“Tarihini bilmeyen bir millet yok olmaya mahkumdur”
Mustafa Kemal Atatürk
Tarihi Gümüşhane Köprüsü’nün aslına uygun olarak inşa edilmesi ve dahi ışıklandırılması ile turizme kazandırılması alkışlanması gereken bir başarı değil midir? Yakın tarihte köprümüzün üstünün beton ile örtülerek çirkin bir boya ile boyanması ve trafiğe açık olması şehrimiz adına tarihi açıdan inanın bir yüz karası idi. Bugün bu köprü ışıl ışıl aslına en uygun bir şekilde yeniden turizme kazandırılmıştır. Başta Belediye Başkanımız Ercan Çimen olmak üzere emeği geçen herkese şükranlarımızı sunuyoruz.
Yine Raif Tuna Evi (Konağı) yakın tarihimizde Valiliğimiz tarafından satın alınarak aslına uygun restore edilerek bugün Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü olarak hizmet vermektedir.
Ve dahi Süleymaniye Mahallesi’nde Akagün ailesine ait konağın yine aslına uygun olarak restore edilmesi ve Valiliğe devredilerek Gümüşhane Üniversitesi’ne tahsisi yapılmıştır. Bu bağlamda bu konağı kültürümüze ve eğitime kazandıran Akagün ailesi adına Metin Akagün ve Erdemir Akagün ağabeylerimize en kalbi şükranlarımızı sunuyorum.
Aynı mahallede Zeki Kadirbeyoğlu Konağı, hamamı ve müştemilatı, Süleymaniye İlkokulu olarak hizmet veren eski binanın da Gümüşhane Valiliği tarafından aslına uygun olarak turizme kazandırılması da takdire şayandır. Bunların yanında Balyemez Konağı, Özdenoğlu Konağı, Ataç Konağı ve İkizevler Konağı (Müze) turizme kazandırılmıştır.
Bundan evvel birkaç kez dile getirip yazdığım gibi şimdi sıra –sanıyorum Ercan Bey’in projeleri içerisinde var- Gümüşhane Eski Vilayet Konağı’nda olmalıdır. Tarihi resimlere baktığımızda o harikulade cumbalı binanın hangi akıl ve zihniyetin çirkinliğinde yıkıldığına inanmak akıl işi değil. Tarihi özellikleri ve anılarımızın yaşadığı o muhteşem eserinde aslına en uygun bir şekilde yeniden inşa edilmesini umuyor ve bekliyoruz.
Ve bu binanın her taraftan görülebilecek bir yere yapılması, bu binanın birçok farklı birimlerin yaşatılması elzem derecede fayda getirecektir. Bu binada büyük bir konferans salonu, muhtelif büyüklüklerde sinema, kütüphane, çok amaçlı salon ve benzeri mekanlarla şehrimizin tarihine ve kültürüne hizmete açılmalıdır.
Bir diğer ve çok önemsediğim bir mekan var ki bu şehirde yaşayan hemen herkesin orada bir hatırası ve yaşanmışlıkları vardır. Burası Süleymaniye Mahallesi’ne çıkarken bugünkü Meteoroloji Müdürlüğü altında yer alan –maalesef yıkılmış- Yanan Okul namı ile ün yapan Gümüşhane Ortaokulu (Eski Öğretmen Okulu) ki burayı aslına uygun olarak yeniden inşa etmek ve burayı bir Gümüşhane Eğitim Tarihi Müzesi haline getirmek muhteşem bir hizmet ve vefa, kadirşinaslık örneği olacaktır.
Ve açılacak olan bu güzel mekanda Sabri Özcan San başta olmak üzere o okulda görev yapan müdür ve öğretmenlerimizin mümkünse balmumu heykelleri, fotoğrafları, kitapları, eşyaları ve eserleri sergilenmelidir.
Başta Değerli Vekillerimiz, Sayın Valimiz, Belediye Başkanımız, Gümüşhane Dernekleri Federasyonu (GÜDEF) ve diğer dernek, sivil toplum örgütleri, iş adamlarımız ve sevdalı hemşerilerimiz bu onurlu ve güzel hizmete omuz vereceklerdir.
Ve dahi Gümüşhane sınırları içinde yer alan başta Kromni Vadisi, İmera, Santa, Satala, Sarıçiçek Köy Odaları, Keçi Kale, Kov ve Canca Kalesi, Çakırkaya Kilisesi başta olmak üzere tarihi ve turistik yerlerimiz, değerlerimiz en kısa zamanda tespiti yapılarak acilen Gümüşhane turizmine kazandırılmalıdır. Ne dersiniz güzel olmaz mı?