Yeniden Refah Partisi Gümüşhane Merkez İlçe Başkanı Hüseyin Özgün, İstanbul Sözleşmesinin feshedilmesiyle ilgili yaptığı açıklamada “İstanbul sözleşmesinin feshini son derece hayırlı, yerinde bir icraat olarak değerlendiriyoruz” dedi.
Açıklamasında sözleşmeyi FETÖ zihniyetinin bir ürünü olarak tanımlayan Merkez İlçe Başkanı Özgün, “Dış güçlerin laboratuvarlarında üretilmiş bir zehir olarak bünyemize enjekte edilmek istenen İstanbul Sözleşmesinden vazgeçilmesi son derece isabetli bir karardır. Aile yapımızı, yeni nesillerimizi, geleceğimizi tehdit eden bu sinsi sözleşmeden Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile çıkılmış olmasını son derece hayırlı, yerinde, üstelik geç kalınmış bir adım olarak değerlendiriyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a “Allah Razı Olsun” diye seslenen Başkan Özgün, “Kadınlarımızın korunması, hak ettiği değerin verilmesi, toplumda saygın bir yer edinmesi için batılıların hastalıklı medeniyet anlayışlarına, küstahça dayatmalarına, asıl amacı çok farklı olan sözleşmelerine, düzenlemelerine ihtiyacımız yoktur. Aile yapımızı ve kadınlarımızı korumak ve yüceltmek için gereken her türlü değer ve prensip; kendi tarihimizde, kültürümüzde, medeniyetimizde mevcuttur. Kadınıyla erkeğiyle, “insanı yaşat ki devlet yaşasın” anlayışı bunun tezahürüdür” diye konuştu.
Yeniden Refah Partisi olarak yıllardır bu sözleşmeden en acil şekilde vazgeçilmesi noktasında girişimlerde bulunduklarını ifade eden Özgün, “Bu sözleşmenin ahlaki, manevi, insani bakımdan yıkıcı sonuçları olacağını yıllardan beri en güçlü şekilde, her platformda haykırdık. Diğer siyasi partilerin pek çoğu bu sözleşmeyi desteklerken, bir kısmı da sessiz kalırken, biz bu çok hayati konuda farkındalık oluşması, bu yanlıştan dönülmesi için büyük gayret gösterdik.Bu sebeple, İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılma kararının alınmasında çok önemli payı olan Yeniden Refah Partimizin tüm teşkilat mensuplarına, üyelerimize ve bu konuda bizler gibi emeği bulunan her kesimden insanımıza, bu kararı imzalayan Sn. Cumhurbaşkanı’na teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Siyonist güçler ve onların yerli işbirlikçilerinin alınan karar sonrası açıklamalarına dikkat çeken Özgün, “Herkes kendine yakışanı yapıyor. Bu zihniyet ve onun temsilcileri ikiyüzlülüklerini ortaya koyuyor. İnşallah bu karar iktidarın insanlık onuruna, toplumsal yapımıza ve inandığımız değerlere yönelik politikaların daha etkin şekilde ortaya konduğu icraatların başlangıcı olur. İstanbul Sözleşmesi ve Türkiye’nin 1985 yılında imzaladığı CEDAW Sözleşmesi doğrultusunda çıkarılmış olan, başta ‘6284 Sayılı Kanun‘ olmak üzere, aile kurumuna zarar veren yasaların da bir an evvel ıslah edilmesi elzemdir” şeklinde konuştu.