Kelkit Vadisi’nin Doğu Karadeniz ve kısmen de İç Anadolu bölgesinin doğal kaynakları başta olmak üzere yeraltı kaynakları, tarım, hayvancılık, tarihi ve turizm değerleri itibarı ile en değerli coğrafi alanlarından birisi olduğunu kaydeden Yalçın, Kelkit Vadisi’nin antik çağlardan beri bölgede yerleşik medeniyetler, eski devletler ve Türklerin Anadolu'ya girişi sonrasında Anadolu Selçukluları, Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti döneminde de her zaman göz önünde olduğunu söyledi.

Bölge için devlet yatırım programlarında da Kelkit Vadisi adıyla tanımlı onlarca yatırım planlandığını ifade eden Yalçın, “1990 yılları sonrasında dijital kaynaklardan takip edildiğinde görülecektir ki, bilim insanlarının bölgeye dönük organik tarım, hayvancılık, bazı bölgeler için madencilik olmak üzere ekonomik varlıkları itibarı ile değerli görülmüştür. Kelkit Vadisi; coğrafi sınır olarak Kelkit Irmağının doğduğu Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinden başlayarak sırasıyla Erzincan, Giresun, Sivas ve Tokat olmak üzere beş il ile Köse, Şiran, Refahiye, Çamoluk, Gölova, Alucra, Akıncılar, Şebinkarahisar, Suşehri, Koyulhisar, Reşadiye, Almus, Niksar, Erbaa olmak üzere de on beş ilçe sınırlarını içine alan bir vadidir. Bu bölgenin gelişimi için son 25 yıldır da önemli girişimler yapılmakta, bu girişimler zaman zaman da STK çalışmaları ile desteklenmektedir. Bunlardan en kapsamlılarından biri de, ÇEKÜL Vakfı tarafından 24.12.2003 tarihinde gerçekleştirilen, Gümüşhane Valimiz Sn.Hasan Basri Güzeloğlu'nun da katıldığı Kelkit Vadisi Sempozyumu etkinliğidir. Prof. Dr. Uçkun Geray, Prof. Dr. Selçuk Erez, Prof. Dr. Melih Boydak, Prof. Dr. Oktay Belli, Prof. Dr. Nüzhet Kahraman, Prof. Dr. Mithat Melen gibi bilim insanlarının akademik çalışmaları ve sunuları yapılmış dönemin belediye başkanları ve valileri de görüşlerini paylaşmışlardır. Toplantıda ana hatları ile 3 başlık ele alınmış; Havza yönetimi mantığında protokol yapma, Proje Birliği Sağlama, Havza Yönetim Otoritesi oluşturulması amaçlanmıştır. Kelkit Vadisi Platformu oluşumu ile Havza boyutunda ortak sorumluluk, Mevcut yetkilerle planlama ve koordinasyon, Yerel dinamiklerin eş güdüm içinde sürdürülmesi, koordine edilmesi; önceliklerin ortak akılla belirlenmesi, çevre ve kültür konusunda yerel insiyatiflerin harekete geçmesi, Kalkınmada çeşitlilik, Değerlerin, geleneklerin ekonomiye kazandırılması, Katılımcılığın desteklenmesi, Açıklık ve şeffaflık Belediye sınırlarının ekonomik ve ticari anlamda genişletilmesi, sınırlar içindeki yerel yetkilerin eşgüdümlü kullanılması şeklinde çıktılar beklenmektedir, diye rapor edilmiştir” dedi.

Kelkit Vadisi'nin gelişimi adına 18’i Dergi Park başta olmak üzere onlarca bilimsel makale yer aldığını ve bunlardan istifade edilmesi gerektiğini vurgulayan Yalçın, “Kelkit Çayının doğduğu yerden başladığından adını buradan alan vadi ve buradan beslenen coğrafi alanların gelişimi adına önemli adımlardan biri de Köse İlçemize yapılan Gümüşhane-Bayburt Havaalanıdır. Tabii ki havaalanı bölgeyi tek başına geliştirmek için yetmeyecektir. Başta tarım olmak üzere bölgeye sağlanacak özellikli destekler bölgenin gelişimini hızlandıracaktır. Bu kapsamda başta Gümüşhane olmak üzere diğer vilayetlerimizle yapılacak entegre girişimler sürece büyük katkı sağlayacaktır. Bu katkı doğaldır ki sadece devlet ve kamu kuruluşları ile değil STK’lar üzerinden de yürütülmeli, desteklenmelidir. Bu sebeple bu amaçla daha önce kurulmuş pasif yapıda kalmış Kelkit Vadisinin kalkınmasını destekleyecek sivil girişimler son derece kıymetli olacaktır. Vadinin havzası içinde kalan Şiran, Kelkit, Köse ilçelerimiz başta olmak üzere bu girişimlerin merkezinde olmalı ve toplam motivasyonu desteklemelidirler. Bugün için bazı başlıklarını süresi dolsa da, bakanlık desteği ve Gümüşhane Valiliğinin hamiliğinde DOKA tarafından hazırlanmış "Yatırım Destek ve Tanıtım Stratejisi Gümüşhane" yayınında da Kelkit Vadisinin gelişimine dönük birçok başlıkta destek paketi yer almaktadır ki, bu ve benzer içerikte sürekli yeni destekler çıkmaktadır. Bu destekler aynı zamanda proje paketleri niteliğinde olup muhatapları ticari kuruluşlar, girişimler, kooperatifler, bazı başlıklarda STK lara açık olanları da vardır” diye konuştu.

Yalçın, bölgenin gelişimini destekleyecek bu başlıklarda açılmış proje çağrılarına destek vererek STK’ların somut çıktıları olacak girişimlerde bulunmasının temel beklenti olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Hatta bölgenin gelişimi için tarımda, gıdada, enerjide ve dolayısı ile ekonomik sürdürülebilirlik açısından uluslararası proje çağrılarından da havzadaki diğer eşlenik yapılarla entegre bir şekilde istifade edilebilmelidir. Bu sebeple uzun zamandır bu pasif kalan Kelkit Vadisi Platformu bünyesine bölgedeki üniversitelerimizi, iş insanlarını, girişimcileri de alarak daha da aktifleştirilmeli, güçlenmelidir. Bilimsel, teknik ve aynı zamanda devlet programlarına dönüşmüş bölgesel girişimlere katkı sağlamayı amaçlayan, geçtiğimiz günlerde komşu illerin temsilcileriyle birlikte yeniden ayağa kalkmış Kelkit Vadisi Platformu bu sebeple çok değerlidir, desteklenmelidir. Bu kapsamda girişimde bulunmuş arkadaşlarımızı, komşu il temsilcilerinin tamamını tebrik ediyorum.”