Soğuk kış günlerinin vazgeçilmez besin kaynaklarından biri olan pekmez, Türkiye’nin dört bir yanında farklı yöntemlerle üretilirken, içeriğindeki zengin mineral ve vitaminler nedeniyle kahvaltı sofralarının baş köşesinde yer alıyor.
Binlerce yıllık geleneksel beslenme kültürü ve damak zevkinin vazgeçilmezlerinden biri olan Gümüşhane'nin meşhur dut pekmezi de köylerde yaşayan vatandaşlar tarafından geleneksel yöntemlerle üretilmeye devam ediyor.
Gümüşhane köylerinde her yıl geleneksel yöntemlerle üretilen dut pekmezinin kansızlık, bronşit, grip başta olmak üzere birçok hastalığa iyi geldiğine inanılıyor.
Merkeze bağlı Dibekli köyünde yaşayan Leyla Doruk, pekmez yapmanın oldukça meşakkatli bir iş olduğunu söyledi.
Pekmez yapımını yıllardan beri sürdürdüğünü ve köydeki hemen hemen her evde pekmez yapıldığını belirten Doruk, “İlk dut hasadından pekmez yapmıyoruz. İlk üründe meyvedeki şerbet oranı çok az oluyor. İkinci ve üçüncü ürün alımından sonra pekmezi yaparız. Erkekler ağaca çıkarak silkeliyor. Kadınlar toplayarak kaplara koyuyor. Toplanan meyveleri yıkayarak kevgirde süzüyoruz. Süzülen dutları kazana koyarak suyu çıkana kadar yaklaşık 40-45 dakika kaynatılıyor. Daha sonra bir tülbent yardımıyla kaynattığımız meyvelerin suyunu süzdürüyoruz. Süzülen suyu tekrar tencereye koyarak kaynatma işlemine devam ediyoruz. 10-15 dakika daha kaynatıldıktan sonra istenen koyuluğa geldiyse dut pekmezi hazır demektir. Soğuduktan sonra kavanozlara koyarak tüketime hazır hale getiriyoruz” dedi.
Dut pekmezinin çok besleyici olduğunun altını çizen Doruk, kış aylarında yenmesiyle birlikte grip ve nezle gibi hastalıklara yakalanmayı da önlemenin yanında mideye de çok iyi geldiğini söyledi.
Muhammet Çelik
Binlerce yıllık geleneksel beslenme kültürü ve damak zevkinin vazgeçilmezlerinden biri olan Gümüşhane'nin meşhur dut pekmezi de köylerde yaşayan vatandaşlar tarafından geleneksel yöntemlerle üretilmeye devam ediyor.
Gümüşhane köylerinde her yıl geleneksel yöntemlerle üretilen dut pekmezinin kansızlık, bronşit, grip başta olmak üzere birçok hastalığa iyi geldiğine inanılıyor.
Merkeze bağlı Dibekli köyünde yaşayan Leyla Doruk, pekmez yapmanın oldukça meşakkatli bir iş olduğunu söyledi.
Pekmez yapımını yıllardan beri sürdürdüğünü ve köydeki hemen hemen her evde pekmez yapıldığını belirten Doruk, “İlk dut hasadından pekmez yapmıyoruz. İlk üründe meyvedeki şerbet oranı çok az oluyor. İkinci ve üçüncü ürün alımından sonra pekmezi yaparız. Erkekler ağaca çıkarak silkeliyor. Kadınlar toplayarak kaplara koyuyor. Toplanan meyveleri yıkayarak kevgirde süzüyoruz. Süzülen dutları kazana koyarak suyu çıkana kadar yaklaşık 40-45 dakika kaynatılıyor. Daha sonra bir tülbent yardımıyla kaynattığımız meyvelerin suyunu süzdürüyoruz. Süzülen suyu tekrar tencereye koyarak kaynatma işlemine devam ediyoruz. 10-15 dakika daha kaynatıldıktan sonra istenen koyuluğa geldiyse dut pekmezi hazır demektir. Soğuduktan sonra kavanozlara koyarak tüketime hazır hale getiriyoruz” dedi.
Dut pekmezinin çok besleyici olduğunun altını çizen Doruk, kış aylarında yenmesiyle birlikte grip ve nezle gibi hastalıklara yakalanmayı da önlemenin yanında mideye de çok iyi geldiğini söyledi.
Muhammet Çelik
Haberin Kaynağı: Gümüşkoza Gazetesi
Güncelleme Tarihi: 08 Temmuz 2015, 09:32