KIRMIZI KART

“Çözümde yer almayanlar sorunun bir parçasıdır”
Goethe


Hatırlarsanız bundan bir zaman önce Trabzonspor-Galatasaray maçında kendisini hakem zanneden bir ibişin resmen ve hile ile Trabzonspor’u kalın-kalın doğradığını biz ve bütün akıl ve vicdan sahibi herkes görmüştü. Yapılan bu zulüm, adaletsizlik, şerefsizlik ve aklınıza ne kadar gelebilecek menfi söylemin denilebileceği bu menfur olay karşısında Trabzonsporlu Salih Dursun’un spontane gelişen bir hareketle hakeme gösterdiği kırmızı kart ile adeta sembol olmuştu. Ve hatta Yomra Belediye Başkanı bir caddeye bu hareketi ölümsüz yapma adına Salih Dursun’un adını verirken diğer yandan Maçka Belediye Başkanı bir parka bu topçumuzun heykelini dikme sözü vermişti. Bende âcizane Hayal Dükkânı Ödülleri kapsamında Salih Dursun’u yılın sporcusu olarak ödüllendirdim.     

Bu onurlu ve haklı isyan yıllardır dünyanın dört bir yanında, güzel ülkemizde ve azda olsa Gümüşhane’mizde yapılan tüm adam kollamaya, tacize, kadın ve çocuk dâhil her türlü şiddet eylemine, iç ve dış her türlü izm, ideoloji, bozuk fikirli grup, terörizm ve insani olmayan her türlü harekete bende kırmızı kart gösteriyorum.

İşte bu nu nedenledir ki;

Bu ülkenin ekmeğini yediği halde başka ülkelerin mandası altına girmeyi, onların bozuk fikirlerini benimseyerek atasının dinini, mezhebini ve geleneklerini hiçe sayan zavallılara, devlet içinde devlet kurma zavallılığı gösterenlere kırmızı kart gösteriyorum.

Beyni değişik objelerle doldurulan, kendini canlı bomba yaparak çoluk çocuk, öğrenci ve masum onlarca insanı canlı canlı yakarak cennete gideceğini zanneden zavallı beyinsizleri yetiştiren cahil anne-baba ve örgüt köpeklerine kırmızı kart gösteriyorum,

Yaşadığı coğrafyada son derece rahat bir hayat sürmesine rağmen sürekli “dövlet bize bahmiyir” diyerek sözüm ona bir çaput parçasını bayrak yapan ve her iki tarafı idare ettiğini zanneden el uzattığımız halde sürekli bu eli tersleyen ve bizi kullandığını zanneden acizlere kırmızı kart gösteriyorum.

Hiçbir liyakati, şartı ve özellikleri tutmadığı halde her devirde adamı olan ve kısa zamanda ayarlayabilen, torpil ve iltimas ile işini gören, gördüren, zavallının hakkını, malını ve makamını gasp edip eşi, oğlu, kızı ve yakın akrabalarına peşkeş çeken şerefsizlere de kırmızı kart gösteriyorum.

Nüfus kâğıdında dini İslam yazdığı halde her hareketi İslam dışı olan, kız ve erkek çocuklarını taciz edip tecavüzde bulunan, ensest, livatacı, sibyancı, homo, lezbiyen ve her ne kadar sapıklık varsa bunları hoş gören, uygulayan ve destek veren sapıklara da kırmızı kart gösteriyorum.

İsminin önündeki unvanlar büyüdükçe kendisi ve karakteri küçülen, kendisine oy veren seçmenlerine hakaret eden, sonradan gördüm delisi olan, gurur ve kibir pisliğine bulaşan her türlü siyasetçi, bürokrat ve yardakçılarına da kırmız kart gösteriyorum.

Güzel ülkemizi müreffeh bir dilime çıkarma gayretinde olduğu halde sürekli sorun arayan, sorun üreten ve çözümde yer almayan, yapılan bunca güzel işi gör(e)meyen ve sürekli eleştiren küçük beyinciklere de kırmız kart gösteriyorum.

Kendini bu ülkenin en önemli şairi, yazarı, sanatçısı, akil adamı, ressamı, edebiyatçısı ve her ne menem sıfatsa ondan gösterdiği halde birkaç ağaç için kıçını yırttığı halde zalimce öldürülen onca yavrucak, masum ve teröre kurban giden şehitlerimize yanmayan akil zannettiğimiz aklı olmayanlara da kırmızı kart gösteriyorum.

Bu yazıyı tek pencereden okuyup bizlere içinden küfreden okuyucuya da müsaadenizle kırmızı kart gösteriyorum.
YORUM EKLE