Bir zamanlar profesör sayısı nedeniyle sert eleştirilerle sosyal medyanın diline düşen, ulusal kanallara haber olan Gümüşhane Üniversitesinde kadrolu profesör sayısı 4 yılda yüzde bin 700 artarak 2’den 36’ya yükseldi.

Yine 4 yılda 73 farklı lisans ve önlisans programının açıldığı, 17 olan yüksek lisans programının 33'e, 4 olan doktora programı sayısının 11'e yükseldiği Gümüşhane Üniversitesinde öğrenci sayısı 4 bin öğrencinin ilişiğinin kesilmesine rağmen 20 bin bandında yer alıyor.

Gümüşhane Üniversitesinde Rektörlük görevine 21 Ocak 2017 tarihinde başlayan Prof.Dr. Halil İbrahim Zeybek, 4 yıllık görev süresindeki hedeflerinden birisi olan profesör sayısını yükseltme konusunda hedeflerine ulaştıklarını söyledi.

“Göreve geldiğimizde 2 kadrolu profesörümüz vardı şimdi 36 oldu”

Konuyla ilgili soruları cevaplayan Rektör Zeybek, “2017 yılı 21 Ocak'ta göreve başladığımızda üniversitemizde kadrolu 2 profesörümüz vardı. Şu anda atayacağımız arkadaşla birlikte 34 profesöre ulaştık. Yani profesör sayımızı yüzde bin 700 artırmış olduk. Benim gönlümdeki sayı 40’tı. Üniversiteler dinamik kurumlar gelen oluyor, giden oluyor. 4 arkadaşımız ayrılmasaydı bu rakamı tutturmuştuk. Bu sayı bundan sonra da artmaya devam edecek” dedi.

“Ürettiğimiz bilginin şehre, ülkeye daha çok katkı sağlaması lazım”

Profesör kadrosu sayısının niçin önemli olduğunu anlatan Rektör Zeybek, “Aslında bu sayı çok büyük bir sayı değil. Gelişmenin seyri açısından, üniversitemizde akademik kadronun seyri açısından çok önemli bir sayı ama kurumsal, köklü üniversitelerimizde bir bölümde bu kadar profesör sayısını görmek mümkün. Lakin bizim için çok önemli. Çünkü profesörlük akademik titrin son safhası. Bu sadece son safha değil, aynı zamanda birikimin en fazla olduğu safha. Öğretim üyelerinin uzmanlık alanlarında donanımların en fazla olduğu safha. Bu şu da demek değildir doktor öğretim üyesi veya doçent olan arkadaşlarımız az donanımlıdır. Doktor öğretim üyesi olup profesörden daha donanımlı arkadaşlarımız olabilir. Ama akademik hayatta bir birikim sürecidir profesörlük. Nerden baksanız i en az 15-20 yıl gerektirir akademik hayatın başlangıcından itibaren. Bu nedenle daha birikimli hocalara sahip olma, öğretim üyelerine sahip olma açısından önemli. Dolayısıyla bizim de kurumumuza daha fazla vermemiz lazım. Daha çok akademik yayın üretmemiz lazım. Ürettiğimiz bilginin şehre, ülkeye daha çok katkı sağlaması lazım. Bu nedenlerle de önemli” diye konuştu.

“4 bin öğrencinin ilişiği kesilmesine rağmen 20 binlerdeyiz”

Gümüşhane Üniversitesinde son 4 yılda sadece profesör sayısını artırmadıklarını, lisans öğrencilerinin de sürekli arttığını aktaran Zeybek, “2020 YKS yerleştirilmesinden sonra öğrenci sayısında ilk defa 21 bini geçmiştik. Ama bin 100 civarında öğrencimizi yaz okulundan mezun verdik. Şimdi tekrar güncel sayımız 20 binlerde. Biz kayıt yaptırmış, gelmemiş öğrencilerden lisansta bin 200, önlisansta 2 bin 800 öğrencinin ilişiğini kestik. Onlar da bizim aktif öğrenci sayımızın içinde görünüyorlardı onların da ilişiğini kesmemize rağmen sayımız 21 binleri buldu yaz başı YKS yerleştirmesinde. Güncel sayımızda yaklaşık 20 bin” şeklinde konuştu.

“73 yeni program açtık”

Gümüşhane Üniversitesinde lisans öğrenci sayısı ve lisans programlarının arttığını dile getiren Rektör Zeybek, “Son 4 yılda 73 yeni lisans ve önlisans programı açmışız. Yani fakültelere ve meslek yüksek okullarına 73 tane bölüm program açmışız. Aslında yeni bir üniversite kurmuşuz. Malumunuz vakıf üniversitelerinde 3-4 fakülte oluyor. Bazı vakıf üniversitelerinde 5-6 bölüm toplam 25 bölüm var. Biz 4 yılda 73 lisans ve önlisans programa açmışız” ifadelerini kullandı.

“16 yeni yüksek lisans, 7 yeni doktora programı açıldı

Yine yapılanma kapsamında akademik kadronun güçlenmesiyle birlikte üniversitenin kuruluşu olan 2008’den 2017 yılına kadar 9 yıllık süre içerisinde açılan 17 yüksek lisans programına 16 tane daha eklediklerini, 4 olan doktora programı sayısını da 7 doktora programı daha eklediklerini ifade eden Rektör Zeybek, “İşte buralarda da profesör sayısı önemli. Çünkü doktora programını açabilmeniz için istenen akademik temel şartlardan öğretim üyesi şartlarından biri en az bir profesörün olması. Dolayısıyla bize profesör sayımızın artması, lisansüstü programları açısından da katkı sağlamış oldu. Bu katkı başarılı yüksek lisans ve doktora tezlerinin ortaya çıkmasına sebep oldu” diyerek sözlerini sonlandırdı.