Gümüşhane’nin Hasanbey Mahallesi’nde babadan kalma mesleği sürdüren 55 yaşındaki Mevlüt Tutçu, yeni yetişen neslin mutlaka okumasını, alacakları eğitimin yanı sıra üretime de katkı sağlamalarının hem ülkenin hem de kendilerinin geleceği için çok önemli olduğunu söyledi.
Tutçu, gazetemize yaptığı açıklamada, kendisinin Canca İlkokulunu bitirdikten sonra severek ve isteyerek başladığı İmam-Hatip Ortaokulunu, sağ-sol çatışmaları ve siyasi baskılar sonrası terk ederek babasının yanında çırak olarak 13 yaşında ayakkabı tamirciliğine başladığını ve aralıksız 43 yıldır sürdürdüğü baba mesleğinden mutluluk duyduğunu belirtti.
Çocuk Yaşta ekmek kazanmayı babasından öğrendiğini anlatan Tutçu, “Allah’ıma şükürler olsun. İşsiz kalmadım. İki çocuğum var ikisini de ekmek sahibi yaptım, ikisi de çalışıyor” dedi.
“Yeter ki Mesleğini İyi Yap”
Babasının kendisine nasihatini hiçbir zaman unutmadığını ifade eden Tutçu, şöyle devam etti: “Babam bana hep, ‘yeter ki mesleğini iyi yap, sana müşteri Trabzon’dan da gelir’ demişti. Ben de mesleğimi hep iyi yapmaya çalıştım. Sen temiz iş yaptıktan sonra müşterisiz kalmazsın.”
“Her Zaman İşim Oldu”
Bu güne kadar hiç issiz kalmadığını söyleyen Mevlüt Tutçu, “Her ne kadar yeni yeni ayakkabı çeşitleri de çıksa, hala ayakkabı tamir ettirmek isteyenler var. Nasıl tamir ettirmesinler ki, bir ailede 3-4 çocuk varsa onlara her zaman ayakkabı almak zor. Bu kadar çocuğa kaç tane yeni ayakkabı alacaksın ki, yeniden yeniye koşsun? Onun için tamirde işimiz azalmadı. İşimiz sadece yazın okullar tatil olunca azalıyor, onun dışında sürekli işimiz oluyor. Allah’a şükürler olsun, namerde muhtaç değiliz” diye konuştu.
“İş Var Ama Fiyatlar Yerinde Durmuyor”
Ayakkabı tamirinde her zaman işin olduğunu ancak fiyatların yerinde durmadığını vurgulayan Tutçu, “Dün aldığımız malzemeyi bir ay sonra o fiyata alamıyoruz. Haliyle fiyat artışları hem bizi hem de müşterilerimizi zorluyor. Kiralar yerinde durmuyor. Kiralar da çok uçuk, hayat pahalı. Bir teneke ilacı 30 liraya alıyorduk, şimdi 60 lira oldu. Maliyeti ayakkabının üzerine vurunca vatandaş da zorlanıyor. Esnaf olarak sen de zorlanıyorsun. İki dere bir ara misali” dedi.
“İşimden Memnunum”
İşinden dolayı bugüne kadar hiç şikayetçi olmadığını dile getiren Mevlüt Tutçu, şu ifadeleri kullandı: “Elbette yaptığımız iş ayakkabı tamirciliği olunca, kirliliğini de beraberinde getiriyor. Bir tek kirliliği var, yoksa Allah’ıma şükürler olsun aç kalmadık. Her gün sabah açıyor, yatsı namazından sonra da kapatıyorum. Sağlığım elverdiği sürece çalışacağım.”
“Babamın Vurduğu Kalukla Ustalığı Öğrendim”
Yetişen yeni gençlikte ayakkabı tamirciliğini düşünen olmadığını vurgulayan Tutçu, “Geçenlerde, vatandaşın bir tanesi çocuğunu getirdi bana, yanımda çalışsın diye. Oğluna öğretmemi istedi, ben de öğretirim dedim. Hemen kaç lira vereceğimi sordu. Ben de, orada dur, bana çırak lazım değil, dedim. Sen çocuğuna bir şey öğretmek değil, para kazanmak istiyorsun, hele bu işi öğrensin bakalım, dedim ve oğlunu alıp gitti. Ben ustalık öğrenmek için babam benim ağzıma o kadar kaluk vurdu ki. O kalukla ben ayakkabı tamirciliğinin ustalığını öğrendim. Babam o ayakkabıyı bana vurmasaydı bu ustalığı ben öğrenemezdim. Onun için yiyorum, içiyorum, babama dua ediyorum. Bana meslek öğretti ve ekmeğimi kazanmamı sağladı” açıklamasında bulundu.
“Gençliğimi Çalışarak Yaşadım”
Çocukluktan bu yaşa kadar çalıştığını, sağlığı olduğu sürece de çalışmaya devam edeceğini dile getiren Mevlüt Tutçu, “Ben gençliğimde hep çalıştım. Gençlik görmedim dersem yalan söylemiş olmam. Bu günkü gençlikte de ayakkabı tamirciliğini öğrenen yok. Millet tok görünüyor, halbuki karnı aç. Gençler baba parası yiyorlar. Beni gibi babalarının yanında çırak olarak çalışmadılar ki, paranın kıymetini bilsinler. Baba kazanıyor, oğluna veriyor, oğlu da gezip, tozuyor. Nasıl geçinecekler, orasını bilemiyorum. Ellerinden cep telefonları düşmüyor. Gençler bu mesleği öğrenmezse bu meslek ölecek, peşimizden gelen yok. Öğrenecek kişi yok. Bizler de aradan çıktık mı, ayakkabı tamircisi kalmayacak gibi görünüyor” diye konuştu.
“Gençler Okuyun, Üretin”
Ülkenin kalkınmasında yeni yetişen neslin üretmesinin çok önemli olduğuna da değinen Tutçu, “Biz, zor şartlar altında okuyabildiğimiz kadar okuduk. Bugün her türlü imkan var. Çocuklarımızın, gençlerimizin okuması için önlerinde herhangi bir engel yok, her türlü imkan var. Onun için çocuklarımızın okumasını, okumanın yanında da mutlaka üretmesi istiyorum. Geleceğimiz onlara bağlı. Onlar okur, üretirse ülkemiz hem daha modern hem daha çağdaş hem de üreten bir ülke oluruz. Önlerindeki bu imkanları çok iyi kullansınlar.” Diyerek gençlere çağrıda bulundu.
Haberin Kaynağı: Gümüşkoza Gazetesi
Güncelleme Tarihi: 04 Kasım 2017, 00:23