Yüksek Öğrenim Öğrenci Yurtları Toplantısı yapıldı

Gümüşhane’de 2 Ekim’de eğitime başlayacak olan Gümüşhane Üniversitesine gelecek olan gençlerin yurt ve barınmalarıyla ilgili son durumun masaya yatırıldığı toplantı gerçekleştirildi.

Yüksek Öğrenim Öğrenci Yurtları Toplantısı yapıldı

Vali Alper Tsanrısever başkanlığında Valilik Toplantı Salonunda düzenlenen toplantıda şehrin mevcut yurt kapasitesi, kontenjan ve tercih durumu, ulaşım ve diğer konularda yaşanabilecek sıkıntılar masaya yatırılarak çözüm önerileri tartışıldı.

“Gümüşhane, Gümüşhaneliler gibi saf, temiz bir yer olarak kalacak”

Toplantıda konuşan Vali Tanrısever, güvenlik güçlerinin okul faaliyetlerini yakinen takip ettiğini belirterek, “Başta FETÖ olmak üzere terör örgütlerinin öğrencilerimizi sıkıntıya sokacak düzeyde bir duruma müsaade etmeyeceğiz. Onlar bizim hazinemiz, geleceğimiz. Çocuklarımızı kurda kuşa yem etmeyeceğiz. Sadece terör değil uyuşturucuyla mücadele konusunda da tedbirlerimizi alıyoruz. Gençlerin, hiçbir vatandaşımızın zehirlenmesine müsaade etmeyecek tedbirler alacağız. Aldığımız önlemleri yakında göreceksiniz. Gümüşhane, Gümüşhaneliler gibi saf, temiz bir yer olarak kalacak” dedi.

“Gümüşhane’ye gelen de ağlar giden de ağlar” derler ama çocuklarımızı ağlatmayacağız hep güldüreceğiz”

Önümüzdeki günlerde il dışından gelecek öğrencileri şehirde ağırlamaya başlayacaklarını kaydeden Vali Tanrısever, “Öğrencilerimizi Gümüşhane kültürüyle yoğuracağız, onlara Gümüşhane sevgisi, vatan, millet sevgisini göstereceğiz, Gümüşhane misafirperverliğini göstereceğiz. Devletin tüm kurumlarıyla öğrencilerimize sahip çıkacağız. Emniyet ve Jandarmamız güvenlik konusunda gerekli tüm tedbirleri aldılar. “Gümüşhane’ye gelen de ağlar giden de ağlar” derler ama ağlatmayacağız çocuklarımızı, hep güldüreceğiz. Gelirken de her şey güllük gülistanlık olacak, giderken de inşallah Türkiye'nin en kaliteli eğitimlerinden birini alarak donanımlı bir şekilde çocuklarımızı Gümüşhane'den uğurlayacağız” dedi.

Toplantıda Gençlik ve Spor İl Müdürü Mücahit Atalay, KYK yurtlarıyla ilgili ilçe ilçe kapasite ve tercih rakamlarını paylaştı. Yurtlarda kapasite artırımı ve yeni yurt kiralayarak barınma sorununun çözümü noktasında çaba sarf ettiklerini kaydeden Atalay, büyük oranda yurtlarla barınma sorununu çözdüklerini söyledi.

“Öğrencinin yokluğunu depremde, pandemide gördük”

Belediye Başkanı Ercan Çimen de öğrenci sayısı ve yurt kapasitesi itibariyle Gümüşhane’nin Türkiye ortalamasının üzerinde bir il olduğunu belirterek, “Küçük bir il olmamız nedeniyle hızlı bir şekilde bu işin üstesinden gelebiliyoruz. Gümüşhane’ye gelen bir öğrenci burnu kanamadan hep güzel hatıralarında bu şehirden ayrılmasını sağlamak hedefindeyiz. Bu dün de böyleydi, bugün de böyle. Devletimiz sağ olsun, öğrencilerin her şeyine koşuyor.  Öğrencinin yokluğunu depremde, pandemide gördük. Öğrenci buradan gittiği zaman o hareketli şehir resmen sakin bir şehre dönüşüyor. Onun için biz hepimiz taşın altına elimizi değil, vücudumuzu koyduk, koymaya da devam edeceğiz” diye konuştu.

“Üniversite bizim göz bebeğimiz”

Belediye olarak bu yıl PTT Genel Müdürlüğüyle görüştüklerini ve bütün araçlara yeni bir sistem kuracaklarını ifade eden Çimen, “Türkiyem kartıyla seyahat dönemini başlatacağız. Konya'da, Rize'de ve Gümüşhane'de uygulanacak.  Öğrencilerimizin hangi sıkıntısı varsa tüm kamu olarak hepimiz o sıkıntıları çözmek için koşuyoruz. Öğrencilerimiz için bir hoş geldin partisi yapacağız. Otobüslerimizi hazırladık. Süleymaniye, Torul Kalesi Cam Seyir terasına da rehber eşliğinde gezdireceğiz. Üniversite bizim göz bebeğimiz” ifadelerini kullandı.

“23 bin 500’ün üzerinde öğrencimiz var”

Ek yerleştirmelerle biraz daha öğrenci gelebileceğini belirten Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Halil İbrahim Zeybek ise “Ek yerleştirmelerle öğrenci sayımızın birkaç yüz daha artmasını bekliyoruz. Şu an itibariyle 23 bin 279 öğrencimiz var. Bu sayıya uluslararası öğrencilerimiz dahi edildiğinde 23 bin 500’ün üzerinde öğrencimiz var. Geçen yıl 21 bin civarında öğrencimiz vardı. Şehir gittikçe üniversite şehri havasına bürünüyor. Çocuklarımızın iyi yetişmesi için eksiklikleri de gidermek bizlerin sorumluluğunda. Kendi çocuklarımız başka illerde başka üniversitelerde okuyorlar. Onlar için okudukları üniversitelerde, illerde, ilçelerde başta barınma, güvenlik, ulaşım, yemek, sosyal imkanlar, kültürel imkanlar ne arzu ediyorsak bizler bize gelen, bize emanet edilen çocuklarımıza da o imkanları hazırlamakla mükellefiz. Bu bizim boynumuzun borcu. Çocuklarımızı buradan huzurla, güvenle, iyi hatıralarla, gelecekte Gümüşhanemizin elçileri olacak şekilde mezun etmemiz gerekiyor. Kayda geldikleri ailelerine mezuniyet törenleriyle emanet tekrar teslim etmemiz önemli” dedi.

“Kendi çocuğumuzun başka şehirde herhangi bir sıkıntı yaşamasını istemiyorsak, bu çocuklarımızın da herhangi bir sıkıntı yaşamamasını arzu ediyoruz”

Özellikle terör örgütlerinin, FETÖ’nün, PKK’nın öğrenci evi adı altında gelen öğrencilerin barınma ihtiyaçlarını kullanmak suretiyle öğrencilere musallat olduklarını, ilgi gösterdiklerini bildiklerini ifade eden Rektör Zeybek, “Emniyet birimlerimizle bu konularda yıl içerisinde de sürekli istişare halinde oluyoruz. Bu çok önemli bir konu bizler için. Kendi çocuğumuz başka şehirde herhangi bir sıkıntı yaşamasını istemiyorsak, bu çocuklarımızın da herhangi bir sebeple gerekçesi ne olursa olsun sıkıntı yaşamadan burada yüksek öğrenimleri sürdürmesini arzu ediyoruz. Oryantasyon ve rehberlik çalışmalarını yeni gelen öğrencilerimiz için yapıyoruz. Daha önce yapmadığımız ama eksiklik olarak gördüğüm bir başka oryantasyon faaliyeti de Belediyemizin destekleriyle şehir oryantasyon faaliyetiyle şehri de tanıtalım. Çocuklara şehrin önemli birimleri nereler, hangi ihtiyaçlarını nerelerden rahatlıkla karşılar bu konuda belki o oryantasyon faaliyetlerin içerisine çocukların hava almaları için eski Süleymaniye'yi de ekleyebiliriz. Şehri de tanısınlar yeni gelen öğrencilerimiz. Çocuklarımızın hem terör örgütlerine hem suçlara karşı uyarma noktasında eğitimleri ve bilgilendirilmeleri noktasında yıl içerisinde başta İl Emniyet Müdürlüğümüz ve Jandarma Komutanlığımız olmak üzere çocuklarımızın sürekli teyakkuzda olmalarını sağlayacak eğitim faaliyetlerini, bilgilendirme faaliyetlerini sağlamak. Ortalama ömür hızla uzarken, ortanca yaş hızla büyürken, çocuk sayımız, genç sayımız hızla azalıyor. Bunlar bizim için çok değerli. Ülkemizin bütün gençleri çok değerli. Bize emanet edilen çocuklarımıza bu gözle bakıyoruz” diye konuştu.

Güncelleme Tarihi: 06 Eylül 2023, 18:34
YORUM EKLE
YORUMLAR
Abdullah Osmanoğlu
Abdullah Osmanoğlu - 13 ay Önce

İLİMİZ KAMUOYUNA AÇIK MEKTUPTUR.
İlimizde bu sene üniversiteyi kazanarak gelen ve geçmiş yıllarda da okuyan öğrencilerle birlikte yaklaşık 23.500 öğrenci kardeşlerimize ve hocalarına 2023-2024 eğitim öğretim yılı hayırlı olsun. Ayrıca MEB’e bağlı anaokulu, ilköğretim, ortaokul ve lise olarak 63 değişik okulda okuyan yaklaşık 8000 öğrenciden yatılı okul yurtlarında okuyan veya ulaşımla baş başa olan öğrenciler var. Özellikle ve öncelikle KYK yurtlarında kalan öğrenci kardeşlerimizin geçen yıllarda bize anlattığı serzenişlerin, sıkıntıların ve sızlanmaların bertaraf edilmesi büyük önem arz etmektedir. Şöyle ki: KYK yurtlarında yemek veren özel sektörlerin yemek kalitelerinden ve doyuruculuklarından sıkıntılar olduğunu ve yemeği yemek istemeyenlerin devletin katkı bedelini dolduracak kadar diğer aperatif gıdalara yöneldiklerini ve günlerini yarı aç olarak geçirdiklerini duymaktayız. Bunun doğruluğunu araştırmak için de gıda mühendislerinin de bulunduğu bir konsey tarafından bu yemek sektörleri tarafından satın alınan gıda maddeleri olan; bakliyat, et, süt, yumurta, ekmek, un, sıvı yağ, tereyağı, sebze, meyve, kahvaltılık malzemelerin; yeni yıl ürünü olup olmadığı, TSE standartları, İSO ve gıda tüzüğü, kalite ve randıman yönlerinden tetkik edilerek uygunluğu tespit edilenlerin yemek pişirilerek öğrencilere arz edilmesi sağlanmalıdır.
Ayrıca günlük sunulan gıdaların genç kardeşlerimizin günlük kalori ihtiyaçlarını karşılayıp karşılamadığı hususu Rasyon Tertip Komisyonlarınca tespit edilmeli ve bu genç misafirlerimizin günlerini yarı aç vaziyette geçirmelerine müsaade edilmemelidir. Yemek sektörleri bu öğrencilerimize iyi ve kaliteli hizmet vererek öğrencileri memnun etmeleri gerekmektedir. Aksi halde öğrencilerin sırtından ucuz ve kalitesiz yemekle kazançlarına kazanç katmaları hem örfümüz yönünden ahlaki değildir. Hem de evrensel olarak etik değildir.
Diğer çok çok önemli bir husus ise astronomik dolmuş ücretleridir. Ortalama 5 km’lik yol için alınan dolmuş ücreti öğrenci için 11 ₺, sivil için 12 ₺ çoktur. Niçin? 1000 km’lik yol olan Gümüşhane-İstanbul arası yolcu otobüs ücreti 900₺ iken ve bu uzun yolculukta her yolcuya şahsına ait tek koltuk tahsisli iken bu ücret alınıyor. Belediye ve Özel Halk Otobüslerine ait 5 km’lik bir yolculukta her yolcuya bir koltuk imkânı var mı? Yok. Bu kısa yolculukta 20 kişi koltuklarda otururken belki yaklaşık 40-50 kişi ayakta balık istifi gibi sağlık ve yolcu trafik güvenliğine aykırı olarak yolculuk ediyor. Doğru mu, Yanlış mı? Gümüşhane-İstanbul arası 1000 km’lik yol ücretine kıyasla 5 km’lik yol için hatta çoğu ayakta yolculuk eden yolcu için alınması gereken ücret: 5-6 ₺ civarında olması gerekirken %100 fahiş fiyat olan 11- 12₺ çok abes kaçıyor. Kimse maliyetler, akaryakıt, bakım-onarım, enflasyon, sigorta ve vergi ücretlerini ortaya atıp bunun arkasına sığınmasın. Enflasyon yüksek fiyatları halka reva görenler yüzünden artıyor. Hesap meydanda. Çoğu öğrenci 5 km’lik Şehir – üniversite veya yurt- üniversite arası gidiş-dönüş yollarını genelde yayan olarak kat ediyorlar veya otostop yaparak sağlıyorlar. Belediye de bu yüksek ücretleri regüle edecek önlemleri almalıdır. Belediye ucuz ve bol sefer sayısını ortaya koyması gerekmektedir. Belediye Başkanlığı, Özel Halk Otobüsleri lehine Belediye Otobüslerinin ve sefer sayılarını az tutması dikkatlerden kaçmamaktadır.
Halkımıza hitap eden bütün sektörler; başta ekmek fırınları (Rus buğdayı ve ithal edilen buğday ile bu yıl buğday fiyatları 6 ₺’ye kadar gerileşmiştir. 2023 yılı itibariyle TMO’ca alınacak ekmeklik buğday fiyatı ise 8,250₺’dir. Makarnalık buğday ise 9 ₺’dir. Bu yıl 50 kg unun en ucuz fiyatı 519,80 ₺’dir. Yeni 2023 yılı un fiyatlarına göre ekmek maliyetleri (işçilik, elektrik, su, doğalgaz, odun, vergi, kira, sigorta primi ve diğer işletme giderleri göz önünde bulundurulduğunda 1 kğ ekmek fiyatının en fazla 25 ₺ olması gerekmektedir.) lokantalar (bütün bakliyat gıda maddelerini toptan ve sebze, et vs. haftalık ve ucuza aldıklarını biliyoruz) hazır giyim mağazaları, kırtasiyeler, market ve süpermarketler, berber, (en önemli sermayesi makas, makine ve tarak ve koltuk iken 15 ila 30 dakikalık bir efor karşılığı 80₺ çok pahalıdır.) kasap ve şarküterileri,(hayvan üreticisinden aldıkları fiyatlar ile satış arasında büyük uçurumlar var.) manavlar, (tarladan toptan aldıkları her bir ürünü % 400 karla sattıklarını biliyoruz) AVM’ler, kahvehaneler vs. bilumum hizmet sektörleri olarak; helal, ucuz ve sürümden kazanç yolarını seçersek kazancımız da bereketli olur, huzurumuzda yerinde olur. Müşteriler de memnun olur. Aksi durumda İlimizin, Türkiye’nin ve Dünyanın en pahalı şehri olarak anılması kadar utanç verici bir durum yoktur. İlimize gelen ve gelecek; öğrenci, akademisyen, bürokrat, memur, polis, öğretmen vs. ilk önce en pahalı şehir gibi kendi adıma utanç verici bu durumu ihbar alarak ve bilgi sahibi olarak İlimize geliyorlar ve bunları bizlere söylüyorlar. Bizim de söyleyecek sözümüz olmadığı için başımızı öne eğiyoruz.
Bu durumu izale etmek için; Valilik ve bağlı kurumlar, Belediye Başkanlığı, Belediye Meclisi Üyeleri, STK’lar, meslek odaları ve basın mensuplarının olduğu bir ortamda her sektör mensupları ile masaya oturularak, çok basit bir surette “Uhuletle ve Suhuletle” ve çok kısa bir zamanda çözüme kavuşturulabilir.
Ayrıca Basın kuruluşları ve mensupları da Anayasamızdaki birçok maddeye göre özgürdür, kamuoyunu doğru bilgilendirmek ve kurumların ve şahısların kişilik haklarını muhafaza ederek aksaklıkları ve haksızlıklara karşı eleştiri yapmak ve bunları gazetelerinde ve köşelerinde yazmak hakları bulunmaktadır. Ancak basın sektörü bazen küçük ve mahallî idari kurumların personel işlemlerinin ve problemlerinin üzerine giderken büyük fotoğrafı kaçırabiliyorlar. İlimizin büyük problemlerini nedense gazetelerine ve köşelerine taşımıyorlar. Basın Tarihi okuyanlar bilir. Basın literatüründe “Besleme Basın” diye bir tabir vardır. Basın kuruluşları ve mensupları şahıslardan veya kurumlardan gelecek olan ihale ilanı ve diğer ilan ve reklam kazançları engellenir kaygısı taşımaması, kurumlardan gelir getirici kazanç görmedikleri zaman kurumlara ve idarecilere düşman olmamaları lazımdır. Basın mensupları ve kuruluşları kişilerin ve kurumların adamı değil, halkın adamı ve milletin basın kuruluşu olmaları lazımdır. Aksi halde “Besleme Basın” düzeyine düşerler.
Diğer taraftan, aksi halde yukarıda izah ettiğimiz gibi hizmet sektörleriyle anlaşma sağlanamadığında ise; Valiliğimizin ve Belediyemizin bazı enstrümanları devreye girmelidir: “Halk Ekmek, ucuz yemek aşhaneleri, ucuz sebze – meyve satış mağazaları, şarküteri, kasap ve et ürünleri, ucuz berber, ucuz belediye otobüsü vs”. gibi sektörleri belediye kendi şirketi marifetiyle, halk ve millet menfaati ileri sürülerek vücudunu taşın altına koyması gerekmektedir. Öğrencisiyle, memuruyla, işçisiyle ve emeklisiyle yaklaşık: 55.000 nüfuslu bir şehrin sakinlerini onlarca hizmet sektörünün insafına bırakmak doğru değildir, insani değildir, vicdani ve İslami hiç değildir. Siyasi ve idari bir sorumluluk hiç değildir. Burada tüm aktörlere ve paydaşlara görev düşmektedir. Esnaf, sanaatkâr, zanaatkâr ve ticaret ehli olarak kısa yoldan zengin olmak, dünyevi ve uhrevi yönden helal kazanç kaynakları değildir. “Esas Olan Hizmettir.” Herkes şapkasını önüne koysun ve düşünsün. Halkımız, şehir sakinleri ve öğrenciler ise esnaflar, sanaatkâr, zanaatkâr ve ticaret sektörleri tarafından yolunacak kazlar değillerdir. Halkımıza ve hemşehrilerimize sağlıklı ve huzurlu esnafımıza sanaatkâr, zanaatkâr ve ticaret ehline de hayırlı ve helal ve kanaatkâr kazançlar diliyorum.

SIRADAKİ HABER