfasında ''ülkemiz mevzuatı gereğince korunması gerekli alanlar'' ile ilgili birtakım bilgiler bulunmaktadır. Fakat ÇED raporunu hazırlayan firma mesnetsiz ve doğru'dan uzak bilgilerin bulunduğu dosya ile açıkça devlet kurumunu yanlışa yöneltmiş durumdadır. İlgili kurumların dosyada verilen bilgileri sorgulamamış olması da yanlışın perçinleştirilmesinde bir adım daha atılmasına neden olmuştur.
“RUHSAT SAHASI İÇİNDE TESCİLLİ 4 TARİHİ ESER VAR AMA RAPORDA YOK DENMİŞ”
İlgili ÇED tanıtım dosyasında '' proje alanı içerisinde Kültür Varlıkları, Tabiat Varlıkları, Sit Alanları ve Koruma Alanları olarak tanımlanan alanlardan hiçbirisi bulunmamaktadır'' denilmektedir.
Fakat maden araması yapılacak olan ruhsat sahası içerisinde 29.03.2007-1047 tescil tarih ve sayısı ile tescillenen Baş Haviyana Mahallesinde bir cami, yine aynı tarih ve sayı numarası ile tescillenen Haviyana mahallesi kilisesi ile Vartli Kilisesi ve yine aynı tarih ve sayı numarası ile tescillenen Kirazlık Mahallesinde bir Şapel (dua yeri) bulunmaktadır. Bu alanlar hem ülkemizdeki koruma mevzuatları gereği hem de dosyada da belirtildiği gibi Ülkemizin taraf olduğu Uluslararası sözleşmeler gereği de korunması gereken alanlardır. Peki bu varlıkların yok gibi gösterilmesinin altında yatan sebep nedir? Maalesef yok gibi gösterilmektedir çünkü bu varlıkların o sahada olduğundan bahsetmek o ÇED raporunun onaylanmaması anlamını taşımaktadır. Bu aslında Gümüşhane ile beraber Ülkemizin sorunudur.
“GÜVEMLİ DERESİ KIRMIZI BENEKLİ ALABALIK DOĞAL ÜREME SAHASIDIR”
Yine dosyada tarım alanının olmadığı, tarımsal faaliyetlerin yapılmadığı, su ürünleri tesislerinin bulunmadığından ve su ürünlerinin doğal üreme alanlarının bulunmadığı yazılmıştır. Bu bilginin aksine bölgede bir çok insan yaşamsal faaliyetlerini köyünde yaptığı tarım sayesinde yürütmektedir. Köyde aktif durumda olan bir tarihi su değirmeni bulunmakta ve tarım alanlarında yetişen hasadın öğütülmesi için çalıştırılmaktadır. Güvemli köyünde yaygın olarak arıcılık faaliyetleri de yapılmakta ve hem bal kalitesi hem de bal verimi olarak iyi durumda olup arıcılık bir çok ailenin geçim kaynağı durumundadır. Güvemli köyünde yaşayan nüfusun büyük bir bölümü büyükbaş hayvancılık yapmakta ve tarımsal üretime katkı sağlamaktadır. Güvemli köyünde sayısız meyve ve ceviz bahçeleri bulunmaktadır. Proje alanı içerisinde alabalık üretim tesisi ve çiftliği bulunmaktadır. Bunun yanı sıra proje alanı Güvemli deresinin kaynağına yakın olup kırmızı benekli alabalığın doğal üreme sahasıdır.
“PROJE ALANINDA YÜZLERCE CANLI TÜRÜ YAŞAM ORTAMI VAR”
Artabel Tabiat Parkı eteklerinde bulunan ve buradan beslenen bu bölge fauna ve florası ile ilimizin en zengin alanlarından birisi olarak nitelendirilebileceği gibi Artabel Tabiat Parkındaki yaban hayatının kış dönemindeki korunma alanıdır. Proje alanının Artabel Tabiat Parkına kuş uçuşu mesafesi 10 km olup gerçekleşmesi durumunda uzun vadede Tabiat Parkının olumsuz yönde etkilenmesi söz konusu olacaktır. ÇED tanıtım dosyasında Artabel Tabiat Parkı İle ilgili herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Vadide başta su samuru (lutra lutra), dağ keçisi, boz ayı, vaşak, su faresi, su yılanı, kırmızı benekli alabalık ve yüzü aşkın kelebek türü olmak üzere yüzlerce canlı türü yaşamaktadır. Bu canlı türlerinin ve yaşam ortamlarının RG Tarihi: 20.02.1984-No: 18318 Sözleşmenin Kabul Tarihi ve Yeri: 19.09.1979, Bern AVRUPANIN YABAN HAYATI VE YAŞAMA ORTAMLARINI KORUMA SÖZLEŞMESİ gereği korunması gerekmektedir. Projenin gerçekleşmesi durumunda son derece önemli olan bu canlı türleri zarar görecek ve uluslararası bir sözleşmeye aykırı bir durum söz konusu olacaktır
“KAYNAK SULARI DA PROJE ALANI İÇİNDE”
Güvemli Köyü kaynak sularının tamamı da proje alanı içerisinde olup yine ÇED tanıtım dosyasında herhangi bir su kaynağının olmadığı yazılmıştır. Yani proje alanı içerisinde Güvemli köyünde ki kış aylarında 205 kişi olan fakat yaz aylarında bini kişiyi aşan nüfus hiçe sayılmıştır.
“GÜVEMLİ KÖYÜ O KÖYDE YAŞAYANLARIN YAŞAM ALANIDIR”
Köylülerin tamamına yakınının böyle bir projeyi köylerinde asla istememeleri bizim duyduğumuz endişelere paralel olarak köylülerin duyduğu endişeyi de göstermektedir. Güvemli köyü o köyde yaşayanların yaşam alanıdır. Yaşadıkları toprakları savunmaları Anayasal haklarıdır. Yaptığımız görüşmelerde bu haklarını her türlü hukuki zeminde savunacaklarını beyan etmiştirler. Biz TEMA Vakfı Gümüşhane Temsilciliği olarak her karışı ayrı bir doğa harikası olan ve yüzlerce yıllık kültürü yansıtan Güvemli köyünün, böylesine içerisinde insan olmayan bir proje ile katledilmesine izin vermeyeceğimizi belirtmek isteriz.
“BU ŞEHRİN DOĞAL KAYNAKLARI BU ŞEHRİN İSTİHDAM SORUNUNUN KÖKTEN ÇÖZÜLMESİNE YETERLİ OLACAKTIR”
Tüm Gümüşhane halkını ilimizde yapılan ve yapılması planlanan madencilik faaliyetlerine karşı duyarlı olmaya davet ediyoruz. Unutulmamalıdır ki bu şehrin doğal kaynakları bu şehrin istihdam sorununun kökten çözülmesine yeterli olacaktır. Şehrimizin doğal kaynakları: kuşburnu, pestil köme, Gümüşhane elması, onlarca endemik bitki ve hayvan türleri, tarihi doku ve doğal güzelliklerimizdir. Tonlarca Kimyasal kullanılarak yapılan madencilik üretimi asla doğal kaynak değildir.
“İZİN VERİLEN ALANDA 4 TESCİLLİ KÜLTÜR VARLIĞI VAR, YÜZDE 90’I DA ORMAN”
Şehrimizin adının doğa ve kültür Turizmi ile anıldığı bu günlerde kültür varlıklarını ve doğal örtüyü tehdit eden bu ve benzeri projelere karşı bir duruş sergilenmelidir. Özelliklede bu projede proje alanı içerisinde bulunan dört adet kültür varlığının korunması için Gümüşhane İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünün harekete geçmesi gerektiği düşüncesindeyiz. Bunun yanı sıra %90 'ı orman alanında olan sondaj kuyuları için yapılacak olan orman katliamına karşı Gümüşhane Orman İşletme İl Müdürlüğünün ve Trabzon Orman Bölge Müdürlüğünün engel olması gerektiği düşüncesindeyiz.
“DEVLET KURUMLARIMIZ DIŞINDA BİR GÜVENCEMİZ YOKTUR”
Gümüşhane Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü 'nün de ÇED raporundaki bu tutarsızlıkların düzeltilmesi için çalışma başlatması gerektiğini düşünmekteyiz. Devlet kurumlarımız dışında bir güvencemiz yoktur. Bilinmelidir ki bu topraklar kurumlarımızdaki ilgili kişilere gelecek nesillerimizin emanettir.”