Sema Doğan Yaşam Alanında düzenlenen toplantıya GÜSİAD Genel Başkanı Dr. Yüksel Yalçın, Onursal Başkanı Prof.Dr. Kenan Aydın, Gümüşhane Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İsmail Akçay, GÜSİAD Gümüşhane Şube Başkanı Murat Akçay, Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezai Köprülü, Bursa Şube Başkanı, Torul Şube Başkanı, GÜSİAD Gümüşhane kurucu başkanları, önceki dönem başkanları ve yönetim kurulu üyeleri katıldı.
“Bu süreçte Gümüşhane'nin birçok sorununu dile getirmeye çalıştık”
Toplantının açılış konuşmasını yapan GÜSİAD Gümüşhane Şube Başkanı Murat Akçay, GÜSİAD Gümüşhane Şubesinin Gökhan Kömürcüoğlu’nun başkanlığında 27 Temmuz 2001 tarihinde resmen kurulduğunu ve o tarihten bugüne kadar çalışmalarına ara vermeden devam ettiğini hatırlatarak, “O günden bugüne kadar emek veren yönetim kurulu üyelerine, başkanlarına teşekkür ediyorum. Başladığımızda 19 üyeyle devam ettik. Şuanda 50 kadar işadamı ve sanayici arkadaşımızla devam ediyoruz. Bu süreçte Gümüşhane'nin birçok sorununu dile getirmeye çalıştık. Birçok sorununu yetkililerle görüştük. Biz kamu kurumu değiliz, STK'yız. Gücümüzü üyelerimizden alıyoruz ama yaptırım gücümüz yok” dedi.
“Gümüşhane endüstriyel gelişmişlik, ticari göstergeler itibariyle özlemini duyduğumuz yerlerde değil”
GÜSİAD Genel Başkanı ve İstanbul Enerji A.Ş. Genel Müdürü Dr. Yüksel Yalçın da konuşmasında Covid-19 salgını ve deprem felaketi nedeniyle bir süredir buluşamadıklarını belirterek, “Aslında bu bir nerede kalmıştık buluşması olsun dedik. GÜSİAD İstanbul olarak biz Gümüşhaneli iş insanlarımızı bir yapı altında buluşturmak suretiyle öncelikle hem kendi aramızda hem de piyasanın diğer aktörlerine iş yapabilme becerisini sağlayıp iş dünyasındaki bu aktif networkü doğru yönetmek, oluşabilecek katma değerlerden sağlayacağımız faydayla da sonuçta bir Gümüşhane yerelinin sivil toplum kuruluşuyuz buranın gelişimine nasıl katkı sağlayabiliriz rolümüz var kuruluş misyonlarından amaçlarından biri bu. Biri de Gümüşhane diğer iller arasında gelişmişlik boyutuyla yani endüstriyel gelişmişlik, ticari göstergeler itibariyle özlemini duyduğumuz yerlerde değil. Ama bu zor ve kıt şartlarda burada ticari faaliyetlerini sürdüren, endüstriyel faaliyetlerini sürdüren iş insanlarımızın, firmalarımızın da yetkinliklerini, kurumsal gelişimlerini, iş alanlarına katkı sağlayabilecek çalışmaları da buradan yürütmek üzere şubemizde işte 2001 yılında kuruldu. 23. yaş gününü kutluyor” dedi.
“Birbirimize katkı sağlamalıyız”
Özellikle dijital gelişimle birlikte iş dünyasının pazarlama alanındaki çalışmalarının biraz daha kolaylaştığını, fiziksel alanların zorluklarının biraz ortadan kalktığını dile getiren Yalçın, “Artık dijital dönüşüm, üretenle müşteriyi çok kısa sürede çok daha kolay şartlarda buluşturuyor. Önceden fiziksel temaslı satış ve pazarlama teknikleri, yerini çok daha kolaylanmış teknolojilere bıraktı. Dolayısıyla bir bakıyorsunuz ki birkaç ay önce kurulmuş şirket birdenbire hızlı gelişmeler gösterip büyüyebiliyor. Artık önemli olan bu gelişmişliği sürdürebilmek. Bu manada birbirimizin tamamlayıcısı olmak, pazar alanlarımızda işbirliği yapma becerilerini arttırıyor olmak aslında bu işin öznesi. Dolayısıyla biz İstanbul merkezli olmakla birlikte, Türkiye genelindeki temsilciliklerimiz üzerinden iş becerilerimizi nasıl arttırabiliriz, bununla alakalı fikir fırtınaları yapıp, beyin jimnastikleri yapıp, bu çalışmaları, masa başı çalışmaları, teknik çalışmaları gerek toplantılarla gerekse münferit görüşmelerle sağlamak suretiyle birbirimize katkı sağlıyoruz” diye konuştu.
“Mezun ettiği öğrencisine sahip çıkan bir üniversite yaklaşımı burayı markalaştırır”
Gümüşhane’nin gelişim alanlarının çok olduğu bir yer olduğunu ifade eden Yalçın, “Hem şehirleşme, kentleşme, ondan sonra endüstriyel gelişim adına işte neleri söyleyebiliriz, turizm konusu çok önemli, tarım ve hayvancılık alanında faaliyet gösteren firmalarımız var burada böyle bir potansiyel var. Eğitim hakeza öyle. Gümüşhane Üniversitesi'yle beraber bir üniversite şehri görünümü var Gümüşhane'nin. Ama bu görünürlük marka değerinin artması bakımında üniversitenin eğitim kalitesinin artması, buradan mezun olan gençlerin gerek Gümüşhane'de gerekse Gümüşhane dışında bizlerin ve temsilciliklerimizin sahip çıkmasıyla mezun ettiği öğrencisine sahip çıkan bir üniversite yaklaşımı burayı markalaştırır. Yoksa diploma dağıtan bir üniversite ile eğitim adına çok nitelikli faaliyetler yürüten bir üniversite olma arasındaki fark bu. Burada hepimize görev düşüyor. Bir akademisyen olarak da söylüyorum başta İngiltere olmak üzere bir eğitim ülkesi aynı zamanda dışarıya çok ciddi anlamda eğitim satıyorlar. Eğitim ihracatı da bu işin çok önemli bir parçası. Ama Gümüşhane Üniversitesi'nin bu noktada markalaşması, mezun olan öğrencilere çok iyi gelecekler sağlayan hem Gümüşhane'nin hem de Türkiye'deki Gümüşhanelilerin sahip çıktığı bir sistemi oluşturabilirsek, bu sefer Gümüşhane Üniversitesi'nde eğitim satan bir eğitim pazarlayan yani hizmet anlamında kalitesi açısından söylüyorum. Bir değer yaratabilir. Bu manada GÜSİAD’a eğitim başlığında da önemli roller düşüyor” ifadelerini kullandı.
“İşbirliği kümelenmeleri yapmalıyız”
İşbirliği kümelenmeleri yapmanın çok önemli olduğunu belirten Yalçın, “Bazen küçük kobiler büyük markaların alt yüklenicisi olması suretiyle çok büyük değerler sağlayabiliyorlar kendilerine. Hem know-how'larını geliştiriyorlar hem daha başka pazar alanları arttırabiliyorlar. Dolayısıyla bir iş dünyası kümelenmesi olan GÜSİAD'ın ortaya koyacağı ana temalar bunlar. Birtakım fikirlerle, görüşlerle bunları biraz daha genişletebilir ama ana karkas yapısı bundan oluşuyor. Öte taraftan tabii biz yerelin duygusallığı bu işbirliğinde çok önemli. Yani Gümüşhane'ye olan bağlılık, buraya olan duygusal hissiyat, özellikle Gümüşhane dışında iş yapan, ekonomisi iyi, firma ölçeği güçlü, sermaye gücü yüksek olan hemşerilerimizin buraya yapacağı yatırımları teşvik etmek suretiyle veya burada faaliyet yürüten firmalarımızla temaslı olmaları çok önemli bir konu. Burayla bağlantısını sağlayacak ve sonraki kuşaklara memleketine sahip çıkma duygusunu sürdürülebilir kılmak. Biz endüstriyel aklımızı sanayiye dayalı ya da turizm, tarım, eğitim alanlarındaki kaslarımızı güçlendirirsek sonraki kuşaklarımızın kamu amaçlı iş arayışlarının da biraz önüne geçmiş oluruz” dedi.
“Kamu istihdamının alternatifi olacak özel sektörün gelişimi çok önemli”
Üniversiteyi bitiren, çalışma için iş arayışı içerisinde olan ebeveynlerin çocuğunu kamuya yerleştirmek istemesini “virüs” olarak nitelendiren Yalçın, “Batıda mezun olan çocuklarının yüzde 80'ini özel sektöre yüzde 10'unu girişimcilik, yüzde 10'unu kamuya gönderirken, Türkiye'de bu oran yüzde 80'ini ya kamuya attırmak istiyor. Belki de fark edemediğimiz, keşfedemediğimiz kabiliyetleri olan çok özel nitelikli gençlerimizi güvenlik görevlisi, polis vesaire gibi çok daha yüksek değerler üretebilecek gençlerimizin alanını tıkıyoruz. Bu hepimizin sorumluluğu. Kamu istihdamının alternatifi olacak özel sektörün gelişimi bu manada son derece önemli. Buna ışık tutacak üyeler bu masanın etrafındaki üyeler, bu masanın etrafında olmayan ama bu iş alanlarında iş yapan iş büyüklerimizin bu vizyonu desteklemesiyle beraber kamuya dayalı iş arama hikayesini özel sektöre doğru çevirmemiz lazım. Bu da kendi iş alanlarımızın gelişimiyle mümkün. Dolayısıyla biz de bu alana güç vermemiz lazım” diye konuştu.
“Gümüşhaneliler olarak bir masa etrafında birleşmeliyiz”
İstanbul başta olmak üzere Ankara, İzmir, Bursa, Antalya gibi büyük şehirlerde çok sayıda Gümüşhaneli olduğunu, bunların sanayi kuruluş büyüklükleri itibariyle derecelere girip hem illerde hem de bölgelerindeki sektör sıralamalarında derecelere girdiğini hatırlatan Yalçın, “Bunların motivasyonunu sağlamak aslında bu hikayenin merkezi. Antalya'da Akdeniz İhracatçılar Birliği'nde yıllardır vergi rekortmeni olan, İzmir'de vergi rekortmeni olan hemşerilerimiz var. Bunun bir adı da varlık içerisinde yokluk. Demek ki bu varlıkları iyi yönetemediğimizin resmi. Bu noktada bu motivasyonu sağlayıp buradaki büyük iş güçlerini bir masa etrafında toparlayarak neler üretebiliriz, nasıl bir güç ortaya çıkartabiliriz, bu hepimizin içerisinde olması gereken bir hikaye. O yüzden kendi hikayelerimizi kendimiz yazacaksak eğer bizim dışımızdaki güçlerle nasıl iş birliği yapabiliriz, işbirliği yapısı adıyla nasıl bir güç birliğine çevirebiliriz buradaki bileşenleri onun arayışı içerisinde olmamız lazım. Biz GÜSİAD olarak bunu yapmaya çalışıyoruz ama tabii bir sivil toplum kuruluşu olarak da birincil işimiz de bu değil. Herkesin kendi işi birinci işi. Buradan artırdığımız zamanlarla bunları yapıyor olmamız hem Gümüşhane’nin sosyal sorumluluğu açısından güçlü bir değer hem de kendi işimizin gelişimine de bir değer aslında. Biz güvercin yetiştiriciler derneği değiliz. Bir iş adamları, iş insanları derneğiyiz. Dolayısıyla işimizi nasıl büyütebiliriz ve yakın çevremizde benim işime güç verebilecek kimler var hangi aktörler var hangi firmalar var aynı sektörde iş yaptıklarımız kimler, bizim yaptığımız ürüne talip olacak hemşerilerimizden kim var. Dolayısıyla bu ağları, networkü geliştirebilmemiz buradaki çabaların etkinliğine bağlı. İş dünyasının vizyon yolculuğunda önce kendi yanımızda, yöremizde, temaslarımızın olduğu firmaları, kurumları, bireyleri bularak bu networkü bir iş birliğiyle bir güç birliğine çevirme hikayesine dahil olmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
GÜSİAD olarak hukukçular, hekimler, akademisyenler, mühendisler gibi güçlü platformlara sahip olduklarının altını çizen Yalçın, “Her yıl sayıları değişse de bin 800, 2 bin arası değişen üniversiteli öğrencilerimiz var Türkiye'nin dört bir yanında. Her yıl ortalama 300 ile 500 arası burs veriyoruz. Bunun dışında okullara yaptığımız yardımlar da. Bu zor şartlar altında mücadele eden, istihdam oluşturan iş dünyasının nitelikli üyelerini, firma sahiplerini tebrik ve takdir ediyoruz. Çevreye bir değer üretebilmeniz için ekonomiye ihtiyaç var. Faaliyet eşittir maliyet. Yani bir şey yapacaksan kaynağa ihtiyacın var” dedi.
“Gümüşhane iş dünyası çalıştayının ilkini Ekim ayında Gümüşhane’de yapacağız”
GÜSİAD olarak yılda 2 kez iş dünyasına yönelik çalıştay yapacaklarını belirten Yalçın, “Gümüşhane Valiliği, Gümüşhane Belediyesi, Gümüşhane Üniversitesi, Ticaret ve Sanayi Odası ve GÜSİAD iş birliğiyle iş dünyası sempozyumu yaparak bölgesel ve il bazlı yerel kalkınma ve bölgesel kalkınma çalıştay planımız var. Bunu da 6 ayda bir yapmak istiyoruz. Bir toplantı Gümüşhane’de bir toplantı İstanbul’da olacak şekilde. Valimiz ve Belediye Başkanımız bu konuda istekli olduklarını ifade ettiler. Ekim ayı gibi ilkini Gümüşhane’de yapmayı öngörüyoruz. Çalıştayda eğitim, tarım ve hayvancılık, turizm ve sanayide kobilerimiz konulu 4 başlık olacak. Geniş katılımlı bir toplantı planlıyoruz. Bu toplantıda sizlerden gelecek öneriler, bu toplantının çıktılarını ve yeni dönem için ev ödevlerimizi ortaya koymuş olacak” diye konuştu.
“Hem Gümüşhane'nin ekonomisine, kalkınmasına hem de ülkemizin kalkınmasına katkı sunmak istiyoruz”
İstanbul Gelişim Üniversitesi, İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı, Gümüşhane Üniversitesi Kalkındırma Vakfı (GÜKAV) Yönetim Kurulu Başkanı ve GÜSİAD Onursal Başkanı Prof.Dr. Kenan Aydın da konuşmasında GÜSİAD’ın kuruluş çalışmaları ve faaliyetlerinden bahsederek, “Neredeyse 30 yıla yakın bir süredir GÜSİAD faaliyetlerine devam ediyor. Kuruluş amacı da hem Gümüşhane'nin ekonomisine, Gümüşhane'nin kalkınmasına hem de ülkemizin kalkınmasına katkı sunmak. Kuruluşta ilkemiz şuydu ve buna da 30 yıldır da gayret ediyoruz. Gümüşhane'de siyasi bir düşünce ayrımımız yok. Kurarken bütün partileri davet ettik ve onların iştirakleriyle kurduk. GÜSİAD'ın yönetimini oluştururken il ve ilçeleri temsil edecek üyeleri ve her türlü düşünceden insanları alarak bugünlere geldik. Bugüne kadar da şiarımız biz siyasetin dışındayız. Bunu buradaki arkadaşlarımıza da söyledik, oradaki arkadaşlarımıza da söyledik. Bu şekilde de gayret ettik. Hiçbir partiyle de bir organik, inorganik bağımız yok. Hepsi bizim dostumuz, arkadaşımız. Ve buradaki seçimlerde de buraya gelmemeye gayret ediyoruz. Çünkü hepsi arkadaşımız. Birisinin yanında olsak öbürü küsecek. Onun için seçim sürecinde buraya gelmiyoruz. Ama diyoruz ki Gümüşhane'nin dışında kim nereden aday oluyorsa onu da sonuna kadar destekliyoruz. Bir bölücü parti var onun dışında kim nereden aday olursa bizim başımızın üstünde yeri var. Bunu da yaptık. Üniversitenin açılışı sürecinde iş adamlarımız fiziki yapılanmaya katkı sağladılar. Kelkit’te, Gümüşhane'de, özellikle Şiran'da yurt yaptılar, okul yaptılar, derslik yaptılar. Bütün bu katkıları sağladılar” ifadelerini kullandı.
Gümüşhane Üniversitesi’nin fiziki yapılanma bakımından Türkiye'deki üniversitelerin yüzde 90’ından daha iyi bir durumda olduğunu dile getiren Aydın, “O günkü ortamda çok iyi bir fiziki yapılanma yaptı. Emeği geçenlere teşekkür ederiz. Kuruluşuna katkı sağlayanlara teşekkür ederiz. Bundan sonra yapılması gereken bilimsel açıdan güçlendirilmesi için ne yapılabilir? Onun için de biz vakıf olarak üzerimize düşeni yaptık, yapacağız da bundan sonra” diye konuştu.
“Birbirimizi yeterinden fazla destekleyelim”
GTSO Başkanı İsmail Akçay ise “Gümüşhane sevdalıları olarak bu sabah burada bir araya geldik. Gümüşhane'de her sektörde kendini ispatlamış, kendini kabullendirmiş ve marka olmuş Gümüşhanelilerle bu sabah bir aradayız. Gümüşhane'yi dert etmişsiniz, buraya gelmişsiniz. Burada birbirimizi dinliyoruz. Bu müthiş bir keyif. Çilesini çekersen, emek verirsen, zaman ayırırsan, Gümüşhane için yorulursan, ben sana Gümüşhane sevdalısı derim. Birbirimize daha çok sahip çıkmamız lazım. Sayın Sungurlu diyor ki “Hemşerilerim birbirinizi sevin, birbirinizi övün, birbirinizle ticaret yapın” Bir ömre sığacak çalışma hayatını bir cümleyle ifade etmiş. Bunun ne kadarını uyguluyoruz. Birbirimizi yeterinden fazla destekleyelim. Şu anda biz gönüllülük esasına dayalı olarak burada bir aradayız. Bugün geldiğimiz noktada GÜSİAD’ın yaptığı çok güzel işler var. En azından bir 250 kişilik yurt yaparak İstanbul'da Gümüşhane'nin ismini orada İstanbul'un merkezinde göbeğinde tepeye yazmıştır. GÜSİAD’ın yaptığı çok güzel işlerin olduğunu her yerde hepimizin söylemesi lazım. Ben de söylüyorum. Hepsinin emeği vardır. Kuruluşundan bugüne kadar başkan olarak yönetim kurulu olarak görev alan bütün arkadaşlarımız maddi ve manevi kendisinden fedakarlık ederek derneğimizi bugüne getirmiştir. Özellikle büyükşehirde İstanbul gibi bir yerde en kıymetli şey zaman. Paradan daha kıymetli olan zamanı bile gözlerini kırpmadan bu işi geliştirmek, büyütmek için harcamışlardır. Hepsine ayrı ayrı çok teşekkür ediyorum. Ama diyorum ki yetmez. GÜSİAD şu anda yaptığı işlerden daha fazlasını yapacak güce sahip. Buna İstanbul'daki, İzmir'deki, Bursa'daki, Ankara'daki hemşehrilerimizin sosyal, kültürel ve ekonomik gücü yeter. Onun için yapmış olduğunuz bu fedakarlıkların dozunu biraz daha artırarak, sizlerin de Gümüşhane'ye vereceğiniz görevlerin dozunu artırarak bu hizmet sektörünü bu derneğin gücünü daha da büyütme imkanımız var. 300'e 500 arasındaki öğrenciye burs vermek çok kolay bir iş değil. Eğer Gümüşhane sevdalısı isek gereğini yapacağız, görevimizi yapacağız. Bu iş gönüllülük işidir, zorlama yok. Bir menfaat, bir karşılık beklemeden Gümüşhane adına bir şey yapmak gayreti içerisinde olduğumuz için bugün buradayız” diye konuştu.
“Kamuoyu denen kavramı kaybettik, ortak akılı kaybettik, bir araya gelememenin sıkıntısını yaşıyoruz”
Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezai Köprülü de GÜSİAD’ın Türkiye genelinde sağladığı birlikteliğin Gümüşhane'de sağlanamadığını vurgulayarak, “En büyük eksikliğimiz bu. Kamuoyu denen kavramı kaybettik, ortak akılı kaybettik, bir araya gelememenin sıkıntısını yaşıyoruz. Ben Gümüşhane meselesi olduğu zaman siyasi partisi, STK'sı herkesin bir araya geldiği en son bir konu hatırlamıyorum. En son ne zaman Gümüşhane'nin bir değerinde veya bir meselesinde ne zaman bir bütün olduk, ben onu unuttum, hatırlamıyorum. GÜSİAD bizim göz bebeğimiz. Umutla bakıyoruz, heyecanla bakıyoruz GÜSİAD’a. GÜSİAD’ın burada biraz harekete geçirmesi lazım. Bir öncülük, bir lokomotiflik yapmalı. Yapılacak iş çalıştayı çok önemli. Mesele Gümüşhane ise herkesin kendi işini, gücünü bırakıp bireysel olarak da ve temsil ettiği kurum olarak da her şeyini bırakıp öncelik Gümüşhane dediğimiz ortamları biz özledik. Gümüşhane'nin iş dünyası gerçekten burada iş yapan büyüklerimiz var, değerlerimiz var, gerçekten bedel ödüyorlar. Yanı başımızdaki Trabzon'da ticaret yapanla buradakini kıyasladığımız zaman bilmiyorum nasıl bir ödül verilmeli, nasıl takdir edilmeli. Bunu başaramıyoruz. İnsanlar büyük bir lütuf beklemiyor ama en azından paçasından aşağıya çekilmesin. Bu seviyeye nasıl geldik bilmiyorum. Yatırımdan önce teşvikten önce benim tek ricam şu: GÜSİAD lokomotif olsun bizi harekete geçirsin. Gümüşhane'de bir uyuşukluk var. Gümüşhane gerekli kamuoyunu oluşturup biz şunu yapacağız, şu noktaya kilitlendik dediğimiz anda bizim mühendisler platformundan tutun. Bütün platformlarımızın çok gönüllü bir şekilde Gümüşhane'ye geleceklerinden ben çok eminim. Dışarıdaki insanın Gümüşhane’ye bakışıyla Gümüşhane'de olanların Gümüşhane'ye bakışının arasında çok büyük farklar var. Bu mesafeyi kapatmamız lazım” dedi.
Toplantıda Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezai Köprülü’ye hediye takdim edildi.