Programa Dernek Başkanı İrfan Ataman, Başkan Yardımcısı ve Proje Koordinatörü Hüseyin Turhan başta olmak üzere Eskişehir Osmangazi, Anadolu ve Eskişehir Teknik Üniversitelerinde okuyan öğrenciler katıldı.
Dernek olarak eğitimi ve öğrenciyi Eskişehir’de çok önemsediklerini belirten Eskişehirdeki Gümüşhaneliler Derneği Başkanı İrfan Ataman, “Bugün hemşehrimiz olan Prof.Dr. Adil Şen hocamızı dinleyeceğiz. Kendilerine bizleri kırmayıp davetimize katıldığı için teşekkür ediyorum. Memleketimizin yetiştirdiği önemli bir değerimizdir. Binlerce öğrenci yetiştiren Sayın hocamızın, umuyorum ki hayata dair, geleceğe dair söyleyecekleri çok faydalı olacaktır” dedi.
Gümüşhane’nin Köse ilçesinden olduğunu söyleyerek konuşmasına başlayan Prof.Dr. Adil Şen ise “Öğrencilik yıllarım Gümüşhane’de geçti. Gümüşhane’de okurken Köse’ye gitmek için ana yola çıkardım. O zamanlar nizami otobüs, minibüs yoktu. Olsa da günde bir seferdi. Saatleri bize uymazdı. Yol üzerinde durup gelen ilk kamyonu durdururdum. Köse’den geçiyor mu diye sorup binerdim. Tanker ve kamyonlarla çok gittim Köse’ye. Araçtan inince para vermeye kalkışırdım hiçbir şoför benden para almazdı. Talebe olduğum için almıyorlardı. İşte bu davranışlar bize sorumluluk yükledi. Görev yaptığım illerde önce Gümüşhane Derneğini aramış bulmuşumdur. Örneğin Kırşehir’de 15 yıl çalıştım. Burada 300 hane hemşerimiz vardı. Bunların bütün çocuklarını İmam Hatip Lisesi’ne aldım. Onların hepsinin velisiydim. Sadece Gümüşhaneliler değil Erzurumlular, Artvinliler, Trabzonlularda vardı. O gençler şu anda Kırşehir’in hem ilim, ticaret, bürokrat, siyaset işlerinde söz sahibiler. Hemen hemen her sektörde yetiştirdiğimiz gençlerimiz başarılı oldular. Buda beni çok mutlu ediyor” diye konuştu.
"Gümüşhanelinin hususi özellikleri vardır"
Gümüşhanelilerin bir takım hususi özellikleri olduğunu ifade eden Şen, “Çalışkan olmamız, dürüst olmamı, işimize sahip çıkmamız bizim hususi özelliklerimiz diyebilirim. Gümüşhanelinin boş işi olmaz. Arkasını unutmaz. Unutmaması da lazım. Bizim babalarımızın yaşında Aydın Doğan, Hüsnü Tuğlu var. Hüsnü Tuğlu bir çok ilde valilik yaptı. Bundan yıllar önce Ankara’da bir iftar programında yaptığı konuşmada dedi ki “Yirmiden fazla ilde valilik yaptım. Gümüşhaneli hemşerilerim beni hiç yere baktırmadılar” Bu açıdan kumaşımız sağlam. Yıllar önce okuduğum bir yabancı kitapta bir cümle benim yaşam felsefem olmuştur. “Çalışmak bizim Kaderimizdir” diye. Gümüşhaneli olarak, bu memleketin çocuğu olarak kaderimiz, islam ümmeti olarak kaderimiz çalışmak. Başka çaremiz yok” ifadelerini kullandı.
“Memleketimizin ismini bir sancak gibi bulunduğumuz her platformda dalgalandırmamız lazım”
Gençlere ferdi olarak çok çalışıp emsallerinin 1-2 adım önünde olmaları gerektiğini vurgulayan Prof.Dr. Adil Şen, sözlerini şöyle sürdürdü: “İlahiyatçı olduğumuz için camide ve konferanslarda konuşmalarımda nerede olursam olayım konuşmamım bir yerinde Gümüşhane’ye atıfta bulunurum. Gümüşhaneli olduğumu söylerim. Memleketimizin ismini bir sancak gibi bulunduğumuz her platformda dalgalandırmamız lazım. Bir Türk olarak çalışmamız lazım. Ülkemiz tam 100 yıldır uluslararası güçlerin bir gösteri arenası olmuş. 1970 ve 1980 ilk yarısı suni olarak çıkarılan kavgalarda kardeşi kardeşe düşman yaptılar. Bizi bölmeye çalıştılar. Suniydi bu, özümüzde olmayan bir şeydi. Zor ve sıkıntılı günlerdi. Bizim öğrencilik yıllarımızdı. Yaşadık ve gördük. O yüzden çok çalışmalıyız. İlahiyata gelen gençlere birinci sınıfta şunu söylüyorum. Okulu bitirdiğinizde asgari dört dil bilerek mezun olun. İki doğu lisanı iki batı lisanı öğrenin. Buna gayret gösterin. Emek verin. Başka türlü olmuyor. Eğer bu durumdaysanız iş arayan değil aranan bir kişi olursunuz. Müslüman olarak da çok çalışmamanız lazım. İslam aleminin hali ortada. Her yönden birinci sınıf insan olmak zorundayız.”
“Çalışmaktan başka ikinci bir yolumuz yok”
Gençlere Aziz Sancar ve Aydın Doğan gibi duayenlerin meslek yaşamında nasıl başarılı olduklarını anlatan Prof.Dr. Adil Şen, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Aziz Sancar çalıştığı laboratuvardan 3 ay çıkmadan çalıştı. Yangın hortumuyla saçını yıkadı. Hiç pes etmedi. Nobel ödülü alarak medarı iftiharımız oldu. Yani çalışmak kaderimiz olmalı. Gençsiniz, Yaşamın baharındasınız ama çok çalışmak zorundasınız. İkinci bir yolumuz yok. Yani bir şeyler yapacaksak bazı şeylerden fedakarlık yapmak zorundayız.”
Programın sonunda öğrencilerin sordukları soruları cevaplan Prof.Dr.Adil Şen, böyle bir programı geleneksel hale getirip gençlere destek oldukları için dernek yöneticilerine teşekkür etti.
Gümüş Akademi günün anısına hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.
Prof.dr. Adil şen kimdir?
1963 Yılında Gümüşhane’nin Köse İlçesinde dünyaya geldi. İlk ve Ortaokulu Köse’de okudu. Gümüşhane İmam Hatip Lisesini bitirdikten sonra Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde lisans eğitimini tamamladı. Yüksek Lisans ve doktorasını Kayseri Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İslam Tarihi ve Sanatları Bölümünde Öğretim Üyesi olarak yaptı.1986 yılında başladığı Öğretmenlik görevini 2009 yılına kadar yurdumuzun değişik illerinde öğretmen ve idareci olarak sürdürdü. 2009 Yılından itibaren Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi ve Sanatları Anabilim dalında akademik yaşamına devam etmektedir. Prof.Dr. Adil Şen’in tarih, kültür ve medeniyet alanında yayımlanmış kitap ve makaleleri bulunmaktadır.
İlim emekçisidir, saygıyı hakeder.