KORONAVİRÜS İLE MÜCADELEDE ANNE VE BABALARIN ROLÜ

Koronavirüs nedeniyle hem anne ve babalar hem de çocuklar günlük yaşamlarında zorlanmakta ve stres yaşamaktadır. Bu durum aile içi iletişimi olumsuz etkileyebilmektedir. Sosyal izolasyon süresi boyunca anne ve babalar, çocuklarıyla etkileşimlerinin sağlıklı olması için bazı konulara dikkat etmeli, iyi rol model olmalıdır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) altı başlık altında anne ve babalara bazı önerilerde bulunmuştur;

1. Beraber Geçirilen Zamanı Artırın: Çocuklarla birebir geçireceğiniz zamanlar yaratın. Bu etkinlikleri her gün aynı saatte yapabilirsiniz. Böylece çocuğunuz planlar yapabilir ve etkinliği dört gözle bekleyebilir. Ona birlikte ne yapmak istediğini sorarak kendine duyduğu güveni geliştirebilirsiniz. Eğer sosyal mesafenin korunması kuralına uymayan bir şey yapmak isterse bu durum onunla salgın konusunu konuşmak için iyi bir fırsat olabilir. Yapacağınız etkinlikleri çocuğunuzun yaş grubuna göre ayarlayın. Bu etkinlikler;

- Bebekler için: mimik ve seslerin taklidi, şarkı söyleme, kitap okuma;

- 5-12 yaş grubu için: Kitap okuma, çizimler yapma, sıkıcı ev işlerini oyunlaştırma, birlikte ödev yapma;

- Ergenler için: Spor, müzik, ünlüler ve arkadaşları gibi konularda sohbet etme; birlikte egzersiz yapma şeklinde olabilir.

Ayrıca televizyon ve telefonunuzu kapatın. Virüsten bağımsız zaman geçirin. Çocuğunuzu dinleyin. Ona ilginizi verin ve birlikte eğlenin.

2. Olumlu Duygularla Yaşamı Sürdürün: Çocuklar ve gençler ile bu süreçte olumlu duygularla yaşamı sürdürmek zor olabilir. Çocuklar olumlu yönlendirmeler yapılırsa ve doğru davranışlarıyla ilgili olumlu geribildirim verilirse söylenenleri yerine getirme eğilimindedirler. Bu süreçte görmek istediğiniz davranışı çocuğunuza söyleyin, bunu yaparken olumlu bir tutum sergileyin, sinirli bir yaklaşımdan kaçının, sakin bir ses tonu ile konuşun. Çocuğunuzun yaptığı olumlu hareketleri fark ettiğinizi gösterin ve destekleyin. Böylece olumlu hareketleri tekrarlayacaktır ve önemsendiğini bilecektir. Ergen yaştaki çocuğunuz yaşıtları ile iletişim kurmayı sürdürmek isteyebilir, destekleyici davranışlar sergilemeniz oldukça önemlidir.

3. Destekleyici Olun: Koronavirüs toplumdaki birçok kişinin günlük iş, okul ve çalışma rutinlerini değiştirmiştir. Bu durum hem anne ve babalar hem de çocuk için oldukça zor bir durum halini almıştır. Çocukların yeni rutinler yaratmalarına yardımcı olmak ve bu rutinin planlanması aşamasına ortak katılım sağlamak, sürecin her iki taraf içinde sahiplenilmesi açısından önemlidir.

- Çocuğunuza güvenli mesafeyi korumayı öğretin ve güvenli mesafeyi nasıl koruduğunuzu konuşarak onu güvende hissettirin. Önerilerini dinleyin ve ciddiye alın.

- Kişisel hijyen kurallarının ve salgın sürecinde dikkat edilmesi gerekenlerin benimsetilmesini sağlamak için şarkılar, oyunlar kullanın. Örneğin; el yıkamak için 20 sn. süren şarkılar söyleyin. Yüze dokunmayı azaltmak için “en az dokunanın kazanacağı” bir oyun düzenleyin. Çocuğunuz için bir model olduğunuzu unutmayın. Çocuğunuza her öğrettiğinizi kendiniz de uygulayın. Ona her günün sonunda o gün yaptığı olumlu bir davranışa yönelik destekleyici yorumlar yapın. Bunu eğlenceli hale getirmekten çekinmeyin. Yaptığınız günlük planlara egzersizleri eklemeyi unutmayın. Bu evdeki stresin azalmasına yardım edecektir.

 

4. Olumsuz Davranışların Üstesinden Gelin: Her çocuk olumsuz davranışlar gösterebilir. Bu durum fark edildiğinde çocuğu doğruya yönlendirmek oldukça önemlidir. Çocuğunuz huzursuzlanmaya başladığında dikkatini ilginç veya eğlenceli bir şey ile dağıtın, onu oyun oynamaya davet edin. Olumsuz davranışları kontrol etmek için çocuğunuza bazı olumsuz olmayan ancak sorumluluk almayı öğretebilecek görevler verebilirsiniz. Görevler sona erdiğinde ona olumlu bir şey yapma fırsatı verin ve her zaman destekleyin.

5. Sakin Olun ve Stresle Başa Çıkın: Salgın sürecinin zor bir zaman olduğunu unutmayın. Kendinizi koruyun, böylece çocuğunuzu destekleyebilirsiniz. “Yalnız değilsiniz.” Nasıl hissettiğinizi paylaşabileceğiniz yakınlarınızla veya arkadaşlarınızla konuşun. Sizin panikleten sosyal medya kaynaklarından ve haberlerden uzak durun. Stresli ve yorgun hissettiğinizde kendiniz için kısa dinlenme aktiviteleri yapın. Rahat bir yere oturun, gözlerinizi kapatın. Olumlu ve olumsuz düşünceleriniz üzerinden kendinizi telkin edin. Bu tarz aktiviteler çocuğunuzun sizi zorladığı zamanlarda da sakin olmanızı sağlayacaktır. Süreçte bol bol çocuğunuzu dinleyin. Güven ve destek için yaslandığı kişi sizsiniz. Çocuğunuzu güvende ve rahat hissettirin. Hatta bazen molalarınızı çocuğunuzla birlikte verebilirsiniz.

6. Koronavirüs Hakkında Konuşun: Çocuğunuz ile konuşmaya istekli olun. Konuyu anlayabileceği şekilde, dürüstlükle açıklamaktan çekinmeyin, özgürce konuşmasını sağlayın. Çocuğunuza açık uçlu sorular sorarak bilgi düzeylerini ölçebilirsiniz. Konuyla ilgili size soru sormasına izin verin. Bazı soruların cevaplarını bilmiyor olmanız problem değildir, bilmediğinizi söylemekten çekinmeyin. Bu fırsatı çocuğunuz ile bir şey öğrenmek için kullanabilirsiniz. Yanlış bilgilerin kafanızı karıştırmasına izin vermeyin, bilgi edinmek için güvenilir kaynaklar ve web siteleri kullanın. Ayrıca çocuğunuza salgının kişilerin görünüşleri, yaşadıkları yer ve dilleri ile ilişkili olmadığını öğretin. Onlara hasta insanlara karşı merhametli olmaları gerektiğini söyleyin ve bu salgın ile mücadele eden insanları hatırlatın. Onlara her zaman sizinle konuşabileceklerini söyleyin ve onları önemsediğinizi hissettirin.

Türkiye koronavirüs ile mücadele kapsamında sosyal mesafeyi korumaya yönelik önlemler almaktadır. Bu önlemler içerisinde çocukları ve gençleri de ilgilendiren; 23 Mart 2020 tarihinden itibaren ilkokul, ortaokul ve liselerde uzaktan eğitim uygulamasına geçilmiştir. 3 Nisan 2020 tarihinden itibaren; 1 Ocak 2000 ve sonrası tarihte doğmuş olan bireylerin sokağa çıkması da yasaklanmıştır. Dolayısıyla anne ve babaların çocuklarıyla geçirdikleri zamanın normalden daha uzun olması beklenmektedir. Bu dönemin çocuklar ile daha iyi bir ilişki kurmak için fırsat olarak görülmesi halinde, olumsuz ilişkiler azaltılabilir ya da yaşanmayabilir. Sürece uyum sağlamak birey, aile ve toplum sağlığı için kaçınılmaz bir gerekliliktir.

YORUM EKLE