ESKİDEN SİYASETÇİLER...

Atatürk’e hakaretten sanık bir köylü hakkında kovuşturma yapılıyordu. Durumu Ata’ya bildirdiler.
- Mahkemeye veriyoruz, dediler, size küfür etmiş.
Atatürk sordu:
- Ben ne yapmışım ona?
Soruşturma evrakını inceleyenler açıkladılar:
- Gazete kağıdı ile sardığı sigarayı yakarken kağıt tutuşmuş da ondan.

Bunu söyleyen o zamanın bakanlarından biridir. 

Bakana şu soruyu yöneltmiş:
- Siz hiç gazete kağıdı ile sigara içtiniz mi?
- Hayır...
- Ben Trablus’ta iken içmiştim. Pek berbat şeydir. Köylü gene bana az küfretmiş. Siz bunun için mahkemeye vereceğiniz yerde, ona insan gibi sigara içmeyi sağlayınız.
///

CHP Genel Sekreteri rahmetli Kasım Gülek rahmetli İsmet İnönü’yü evinde ağırlarken meşhur kütüphanesini de gezdiriyor.

Kütüphanede bir kitap İsmet İnönünün dikkatini çekiyor, okuyup iade etmek üzere kitabı istediğinde Kasım Gülek;
- Paşam yalnız benim bir prensibim var, kütüphane dışına kitap çıkarmıyoruz.
İsmet Paşa;
- Çok memnun oldum güzel bir prensip almışsın,
diyerek kitabı almaktan vazgeçiyor.
///

Rahmetli Süleyman Demirel’e hakaret eden vatandaşı polisler derdest edip karakola götürürler ve merhum Demirel’e tutuklamak için şikayet dilekçesi yazması gerektiğini söylediklerinde,
Demirel; 
- Arkadaşlar niye tutukluyorsunuz? dinleyin bakalım demek ki önemli bir sıkıntısı var ki küfretmiş.
 ///

Hepimiz çok biliriz;
Halife Hazreti Ömer ‘o yetimlerin aç kalmasına ben sebep oldum’ diyerek un çuvalını sırtında taşımış ya...

Eskiden siyasetçiler çuvaldızını kendilerine batırırdılar.

YORUM EKLE