Gümüşhane Valisi Okay Memiş, göreve başladığından beri vatandaşlardan en çok şikayet aldığı konulardan birisi olan taş ocaklarına toz indirgeme tesisi kurulmasını zorunlu hale getirdiklerini, karayolunun görünür noktalarına taş ocağı ruhsatı vermediklerini söyledi.
Gümüşhane’de Vali Okay Memiş’in başkanlığında taşocağı ve kırma eleme tesisi işletmecileriyle toplantı düzenlendi. Valilik toplantı salonunda düzenlenen toplantıya Vali Yardımcıları Ali Arıkan, Aytaç Akgül, ilgili kurum müdürleri, firma yetkilileri, köy muhtarları ve STK temsilcileri katıldı.
“Biz Gümüşhane’de yaşayan vatandaşlar ve yöneticiler olarak buna ne kadar tahammül edeceğiz, sabredeceğiz?”
Toplantıda yaptığı konuşmada taş ocağı işletmelerine gerekli tedbirleri almaları ve eksiklerini gidermeleri konusunda talimat veren Vali Memiş, “Biz denetimlerimizi yapmak durumundayız. Hem kurumlarımıza ait olan hem de özel sektöre ait ocakları denetlemek durumundayız. Sizlerden ricam, istirhamım ve talimatım, eksiklerinizi gideriniz. Hepiniz bir iş yapıyorsunuz. Bizim de potansiyel olarak taşımız, kayamız madenciliğe çok elverişli. Bazı iller artık geliri ne olursa olsun taş ocağı açmıyor. Çevre illerde bu duyarlılık var da Gümüşhane’de altın kalpli insanların yaşadığı şehirde toz toprak içerisinde mi yapacaksınız bu işi? Yeterli denetim yok diye, yeterli tedbir alınmıyor diye, yeterli ceza kesilmiyor diye bizi toz toprağa mahkum mu edeceksiniz? Biz Gümüşhane’de yaşayan vatandaşlar ve yöneticiler olarak buna ne kadar tahammül edeceğiz, sabredeceğiz?” dedi.
“Roma İmparatorluğundan bu tarafa insanlar bu havzada altın, gümüş, demir ve diğer madenleri çıkarıyor”
Gümüşhane’nin 81 il içerisinde ismi değerli bir maden ile anılan tek il olduğunu, şehirde neredeyse bin yıldır maden işletildiğini kaydeden Vali Memiş, “Çok güzel de bir coğrafyamız var. Bizdeki bilgilere göre çok ciddi anlamda maden potansiyeline sahibiz. Bu havza neredeyse bin yıldır işleniyor. Roma İmparatorluğundan bu tarafa insanlar bu havzada altın, gümüş, demir ve diğer madenleri çıkarıyor. Onun için madencilik bizim için çok önemli bir sektör. Bununla birlikte doğal güzelliğimizden dolayı da turizm, doğa ve yayla turizmi bizim çok önemli bir önceliğimiz ve geçim kaynağımızdır. Bu alanda kamunun ciddi yatırımları var ve bunun meyvelerini, yapılan altyapı ve tesisleri sayesinde bu yıl ve önümüzdeki yıllardan itibaren almaya başlayacağız. Bu ilin Valisi olarak ilimize yaptığınız katkıdan dolayı teşekkür ediyorum. İlimize yapmış olduğunuz katma değer ve istihdamdan dolayı teşekkür ediyorum” dedi.
“İnsanlardan bu kadar feryat figan gelirken biz oturursak görevimizi yapmamış oluruz”
Toplantıyı yetkilerini kullandıklarında ‘Vali Bey bizimle hiç konuşmadınız, yüzyüze bakıyoruz, niye böyle oldu’ sözlerine muhatap olmamak için sektörün tüm temsilcilerini bir araya getirerek gerçekleştirdiklerini vurgulayan Vali Memiş, “Hepiniz çok değerli işler yapıyorsunuz. Taş ocağı ve madencilik dışında ilimize kattığınız çok değerler var, bunlara saygı duyuyorum ama bu olay bizim çok önemli ve çok kıymetli. Bir takım şikayetler yersiz olabilir ama insanlardan bu kadar feryat figan gelirken biz oturursak görevimizi yapmamış oluruz. Bizi görevini yapmayan yöneticiler olarak adlandırmayın. Bizi görevini ihmal eden yöneticiler olarak adlandırılmamıza vesile olmayın. Belirli bir süre vereceğiz size, alınması gereken tedbirler ne ise almanızı istirham ediyorum. Başka şehirlerde bir gram toz yokken altın kalpli insanların şehrinin altın olan rengini niye beyaza çeviriyorsunuz? Dünyanın her yerinde madencilik ve taş ocaklarında toz çıkabilir. Belli miktarda tozu makul karşılamak durumundayız. Ama bu seviyeyi mutlaka çok aza indireceğiz. Dünya artık madeni uzayda arıyor. Uzayda madencilikle uğraşıyorlar. Kamyonlarla kaba saba alıp da götürmüyorlar. Şu telefonun karşılığı en az 100 kamyon mal üreteceksiniz de biz de dünyayla rekabet edeceğiz. Katma değer ürünler üretiyor dünya. Mutlaka kendimizi, maden ocaklarımızı, teknolojimizi geliştireceğiz. İnsan sağlığına uygun materyallerle bu işi yapacağız. Bunu insan sağlığına uygun, insan ve çevre hassasiyetine uygun bir şekilde yürüteceğiz” şeklinde konuştu.
“Allah, kainatta bizleri canlılarla ve cansızlarla birlikte yaşamak üzere, entegre yaşamak üzere yarattı. Bu sistemi bozarsak bedeli ağır olur”
Bazı bölgelerde işin artık asayiş olayları haline geldiğinin altını çizen Vali Memiş, olayın bu boyutlara gelmesini istemediklerini belirterek, “Kainatta Allah bizleri canlılarla ve cansızlarla birlikte yaşamak üzere, entegre yaşamak üzere yarattı. Bu sistemi bozarsak bedeli ağır olur. Bu sistemi evrensel değerler gereğince, yerel değerlerimiz gereğince bozmayacağız. Alınması gereken tedbirleri alacaklar. Öncelikle bu toz indirgeme tesislerini zorunlu olarak her işletmede olacak ve bu toz şikayetini görmeyeceğim” ifadelerini kullandı.
“Biz burada taşı kırıyor, ekmeğimizi ondan çıkarıyoruz”
Toplantıya katılan Gümüşhane Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İsmail Akçay ise “İnsan ve Çevre” dersinin ilkokuldan başlamak üzere mecburi olarak okutulması hayalinin olduğunu belirterek, “Gümüşhane’nin şartları belli. Biz burada taşı kırıyor, ekmeğimizi ondan çıkarıyoruz. Taştan ekmek çıkarıyoruz tabiri Gümüşhane için söylenmiş. Bütün bunları yaparken komşumuzu da rahatsız etmeden kurallara uyarak yapalım” dedi.
Toplantıda daha sonra bu konudan en çok muzdarip olan köylerden Kale, Akgedik, Tamzı, Gülaçar, Mescitli, Tekke köyü muhtarları söz alarak sıkıntılarını anlatırken, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Cemil Bayram ile aynı kurumda görevli Çevre Mühendisi Burak Durmuş konuyla ilgili teknik bilgiler aktardı.