Çocukluk arkadaşı vesilesiyle tanıştığı Soner Tarık’la 2,5 yıl önce evlenerek Azerbaycan’dan Gümüşhane’nin Kürtün ilçesine bağlı Özkürtün Beldesine gelin gelen Pervane Nermin Mammadova, eşiyle birlikte Tirebolu-Gümüşhane karayolu üzerinde Azeri yemeklerinin de bulunduğu lokanta işletiyor.
Aynı beldede yaşayan Azerbaycanlı çocukluk arkadaşının aracı olmasıyla tanışarak evlenmeye karar verdiği Soner Tarık’la 2,5 yıl önce beldede düzenlenen düğün töreniyle dünya evine giren Mammadova, şimdi hem evinin hem de Tirebolu-Gümüşhane karayolundaki lokantanın patronluğunu yapıyor.
Babası 6 yıl gönüllü katıldığı ‘Karabağ’ savaşında gazi olan Mammadova, voleybolcu olmasının yanısıra baba, dede ve aile büyükleri gibi lezzetli yemekler yapıyor. Karayolu kenarında, Kürtün Baraj gölü manzaralı mütevazi lokantalarında hem belde halkına hem de yaz-kış yolu kullanan yerli ve yabancı turistlere balık, ızgara çeşitleri ve diğer yemekleri sunan Mammadova, Azerbaycan’a has yemekler yapmayı da ihmal etmiyor ve menüde mutlaka bulunduruyor.
Lokantada yemek yiyenlerin her zaman ‘Biz böyle çorba içmedik, biz böyle melemen yemedik’ dediklerini ve hep teşekkür ettiklerini ifade eden Mammadova, yaptığı yemeklere her zaman farklılık kattığını, Azeri eli değdiğini ispatlamak istediğini de sözlerine ekledi.
“Menemen soğanlı olur”
Müşterilerin en çok Türk kahvesi ve kebapları beğendiğini ifade eden Mammadova, son dönemde tartışma konusu olan Menemen'in soğanlı mı olup olmadığıyla ilgili soruyu, “Menemen soğanlı olur. Yemeklerde soğan olmazsa olmazdır” diye cevaplandırdı.
“Çok mutluyum. İnsan sevdiği yerden gitmez”
Özkürtün beldesinde 2,5 yıldır kendisine en çok sorulan sorunun “Niye burası?” olduğunu ifade eden Mammadova, “Çok mutluyum. İnsan sevdiği yerden gitmez. Burası çok güzel, çok sakin. Tabiatı ve yaylaları da çok güzel. Yayları da gezdik eşimle birlikte. Hatta bu yaz Kadırga yayla şenliklerine de gittik. Yöresel oyunları hemen öğrendim ama eşim henüz Azeri oyunlarını öğrenemedi” dedi.
Soner Tarık’ın Azerbaycan Türkçesi ile imtihanı
Azerbaycan Türkçesi ile ilgili dönem dönem çeşitli sıkıntılar yaşadıklarını gülerek anlatan Mammadova, “İlk evlendiğimizde evin alt katına gitmesini istediğim eşime ‘Aşağıya düş’ dedim bakıyor bana. Anlamadı, güldü güldü. Türkiye’de aşağıya in demekmiş. Trabzon’da yanlış yola girince ‘Sen azdın’ dedim. Yine güldü. Azericede yolu kaybetmek demek ‘azmak’” şeklinde konuştu.
“Pervane ışıkların etrafında dolanan küçük kelebeklere denilen admış”
Özkürtün’ün beldesinin ikinci Azeri gelini Pervane Mammadova ile mutlu bir evlilikleri olduğunu kaydeden eşi Soner Tarık ise ilk başlarda eşinin “Pervane” olan ismini heceleyerek söylediği ve tuhaf geldiği zamanlar olduğunu belirterek, “Pervane’nin bizde ki anlamı farklıydı. Göbek adı Nermin zaten. Pervane ışıkların etrafında dolanan küçük kelebeklere denilen admış” diye konuştu.
“Her zaman başımın üzerinde taşıyacağım”
Mammadova’nın hem kendisine iyi bir eş, hem de engelli kardeşine baktığını, yatalak babasıyla vefat etmeden önce ilgilendiğini ifade eden Tarık, “Mutlumuyuz? Şükürler olsun. Benim engelli kardeşime bakanda, aileme bakan da kendisi. Yatalak babamla da o ilgilenmişti. Çok mütevazi insanlar. Her zaman başımın üzerinde taşıyacağım” ifadelerini kullandı.
Güncelleme Tarihi: 11 Ekim 2018, 08:18