BUGÜN MISIR’DA OLANLAR, 52 YIL ÖNCE BİZDE OLANLARIN BENZERİDİR
AK Parti Gümüşhane İl Başkanı Ercan Çimen, Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’ın dönemin cuntacı ihtilal çeteleri tarafından 17 Eylül 1961 yılında düzmece gerekçelerle idam edilerek şehid edilmelerinin 52’nci yıldönümü nedeniyle bir açıklama yayınladı.
Bugün Mısır’da yaşanan vahşi senaryonun neredeyse tıpa tıp bir benzerinin bundan 52 yıl önce Türkiye’de sahnelendiğini anımsatan Başkan Çimen; Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’ın idamıyla halk iradesinin darbelerle yolunun kesilmesi ve bunun bir gelenek olmasının yolunun açıldığını ve bu şekilde bir vesayet rejiminin var olduğunun tescil edildiğini anımsattı.
Çimen, açıklamasında 17 Eylül 1961’in demokrasi tarihimizin en kara günü olduğunun asla unutulmaması gerektiğini ifade ederek, ‘Gezi Parkı Eylemler’i yoluyla sahnelenmeye çalışılan oyununda bu anlayışın yeniden diriltilmeye çalışıldığı benzer bir senaryo olduğunu milletin çok net bir şekilde gördüğünü ve Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a bu bilinçle sahip çıktığını kaydetti.
“BAŞBAKANIMIZIN DEMOKRATİKLEŞME PAKETİNİ BU GÜNLERDE AÇIKLAMASI ÇOK ANLAMLI BİR MESAJDIR”
O gün Merhum Menderes’in şahsında idam edilenin aslında henüz emekleme döneminde olan demokrasimiz ile milletin iradesi olduğunu dile getiren Başkan Çimen, “ ‘Siyaseten yanlış yapan siyaseten fatura öder’ anlayışı demokrasinin özüdür. Suç işleyen de hukuken cezalandırılır. 27 Mayıs’la birlikte ikisi birbirine karıştı. 27 Mayıs, halk iradesiyle gelenin yeniden halk iradesiyle gitmesinin esas prensip olduğu, Türkiye için çok taze bir fidan olan demokratik kültürün büyük bir baltayla yok edilmesiydi. 27 Mayıs’la halk iradesinin darbelerle yolunun kesilmesi ve bunun bir gelenek olmasının yolu açıldı, bir vesayet rejiminin var olduğu tescil edildi. 1960 Anayasası bir darbe anayasası olduğu için halk iradesine ipotek koyan tüm kurumların doğduğu bir anayasa olarak var oldu. Bu tarihten sonra milletimizin her yeniden ayağa kalkışı, demokrasiye sahip çıkışı, bir başka darbe ve muhtırayla durduruldu. 28 Şubat, 27 Nisan e-muhtırası, Balyoz, Kafes ve son olarak sahnelenen ve mahiyeti değiştirilen Gezi Parkı Eylemleri aynı anlayışın tezahürleri olarak önümüzde durmaktadır. Türkiye bu tezgahı ve acıyı 52 yıl önce ilk yaşayan ülkelerden biridir. Rahmetli Turgut Özal döneminde Menderes’e bu itibari iade edildi ama demokrasimizin itibari bir türlü iade edilmedi. İşte Başbakanımız, Menderes’i ölüm yıldönümünde andığımız bu günlerde ‘Demokratikleşme Paketi’ni olgunlaştırarak tam da bu büyük açılımı yapmaya çalışıyor. Türkiye’deki ‘kökü’ içerde sanılan büyük siyasal çalkantıları küresel şer odaklarını hesaba katmadan anlamak mümkün değildir. Bu açıdan Mısır’da ortaya konulan oyun bize çok tanıdık gelmiştir. Bu nedenle biz Mısır’daki olayları Gümüşhane’de gündeme getirdiğimizde bize ‘Nereden çıktı bu Mısır aşkı?’diye soran o malum çevrelerin derdini biz çok iyi biliyoruz. Bu nedenle bundan 52 yıl önce Merhum Menderes’i idam ederek millete gözdağı veren anlayışla bugün Mısır’da darbecilere alkış tutanlar aynı kirli senaryonun uzantılarıdır” dedi.
Güncelleme Tarihi: 17 Eylül 2013, 18:53
AK Parti Gümüşhane İl Başkanı Ercan Çimen, Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’ın dönemin cuntacı ihtilal çeteleri tarafından 17 Eylül 1961 yılında düzmece gerekçelerle idam edilerek şehid edilmelerinin 52’nci yıldönümü nedeniyle bir açıklama yayınladı.
Bugün Mısır’da yaşanan vahşi senaryonun neredeyse tıpa tıp bir benzerinin bundan 52 yıl önce Türkiye’de sahnelendiğini anımsatan Başkan Çimen; Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’ın idamıyla halk iradesinin darbelerle yolunun kesilmesi ve bunun bir gelenek olmasının yolunun açıldığını ve bu şekilde bir vesayet rejiminin var olduğunun tescil edildiğini anımsattı.
Çimen, açıklamasında 17 Eylül 1961’in demokrasi tarihimizin en kara günü olduğunun asla unutulmaması gerektiğini ifade ederek, ‘Gezi Parkı Eylemler’i yoluyla sahnelenmeye çalışılan oyununda bu anlayışın yeniden diriltilmeye çalışıldığı benzer bir senaryo olduğunu milletin çok net bir şekilde gördüğünü ve Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a bu bilinçle sahip çıktığını kaydetti.
“BAŞBAKANIMIZIN DEMOKRATİKLEŞME PAKETİNİ BU GÜNLERDE AÇIKLAMASI ÇOK ANLAMLI BİR MESAJDIR”
O gün Merhum Menderes’in şahsında idam edilenin aslında henüz emekleme döneminde olan demokrasimiz ile milletin iradesi olduğunu dile getiren Başkan Çimen, “ ‘Siyaseten yanlış yapan siyaseten fatura öder’ anlayışı demokrasinin özüdür. Suç işleyen de hukuken cezalandırılır. 27 Mayıs’la birlikte ikisi birbirine karıştı. 27 Mayıs, halk iradesiyle gelenin yeniden halk iradesiyle gitmesinin esas prensip olduğu, Türkiye için çok taze bir fidan olan demokratik kültürün büyük bir baltayla yok edilmesiydi. 27 Mayıs’la halk iradesinin darbelerle yolunun kesilmesi ve bunun bir gelenek olmasının yolu açıldı, bir vesayet rejiminin var olduğu tescil edildi. 1960 Anayasası bir darbe anayasası olduğu için halk iradesine ipotek koyan tüm kurumların doğduğu bir anayasa olarak var oldu. Bu tarihten sonra milletimizin her yeniden ayağa kalkışı, demokrasiye sahip çıkışı, bir başka darbe ve muhtırayla durduruldu. 28 Şubat, 27 Nisan e-muhtırası, Balyoz, Kafes ve son olarak sahnelenen ve mahiyeti değiştirilen Gezi Parkı Eylemleri aynı anlayışın tezahürleri olarak önümüzde durmaktadır. Türkiye bu tezgahı ve acıyı 52 yıl önce ilk yaşayan ülkelerden biridir. Rahmetli Turgut Özal döneminde Menderes’e bu itibari iade edildi ama demokrasimizin itibari bir türlü iade edilmedi. İşte Başbakanımız, Menderes’i ölüm yıldönümünde andığımız bu günlerde ‘Demokratikleşme Paketi’ni olgunlaştırarak tam da bu büyük açılımı yapmaya çalışıyor. Türkiye’deki ‘kökü’ içerde sanılan büyük siyasal çalkantıları küresel şer odaklarını hesaba katmadan anlamak mümkün değildir. Bu açıdan Mısır’da ortaya konulan oyun bize çok tanıdık gelmiştir. Bu nedenle biz Mısır’daki olayları Gümüşhane’de gündeme getirdiğimizde bize ‘Nereden çıktı bu Mısır aşkı?’diye soran o malum çevrelerin derdini biz çok iyi biliyoruz. Bu nedenle bundan 52 yıl önce Merhum Menderes’i idam ederek millete gözdağı veren anlayışla bugün Mısır’da darbecilere alkış tutanlar aynı kirli senaryonun uzantılarıdır” dedi.