Çok gezenin çok okuyandan daha çok bilgi birikimi olduğu her zaman söylenmekle beraber, defalarca teyit de edilmiştir. Yine bir dil bir insan iki dil iki insan teoreminden yola çıkacak olursak çok dil bilme, çok farklı insanlar ile iletişim kurması yanında çok farklı coğrafyalarda da rahat ve özgür bir şekilde bulunma ve de iletişim imkânı tanımaktadır. O,coğrafyalarda dışardan bakan gözlere içerde yaşanan olayların yansıması sorulabilir ve de gözlemlenebilir.
Şimdi böyle sözlere neden gerek vardı diyecek olursanız; Efendim geçen hafta memleketten çocukluk arkadaşımız, kardeşimiz Vedat DORUK namı diğer Gâvur Vedat geçen hafta Ankara’ya teşrif ettiler bizi ziyaret ettiler.
(Gâvur namına gelince; Kendisi ile lise yıllarında dershaneye giderken sayısalcı olarak sınava hazırlanıyorduk. Son anda bizim Vedat karar değiştirdi ve dil alanından sınava gireceğini söyledi. Yani o zamandan Gâvurluk tutkusu başlamış oldu, derken bizim Vedat Yıldız Teknik Üniversitesi Fransızca Mütercim Tercümanlık Bölümünü kazandı. Bölümü bitirirken bunun yanına İngilizce, Almanca, İtalyanca ve İspanyolcayı da ekledi. Böylece tam bir gâvur oldu. Şimdilerde kendisi DİMES firmasında İhracat Departmanı Sorumlusu olarak görev yapıyor.)
Vedat, Angola Büyük Elçiliğinden vize alacaklarmış, alamamışlar haliyle bize geldiler şu işimizi hallet diye, Angola Büyük Elçisi ile iyi tanışırız, tamam hallederiz sorun değil şöyle biraz muhabbet edelim dedik. Havadan sudan derken başladık gazeteci sorularına: Birçok coğrafyayı gezen birisi olarak son dönemde Türkiye’de yaşanan olaylar (gezi parkını kastediyoruz) gittiğin ülkelerde nasıl karşılandı, karşılanıyor diye sorunca
Vedat Kardeşimiz;
“Öncelikle şunu belirtmekte fayda var; uzun zamandır bu işle uğraşıyorum. Eskiden fuar tanıtım organizasyonlarına katıldığımızda bizim standımıza Türkiye adı olarak çok bir rağbet olmazdı, öyle bir saygıda görmezdik ama son yıllarda katıldığımız fuar ve organizasyonlarda hem rağbet görüyoruz, hem saygı duyuluyoruz. Afrika ülkeleri, Balkanlar, Avrupa, Çin, Dubai nere gidersek gidelim el üstünde tutuluyoruz. Tabi bunda son yıllardaki Türkiye’nin gelişiminin büyük önemi var yine siyasi istikrarın da…Sn. Başbakan soydaşlarımız tarafından seviliyor, Afrika ve Arap halkı büyük bir saygı duyuyor. Balkanlarda Türkiye’nin güçlü etkisini daha iyi görebiliyorsunuz. Bu gün Türkiye hapşırsa Balkanlar Hasta olur. Bu gün Kuzey Irak özerk bölgesinde tamamen Türk malları hakim. Türkiye’nin bir ili gibi, İstanbul gibi bir yer olmuş durumda…
Türkiye’de yaşanan son olaylara gelince; Olaylar olduğu zaman yurt dışındaydım. CNN olay görüntülerini gösterirken insanların tepkilerine şahit oldum an beni suçluluk psikoloji içerisine itti. Ülkenin imajı açısından çok kötü oldu. Bir yerde itibar kaybettirdi diyebilirim. Keşke hiç olmasaydı. Bir zaman tabi ki bunlar yurt dışında konuşulacaktır ama o arada ticari manada birçok olayı da etkilemiştir.”
Yurt dışını tırıl tırıl gezen birisi olarak gözlemleri ve fikirleri ile Vedat kardeşime teşekkür ettikten sonra, bir yemek yödürmeden gönderemezdim. Kaç yılın üstüne görüşüyoruz. Angola Vizesine gelince, benim tanıdığım büyükelçi emekli olmuş.Bir yemek daha yödürsem olur mu Vedat?
Sevgi ve Saygılar…
Şimdi böyle sözlere neden gerek vardı diyecek olursanız; Efendim geçen hafta memleketten çocukluk arkadaşımız, kardeşimiz Vedat DORUK namı diğer Gâvur Vedat geçen hafta Ankara’ya teşrif ettiler bizi ziyaret ettiler.
(Gâvur namına gelince; Kendisi ile lise yıllarında dershaneye giderken sayısalcı olarak sınava hazırlanıyorduk. Son anda bizim Vedat karar değiştirdi ve dil alanından sınava gireceğini söyledi. Yani o zamandan Gâvurluk tutkusu başlamış oldu, derken bizim Vedat Yıldız Teknik Üniversitesi Fransızca Mütercim Tercümanlık Bölümünü kazandı. Bölümü bitirirken bunun yanına İngilizce, Almanca, İtalyanca ve İspanyolcayı da ekledi. Böylece tam bir gâvur oldu. Şimdilerde kendisi DİMES firmasında İhracat Departmanı Sorumlusu olarak görev yapıyor.)
Vedat, Angola Büyük Elçiliğinden vize alacaklarmış, alamamışlar haliyle bize geldiler şu işimizi hallet diye, Angola Büyük Elçisi ile iyi tanışırız, tamam hallederiz sorun değil şöyle biraz muhabbet edelim dedik. Havadan sudan derken başladık gazeteci sorularına: Birçok coğrafyayı gezen birisi olarak son dönemde Türkiye’de yaşanan olaylar (gezi parkını kastediyoruz) gittiğin ülkelerde nasıl karşılandı, karşılanıyor diye sorunca
Vedat Kardeşimiz;
“Öncelikle şunu belirtmekte fayda var; uzun zamandır bu işle uğraşıyorum. Eskiden fuar tanıtım organizasyonlarına katıldığımızda bizim standımıza Türkiye adı olarak çok bir rağbet olmazdı, öyle bir saygıda görmezdik ama son yıllarda katıldığımız fuar ve organizasyonlarda hem rağbet görüyoruz, hem saygı duyuluyoruz. Afrika ülkeleri, Balkanlar, Avrupa, Çin, Dubai nere gidersek gidelim el üstünde tutuluyoruz. Tabi bunda son yıllardaki Türkiye’nin gelişiminin büyük önemi var yine siyasi istikrarın da…Sn. Başbakan soydaşlarımız tarafından seviliyor, Afrika ve Arap halkı büyük bir saygı duyuyor. Balkanlarda Türkiye’nin güçlü etkisini daha iyi görebiliyorsunuz. Bu gün Türkiye hapşırsa Balkanlar Hasta olur. Bu gün Kuzey Irak özerk bölgesinde tamamen Türk malları hakim. Türkiye’nin bir ili gibi, İstanbul gibi bir yer olmuş durumda…
Türkiye’de yaşanan son olaylara gelince; Olaylar olduğu zaman yurt dışındaydım. CNN olay görüntülerini gösterirken insanların tepkilerine şahit oldum an beni suçluluk psikoloji içerisine itti. Ülkenin imajı açısından çok kötü oldu. Bir yerde itibar kaybettirdi diyebilirim. Keşke hiç olmasaydı. Bir zaman tabi ki bunlar yurt dışında konuşulacaktır ama o arada ticari manada birçok olayı da etkilemiştir.”
Yurt dışını tırıl tırıl gezen birisi olarak gözlemleri ve fikirleri ile Vedat kardeşime teşekkür ettikten sonra, bir yemek yödürmeden gönderemezdim. Kaç yılın üstüne görüşüyoruz. Angola Vizesine gelince, benim tanıdığım büyükelçi emekli olmuş.Bir yemek daha yödürsem olur mu Vedat?
Sevgi ve Saygılar…